22 Aralık 2024, Pazar Gazete Oksijen
Haber Giriş: 12.04.2023 23:00 | Son Güncelleme: 12.04.2023 23:27

Kanserin sonsuz evrimleşme yeteneği ortaya çıkarıldı

Bilim insanları kanserlerin nasıl büyüdüğüne ilişkin eşi benzeri görülmemiş bir analiz gerçekleştirdi. İngiltere'de yapılan araştırma tümörlerin evrim geçirme ve hayatta kalma konusunda neredeyse sonsuz bir yeteneğe sahip olduğunu ortaya koydu
Kanserin sonsuz evrimleşme yeteneği ortaya çıkarıldı

Dokuz yıl boyunca akciğer kanserlerini takip eden araştırma ekibi, karşı karşıya kaldıkları zorlu güç karşısında şaşkın olduklarını ifade etti. Kanseri önleme konusuna daha fazla odaklanılması gerektiğini söyleyen ekip yakın zamanda evrensel bir tedavinin mümkün olmadığını da vurguladı.

Cancer Research UK, kanserin erken teşhis edilmesinin hayati önem taşıdığını belirtti. TracerX başlıklı çalışma, kanserlerin nasıl geliştiğine ve yayılmalarına neyin sebep olduğuna dair en derinlemesine analizi sunuyor.

Kanser hücresi daha da agresifleşebilir

BBC'nin haberine göre kanserler zaman içinde değişiyor ve gelişiyor - sabit ve değişmez bir yapıları yok. Daha agresif hale de gelebiliyorlar: Bağışıklık sisteminden daha iyi kaçabiliyor ve vücuda yayılabiliyor. Bir tümör tek bir bozulmuş hücre olarak başlıyor ancak hepsi biraz farklı şekillerde mutasyona uğramış milyonlarca hücrenin bir karışımı haline geliyor.

TracerX, akciğer kanseri hastalarında bu çeşitliliği ve zaman içinde nasıl değiştiğini izledi ve sonuçların farklı kanser türlerinde de geçerli olacağını söyledi. Francis Crick Enstitüsü ve University College London'dan Prof Charles Swanton, "Bu tip bir araştırma daha önce bu ölçekte hiç yapılmadı" dedi.

Bir tümörün evrilebileceği sonsuz olasılık

Birleşik Krallık'taki 13 hastanede tedavi gören 400'den fazla kişiden, hastalık ilerledikçe akciğer kanserlerinin farklı bölgelerinden biyopsiler alındı. Prof Swanton "Tümörlerin ne kadar uyumlu olabileceği beni şaşırttı" derken sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu konuda çok iç karartıcı konuşmak istemiyorum, ancak bir tümörün evrilebileceği neredeyse sonsuz olasılık var ve hastalığın ilerleyen evresindeki tüm hastalarda tedaviye ulaşmanın zorlu bir görev olduğunu düşünüyorum"

Evrensel tedavisi olmayacak

"Evrensel tedaviler bulabileceğimizi sanmıyorum" diyen Prof Swanton asıl çözümün erken teşhiste olduğuna dikkat çekti. Swanton, "En büyük etkiyi yaratmak istiyorsak erken teşhis ve nüksetme durumunun erken tespitine odaklanmamız gerekiyor" sözlerini kaydetti.

Obezite, sigara, alkol ve kötü beslenme bazı kanserlerin riskini artırıyor. Vücuttaki iltihaplanmayla mücadele etmek de kanseri önlemenin bir yolu olarak görülüyor. Enflamasyon, hava kirliliğinin akciğer kanserlerine neden olmasının başlıca nedenlerinden biri.

Kanserle ilgili dikkat çeken bulgular

Evrimsel analiz, Nature ve Nature Medicine dergilerinde yedi ayrı çalışmada yayımlandı. Araştırma şunu gösterdi:

  • İlk tümördeki yüksek derecede agresif hücreler, nihayetinde vücuda yayılan hücrelerden oluşuyor
  • Daha yüksek düzeyde genetik kaos gösteren tümörlerin ameliyattan sonra vücudun diğer bölgelerinde nüksetme olasılığı daha yüksek
  • Kanda tümör DNA'sının parçalarının analiz edilmesi, tümörün geri döndüğüne dair işaretlerin CT taramasında görünmeden 200 gün öncesine kadar tespit edilebileceği anlamına geliyor
  • DNA'mızdaki talimatları okuyan hücresel mekanizma kanserli hücrelerde bozulabilir ve onları daha agresif hale getirebilir.

Araştırmacılar, bulguların gelecekte bir hastanın tümörünün nasıl yayılacağını tahmin etmelerine ve tedaviyi uyarlamalarına yardımcı olabileceğini umuyor.

Erken teşhisin hayati önemi

Cancer Research UK'de önleme ve erken teşhis başkanı olan Dr. David Crosby şunları söyledi:

"TracerX'ten elde edilen heyecan verici sonuçlar, kanserin ilerledikçe gelişen bir hastalık olduğuna dair anlayışımızı geliştiriyor; bu da geç evre kanserlerin başarılı bir şekilde tedavi edilmesinin çok zor olabileceği anlamına geliyor. Bu durum, kanserleri gelişimlerinin en erken aşamalarında tespit etmemize ya da daha da iyisi ortaya çıkmalarını önlememize yardımcı olacak daha fazla araştırmanın hayati önemini gösteriyor"