Erkeklerin, kadınlardan daha fazla alkol ve tütün ürünleri tükettiği bilinse de yapılan kapsamlı bir araştırmaya göre kadınlardan daha fazla kanser riskini sahip olmalarının nedeni bu değil. Çalışmaya göre bu farkın gerçek sebebi biyolojik farklılıklar. Araştırmacılar bu farklılıkları anlamanın hastalığı tespit etmede ve tedavide yardımcı olabileceğini belirtti. Araştırmanın içerisinde 15 yıldan fazla süredir kanser geçirmemiş, 300 bin orta yaşlı Amerikalılar yer aldı.
İki kat daha yatkın
Erkekler, hayat tarzından gelen faktörler göz ardı edildiğinde bile kadınlara kıyasla kanser olmaya iki kat daha yatkın. Merkezi Maryland'da bulunan Ulusal Kanser Enstitüsünde (NCI) epidemiyolog, Dr. Sarah Jackson, “Bu erkekler ve kadınlar arasında kansere karşı hassaslığı etkileyen yapısal biyolojik farklılıklar olduğunu gösteriyor” dedi.
Araştırmacılar gen, hormon ve bağışıklık sistemindeki farklılıkların hepsinin rol oynadığını söyledi. İngiltere’de yılda 182 bin kadına ve 193 bin erkeğe kanser teşhisi konuluyor. Amerika’da ise her yıl 970 bin erkek ve 928 bin kadının kanser olduğu doğrulanıyor. NCI araştırmacıları 21 farklı tip kanserin oranlarını 171 bin 274 erkek ve 122 bin 826 kadında inceledi. Katılımcılar 50 ile 71 yaşları arasındaydı ve 1995’le 2011 yılları arasındaki raporları gözlemlendi.
Araştırmanın CANCER dergisinde yayınlanmış bulgularına göre erkeklerde 17 bin 951 kanser tespit edilirken kadınlarda sadece 8 bin 742 kişide kansere rastlandı. Kadınlarda tiroid ve safra kesesi kanserlerinin oranları daha fazlayken erkeklerde diğer tüm kanser türleri daha yaygın. Bu araştırmada rahim veya prostat gibi cinsiyete özgü kanserler dahil edilmedi.
Erkekler özofagus (yemek borusu) kanseri olmaya 11 kat, boğaz veya mide kanseri olmaya ise 4 kat daha fazla risk taşıyor. Aynı zamanda mesane kanseri olmaya da 3 kat daha yatkınlar. Aynı zamanda erkeklerin kadınlara kıyasla doktor tavsiyesine başvurmaları daha nadir.
Testosteron kanser oranını arttırabilir
Araştırmacılar erkeklerdeki seks hormonu olan testosteronun, hücre büyümesini teşvik ederek cilt, karaciğer ve prostat kanseri oranını arttırdığını öne sürdü. Kadınlar, hepatit, HPV gibi onkojenik enfeksiyonlara karşı daha güçlü bir bağışıklık sergiliyorlar ve bu sayede erkeklere kıyasla çeşitli kanser tiplerine karşı daha az riskli durumda oluyorlar.
Aynı zamanda, çalışmalara göre kadınlar, onları kansere karşı koruyan fazladan gen kopyalarına sahip. Araştırmanın lideri, Dr. Jackson, “Araştırmamızın sonuçlarına göre kanser vakalarında sadece çevresel etkenlerle açıklayamayacağımız farklılıklar var” dedi.
(Kaynak: DailyMail)