05 Aralık 2025, Cuma
Haber Giriş: 27.11.2025 18:31 | Son Güncelleme: 28.11.2025 00:47

11. Yargı Paketi Meclis'te: Covid düzenlemesiyle 55 bin hükümlüye tahliye yolu

AK Parti'nin bugün Meclis Başkanlığı'na sunduğu '11. Yargı Paketi' ile kamuoyunda 'Covid-19 düzenlemesi' olarak bilinen düzenlemeye, 31 Temmuz 2023 öncesinde suç işleyenler de dahil edilecek. Düzenlemenin yasalaşması halinde yaklaşık 55 bin hükümlünün tahliye edilmesi bekleniyor
11. Yargı Paketi Meclis'te: Covid düzenlemesiyle 55 bin hükümlüye tahliye yolu
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

AK Parti, kamuoyunda "11. Yargı Paketi" olarak bilinen, Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifini Meclis Başkanlığı’na sundu. 31 Temmuz 2023 tarihinden önce suç işleyen ancak hüküm kesinleşmediği için o dönemde Covid-19 düzenlemesinden yararlanamayan yaklaşık 55 bin hükümlüyü ilgilendiren düzenlemenin de yer aldığı teklif 38 maddeden oluşuyor.

Kamuoyunda 'Covid-19 düzenlemesi' olarak bilinen, kapalı cezaevinden açık cezaevine, açık cezaevinden de denetimli serbestliğe daha erken ayrılmayı öngören düzenlemenin kapsamı genişletilecek. Bu düzenlemeye, 31 Temmuz 2023 öncesinde suç işleyenler de dahil edilecek. Terör ve örgütlü suçlar hariç olmak üzere, 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenmiş suçlar nedeniyle kapalı ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlülerden, toplam hapis cezası 10 yıldan az ise 1 ayını, 10 yıl ve daha fazla ise 3 ayını bu kurumlarda geçirip ilgili mevzuat uyarınca açık ceza infaz kurumlarına ayrılmasına 3 yıl veya daha az süre kalanlar, bu şartların oluştuğu tarih itibarıyla açık ceza infaz kurumlarına ayrılabilecek.

Bu hükümlüler ile 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenmiş suçlar nedeniyle açık ceza infaz kurumunda bulunan hükümlüler, talepleri halinde en az 3 ay açık ceza infaz kurumunda kalmış olmak şartıyla ilgili mevzuat uyarınca cezaların denetimli serbestlik tedbiri altında infazı uygulamasından 3 yıl erken yararlandırılacak. Yeni düzenleme çerçevesinde uyum düzenlemesi de yapılacak.

AK Parti'li Güler: Eski uygulama neyse aynısı olacak

AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, düzenlemenin eşitsizliğe neden olduğu yönündeki görüşlerin kendilerine iletildiğini bildirdi. Tüm bu görüşleri ve beklentileri dikkate alarak söz konusu düzenlemenin kapsamının yeniden belirlendiğini dile getiren Güler, şu ifadeleri kullandı:

"Bu düzenlemeyle 31 Temmuz 2023 tarihi itibarıyla kapalı ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülerin yararlanabildiği 'daha erken açık ceza infaz kurumundan ayrılma' veya 'denetimli serbestliğe ayrılma' düzenlemesinden 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenmiş suçlar nedeniyle hükümlü olacakların yararlanabilmesi imkanını sağlıyoruz. Buna göre 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenen suçlar nedeniyle 3 yıl daha erken kapalı ceza infaz kurumundan açık ceza infaz kurumuna ayrılabilecek. Açık ceza infaz kurumunda ise 3 yıl daha erken denetimli serbestliğe ayrılabilme imkanını da getiriyoruz. Bu şekliyle beraber 31 Temmuz 2023 öncesinde hükümlülere uygulanan bu idari tedbir uygulaması 'suç işleyenlere' ifadesi de eklenmek suretiyle onlara da uygulanmak suretiyle bir eşitlik kuralını sağlamış olacağız."

Açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Güler, önceki düzenlemede muaf tutulan suçların bu teklifte de uygulanıp uygulanmayacağına dair soruya, "Eski uygulama neyse aynısı olacak. Sadece 'suç işleyenler' kavramı yenileniyor, başka bir şey yapmıyoruz" dedi. Güler, teklifin etki analizine dair soruya, düzenlemenin bir "af" olmadığını belirterek, "İlk etapta bu kapsamda cezaevlerinde bulunan yaklaşık 54-55 bin civarında mahkumu ilgilendirdiğini söyleyebilirim. Önümüzdeki bir yıl boyunca da bu kademeli olarak mahkumiyeti kesinleştikçe etkilenebilecek bir sayıya da, 80-90 bin civarında olabileceğini önümüzdeki yıla göre düşünüyoruz" diye konuştu.

GSS affı

Teklife göre, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na geçici hüküm ekleniyor. 1 Ocak 2016 tarihinden önceye ait olup ödenmemiş genel sağlık sigortası primleri ile gecikme cezası ve gecikme zammı gibi feri alacaklarının tamamının tahsilinden vazgeçilecek. Bu hükmün yayımlandığı tarihe kadar söz konusu süreler için ödenmiş olan primler iade ve mahsup edilmeyecek.

İcra ve İflas Kanunu'nda değişiklik

Kamuoyunda, "11. Yargı Paketi" olarak bilinen teklifle, İcra ve İflas Kanunu'nda değişikliğe gidiliyor. Nispi harç ve teminat yatırma yükümlülüğünü yerine getirmeyenlerin, ihalenin feshini talep etmesi halinde, mahkemece ihalenin feshi talebi dosya üzerinden ve kesin olarak reddedilecek.

Anayasa Mahkemesinin iptal kararı doğrultusunda yapılan düzenlemeye göre, alışılmış hediyeler dışında, geçici veya kesin aciz belgesinin ya da aciz belgesi niteliğinde olan haciz tutanağının düzenlendiği yahut iflasın açıldığı tarihten önceki 1 yıl içinde yapılan bütün bağışlamaların ve ivazsız tasarrufların iptale tabi olduğu hüküm altına alınıyor.

Alt soy ve üst soy, üçüncü derece dahil kan hısımları, son 1 yıl içinde evlilik birliği sona ermiş olsa bile eşi ve üçüncü derece dahil kayın hısımları, evlat edinenle evlatlık, ortak konutta yaşayan kişiler arasında yapılan tasarrufların gerçek değere uygun olarak ivazlı olduğu ispatlanmadıkça bağışlama sayılacak.

Aksi ispatlanmadıkça, sözleşmenin yapıldığı sırada, kendi verdiği şeyin gerçek değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyatla kabul ettiği sözleşmeler ile borçlunun kendisine veya üçüncü bir kişi yararına ömür boyu gelir sözleşmesi ya da intifa hakkı tesis ettiği sözleşmeler yahut ölünceye kadar bakma sözleşmelerinin, uygun bir karşılığının sağlandığı ispatlanmadıkça bağışlama sayılacak. Kanun'un "İstinaf yoluna başvurma ve incelenmesi" ile "Temyiz yoluna başvurma ve incelenmesi" başlıklı hükümlerindeki parasal sınırların uygulanmasında, şikayet başvurusunun yapıldığı veya davanın açıldığı tarihteki miktar esas alınacak.

Avukatlara verilen disiplin cezaları

Teklifle, Avukatlık Kanunu'nda değişiklik yapılıyor. Buna göre, avukatların, avukatlık veya Türkiye Barolar Birliği ya da baroların organlarındaki görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlardan dolayı haklarında son soruşturma açılmasına karar verilirse, bu durum ve yargılama aşamalarında verilen nihai kararlar avukatın kayıtlı olduğu baroya bildirilecek. Avukatlara, avukatlık onur ve ünvanına, savunma hakkının kutsallığının gerektirdiği saygı ve güvene veya özen ve doğruluk yükümlülüklerine uymayan hal ve hareketlerinin tespit edilmesi üzerine, ihlalin niteliğine ve eylemin ağırlık derecesine göre Avukatlık Kanunu'nda yazılı disiplin cezalarından biri verilecek.

Teklifle, Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda avukatlara verilecek disiplin cezaları yeniden düzenleniyor. Avukatlar hakkında uygulanacak disiplin cezaları, "uyarma", "kınama", "para cezası", "işten çıkarma" ve "meslekten çıkarma" olarak belirleniyor. Hangi hallerde hangi cezaların verileceği sıralanıyor.

Hakkında herhangi bir disiplin cezası verilen avukatın, bu cezanın kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içinde disiplin cezası gerektiren yeni bir fiil işlemesi halinde bu fiil için öngörülen disiplin cezasının bir derece ağır olanı, ilk defa verilen uyarma cezasının kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içinde işten çıkarma cezası gerektiren bir fiilin işlenmesi halinde meslekten çıkarma cezası yerine işten çıkarma cezasının üst haddi uygulanacak.

Bir defa işten çıkarma cezası alan avukat, bu cezanın kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içinde en az kınama cezasını gerektiren bir fiil işlerse meslekten çıkarılacak. Meslekten çıkarma cezasını gerektiren haller hariç olmak üzere, ilk defa disiplin cezası verilmesini gerektiren bir fiil işleyen avukata, verilecek disiplin cezasından bir derece hafif olanı uygulanabilecek. Bu hüküm, hakkında verilen bir disiplin cezasının kesinleşmesinden itibaren 5 yıl geçenler bakımından da geçerli olacak.

Teklifle, avukatlara verilecek disiplin cezaları ile bu cezaları gerektiren eylemler ayrıntılı olarak belirlendiği için Avukatlık Kanunu'nda yer alan bazı disiplin düzenlemeleri kaldırılıyor. Baro Disiplin Kurulu tarafından kovuşturma sonucunun beklenmesine karar verilmesi halinde, kesinleşen mahkeme kararının ilgili baroya bildirilmesinden itibaren 1 yıl geçmekle ceza verme yetkisi zaman aşımına uğrayacak.

Disiplin soruşturması veya kovuşturması sonucu tesis edilen idari işleme karşı dava açılması halinde zaman aşımı süresi kesilecek. Mahkemenin idari işlemin iptaline ilişkin kararının ilgili baro veya Türkiye Barolar Birliğine bildirilmesinden itibaren mahkeme kararı uyarınca en geç 2 yıl içinde yeniden yapılacak soruşturma veya kovuşturma sonucuna göre karar verilecek. Mahkeme kararının ilgili baro veya Türkiye Barolar Birliğine ulaşmasından itibaren 2 yıl geçtikten sonra disiplin cezası verilemeyecek.

Meslekten çıkarma cezasından başka bir disiplin cezası verilen avukatlar, uyarma, kınama, para ve işten çıkarma cezalarının uygulanmasından itibaren 5 yıl geçtikten sonra disiplin kuruluna başvurarak bu disiplin cezalarının sicillerinden silinmesini isteyebilecek. Tekerrür uygulanarak verilen işten çıkarma cezaları bu hükmün dışında olacak.

Kamu İhale Kanunu'nda değişikliğe gidiliyor

Teklifle, Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararının oluşturacağı hukuki boşluğun doldurulması amacıyla Kamu İhale Kanunu'nda değişikliğe gidiliyor. Kamu İhale Kurumunun gelirlerine ilişkin hükümde yapılan değişikliğe göre, itirazen şikayet başvuru bedelinin, başvuru dilekçesinde yer verilen iddialar dikkate alınarak belirlenecek haklılık oranına karşılık gelen kısmının Kurul kararıyla başvuru sahibine iadesine karar verilecek. Ancak Kurumca ilgili hüküm uyarınca başvurunun reddine veya eşit muamele ilkesi yönünden yapılan inceleme sonucunda ilgili hükümler uyarınca ihalenin iptaline veya düzeltici işlem belirlenmesine karar verilmesi halinde başvuru bedeli iade edilmeyecek.

Başvuru dilekçesinde aynı iddia kapsamında birden fazla hususa yer verilmesi halinde bu hususlar Kurum tarafından ayrı birer iddia olarak değerlendirilecek. Kurul kararının başvuru sahibine bildirimini izleyen 30 gün içinde başvuru sahibinin Kuruma yazılı talebi üzerine, bu talep tarihini izleyen 30 gün içinde Kurum tarafından bedel iadesi yapılacak. Kurumca iade edilen bu bedel için faiz işlemeyecek.

İtirazen şikayet başvurusu üzerine alınan Kurul kararlarına karşı açılan davalar sonucunda veya Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nun "Mücbir sebepler" başlıklı maddesi uyarınca sözleşmenin feshedilmesi hallerinde, "doğal afetler" hükmü uyarınca tahsil edilen bedelin ilk sözleşme bedelinin tamamlanmayan oranına karşılık gelen kısmının Kurul kararıyla yükleniciye iade edilmesine karar verilecek. Bedel iadesinin yapılabilmesi için yüklenicinin, fesih ve tasfiye işlemlerinin tamamlandığının kendisine bildirimini izleyen 30 gün içinde iade talebiyle idareye başvurması gerekecek. Başvuruyu izleyen 30 gün içinde idarece, ilk sözleşme bedelinin tamamlanmayan oranı dahil gerekli bilgi ve belgeler Kuruma iletilecek. Bilgi ve belgelerin Kurum kayıtlarına alındığı tarihi izleyen 30 gün içinde Kurum tarafından bedel iadesi yapılacak. Kurumca iade edilen bu bedel için faiz işlemeyecek. Bu hüküm, 26 Aralık 2025'te yürürlüğe girecek.

TCK'de yapılan düzenlemeler

TCK'nin "Akıl hastalığı" hükmünde yapılan değişiklikle hukuk sisteminde cezai sorumluluğu kabul edilen kısmi akıl hastaları hakkında hem verilen cezanın infazı hem de akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanması amaçlanıyor. Buna göre, söz konusu kişi hakkında ayrıca akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirine hükmolunacak. Akıl hastalarının tedavi ve koruma amacıyla sağlık kurumunda geçirecekleri süre, ağırlaştırılmış müebbet hapis ve müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda bir yıldan, üst sınırı 10 yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda ise 6 aydan az olamayacak.

Anayasa Mahkemesinin kararı doğrultusunda mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenen "hakaret" suçu "ön ödeme" hükmünün kapsamına alınıyor. Böylece, suçla daha etkin mücadele edilmesi amacıyla sosyal medya üzerinden kolaylıkla işlenebilen bu suç bakımından "ön ödeme" hükümlerinin uygulanması amaçlanıyor. Kamu görevlisinin yürüttüğü görevinden dolayı kendisine karşı işlenen hakaret suçu bakımından bu hükümler uygulanmayacak ve genel hükümlere göre kamu davası açılabilecek.

Taksirle yaralamada cezalar artıyor

Taksirle yaralamaya ilişkin hapis cezaları artırılıyor. Buna göre, taksirle başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişiye verilecek hapis cezasının alt sınırı 3 aydan 4 aya, üst sınırı ise bir yıldan 2 yıla çıkarılacak. Fiilin birden fazla kişinin yaralanmasına neden olması halinde hapis cezasının alt sınırı 6 aydan 9 aya, üst sınırı ise 3 yıldan 5 yıla yükseltilecek. "Güveni kötüye kullanma" suçunun konusunun motorlu kara, deniz veya hava taşıtı olması "nitelikli hal" kabul edilerek, bu durumda verilecek ceza bir kat artırılacak.

'Kuru sıkı' silah, ses ve gaz fişeği de suç kapsamına alınıyor

Kamuoyunda "kurusıkı" olarak tabir edilen ses ve gaz fişeği atabilen silahlar "Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması" suçu kapsamına alınarak bunların kullanılmasının önüne geçilmesi amaçlanıyor. Buna göre, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda yangın çıkaran, bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olan silahla ateş eden veya patlayıcı madde kullanan kişiye verilecek hapis cezasının alt sınırı 6 aydan 1 yıla, üst sınırı 3 yıldan 5 yıla yükseltilecek. Suçun ses ve gaz fişeği atabilen silahla ateş edilerek işlenmesi halinde 6 aydan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılacak. Bu suçun kişilerin toplu olarak bulundukları yerlerde işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılacak.

Örgüt suçlarında çocukların kullanılması cezaları ikiye katlayacak

Teklifle "Suç işlemek amacıyla örgüt kurma" suçuna yönelik hapis cezalarının alt ve üst sınırları artırılıyor. Buna göre, Kanun'un suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla örgüt kuranlar veya yönetenler, örgütün yapısı, sahip bulunduğu üye sayısı ile araç ve gereç bakımından amaç suçları işlemeye elverişli olması halinde verilecek hapis cezasının alt sınırı 4 yıldan 5 yıla, üst sınırı 8 yıldan 10 yıla çıkarılacak. Suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olanlara verilecek hapis cezasının üst sınırı 4 yıldan 5 yıla, örgütün silahlı olması halinde verilecek ceza "dörtte birinden yarısına kadar" yerine "yarısı oranında" yükseltilecek. Örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarda çocukların araç olarak kullanılması halinde, örgüt yöneticilerine ilgili hükme göre verilecek ceza yarısından bir katına kadar artırılacak.

24 saat içinde erişim engeli kararı verilebilecek

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun'da düzenlemeye gidiliyor. Böylece, Anayasa Mahkemesince verilen kararlar gereği kanunda yer alan bazı tanımlar yeniden belirleniyor. Teklifle yayın içeriği nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden kişiler tarafından içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi amacıyla sulh ceza hakimliğine başvurulabilecek. Sulh ceza hakimliğince, ayrıntılı bir inceleme yapılmasına gerek olmaksızın ihlalin ilk bakışta anlaşılabildiği hallerde 24 saat içinde içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararı verilecek.

Yayın içeriği nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden kişilerin talep etmesi durumunda sulh ceza hakimliğince, ayrıntılı bir inceleme yapılmasına gerek olmaksızın ihlalin ilk bakışta anlaşılabildiği hallerde başvuranın adının ihlale konu internet adresleriyle ilişkilendirilmemesine karar verilecek. Kararda bildirim yapılacak arama motorlarına yer verilecek. Ayrıntılı bir inceleme yapılmasına gerek olmaksızın, ihlalin ilk bakışta anlaşılamadığı hallerde başvuru reddedilecek.

Sulh ceza hakimi, yalnızca ihlalin gerçekleştiği yayın ile sınırlı olarak karar verecek. İnternet sitesinde yapılan yayının tümüne yönelik erişimin engellenmesine karar verilemeyecek. Ancak URL adresi belirtilerek içeriğe erişimin engellenmesi yöntemiyle ihlalin engellenemeyeceğine dair kanaat oluşması veya içeriğin çıkarılması kararının gereğinin yerine getirilmemiş olması halinde, gerekçesi açıkça belirtilmek kaydıyla internet sitesinde yapılan yayının tümüne yönelik erişimin engellenmesine karar verilebilecek. Sulh ceza hakimi tarafından verilen karar, erişim sağlayıcılar ile ilgili içerik ve yer sağlayıcılara bildirilmek üzere doğrudan Erişim Sağlayıcıları Birliğine gönderilecek. Bu karar, Erişim Sağlayıcıları Birliği tarafından erişim sağlayıcılar ile ilgili içerik ve yer sağlayıcılara bildirilecek. Bildirim üzerine kararın gereği derhal ve en geç dört saat içinde yerine getirilecek.

Verilen karara konu kişilik hakkının ihlaline ilişkin yayının başka internet adreslerinde de yayınlanması durumunda ilgili kişi tarafından Erişim Sağlayıcıları Birliğine müracaat edilerek, kararın bu adresler için de uygulanması talep edilebilecek. Talebin Erişim Sağlayıcıları Birliği tarafından kabul edilmesi halinde mevcut karar bu adresler için de uygulanacak. Talebin Birlik tarafından kabulüne karşı kararı veren hakimliğe itiraz edilebilecek. İnternet sitesindeki yayının tümüne yönelik erişimin engellenmesi kararlarında bu fıkra hükmü uygulanmayacak. Erişimin engellenmesine konu içeriğin çıkarılmış olması durumunda hakim kararı kendiliğinden hükümsüz kalacak. İnternet sitesinin tümüne yönelik verilen erişimin engellenmesi kararına konu içeriğin çıkarılmış olması durumunda ise ilgilinin talebi üzerine kararı veren sulh ceza hakimliği tarafından karar kaldırılacak.

Kararların gereğini yerine getirmeyenlere 5 bin güne kadar para cezası

Sulh ceza hakimliklerince verilen kararlara karşı Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre itiraz yoluna gidilebilecek. Kararına itiraz edilen hakim veya itirazı incelemeye yetkili merci gerekli görmesi halinde tarafları dinleyebilecek. Verilen kararların gereğini yerine getirmeyen erişim sağlayıcılar ile ilgili içerik ve yer sağlayıcının sorumluları bin günden 5 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacak.

Verilen içeriğin çıkarılması kararının gereğinin Türkiye'den günlük erişimi 10 milyondan fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcı tarafından yerine getirilmemesi durumunda ilgili kişi tarafından yapılan müracaat üzerine Erişim Sağlayıcıları Birliği, kararın uygulanmasını sağlamak için sosyal ağ sağlayıcıya yeniden bildirimde bulunacak. Bildirime rağmen kararın gereğinin 24 saat içinde yerine getirilmemesi durumunda, ilgili kişi tarafından, sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde 50 oranında daraltılması için kararı veren sulh ceza hakimliğine başvurulabilecek.

Başvurunun kabulüne ilişkin hakim kararının uygulanmasından itibaren 30 gün içinde, içeriğin çıkarılmaması halinde, ilgili kişi tarafından, sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde 90 oranına kadar daraltılması için kararı veren sulh ceza hakimliğine başvurulabilecek. Hakim ikinci başvuru üzerine vereceği kararında, yüzde 50'den düşük olmamak kaydıyla, sunulan hizmetin niteliğini de dikkate alarak daha düşük bir oran belirleyebilecek. Hakim tarafından verilen kararlar erişim sağlayıcılara bildirilmek üzere Birliğe gönderilecek. Kararların gereği, bildirimden itibaren derhal ve en geç 4 saat içinde erişim sağlayıcılar tarafından yerine getirilecek. İçeriğin çıkarılması kararının gereğinin yerine getirilmesi halinde, ilgilinin talebi üzerine, kararı veren sulh ceza hakimliği tarafından internet trafiği bant genişliğinin daraltılmasına ilişkin karar kaldırılacak.

Abonelik kaydı için elektronik kimlik doğrulama şartı

Teklifle Elektronik Haberleşme Kanunu'nda düzenleme yapılıyor. Buna göre işletmeci; ilgili kanunlarında resmi kimlik belgesi hükmünde olsa bile, elektronik kimlik doğrulama kabiliyetini haiz olmayan kimlik belgeleriyle abonelik kaydı yapamayacak. Abonelik kaydı için kişinin kimliğini, kimlik belgesi ve yüz veya parmak izi özetine ilişkin biyometrik veriler ya da kimliği doğrulayıcı şifre vasıtasıyla teyit edilecek. Teklifle abonelik kaydı yapılan kişinin elektronik kimlik doğrulama kabiliyetini haiz belgeye sahip olmadığını teyit etmesi halinde, kayıt işleminin usulleri de belirleniyor.

Buna göre abonelik kaydı yapılan yabancı kişinin kimliği, yüz veya parmak izine ilişkin biyometrik verileriyle Göç İdaresi Başkanlığı üzerinden Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu vasıtasıyla teyit edilecek. Bu teyidin uzaktan yapılması halinde abonelik kaydı yapılan kişinin resmi makam sunucularına erişimini sağlayan mobil elektronik haberleşme işletmecisi, abonelik kaydı yapılan kişinin konum verisini Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu vasıtasıyla Göç İdaresi Başkanlığına iletecek.

Ancak, ülkede görevli diplomasi ve konsolosluk memurları ile aileleri ve uluslararası kuruluşların ülkedeki temsilciliklerinde çalışan ve statüleri anlaşmalarla belirlenmiş olanlar ile bu kişilerin aileleri için yabancı misyon veya temsilciliğinin mensubu olduğunun Dışişleri Bakanlığınca teyit edilmesi halinde bu alt bentteki şartlar aranmaksızın abonelik kaydı yapılabilecek. Geçici kimlik belgesi bulunan vatandaşların yüz veya parmak izi özetine ilişkin biyometrik verileri alınacak.

İşletmeci, 3 ayda bir tüm abonelerin ölüm veya tüzel kişiliğin sona ermesi gibi hallerle aktifliğinin sona erip ermediğini ilgili resmi makamlardan teyit edecek. Teyit edemediği abonelere ait hatların elektronik haberleşme şebekesiyle bağlantısını kesecek. İşletmeci, gerçek veya tüzel bir kişi adına açılabilecek hat sayısına ilişkin Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından belirlenen sınırdan fazla abonelik kaydı yapamayacak. İşletmeci, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından belirlenen usul ve sürelere aykırı olarak Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından belirlenen sayıdan fazla abone numarası kullandığı tespit edilen cihazlara elektronik haberleşme hizmeti veremeyecek.

Yabancı uyruklu gerçek kişilere ait mobil haberleşme hatlarına özgü numara tahsis ve kullanımına ilişkin usul ve esaslar, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından belirlenecek. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları, ilgili bakanlıkların görüşünü almak suretiyle belirleyecek.

İdari para cezası 1000 liradan az olamayacak

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, işletmecinin faaliyete yeni başlamış olması veya ilgili takvim yılına ilişkin net satışlarının belli olmaması hallerinde ihlalin niteliği, ihlal neticesinde herhangi bir ekonomik kazanç elde edilip edilmemesi, iyi niyet ve gönüllü bildirim gibi ölçütleri de dikkate alarak önceden belirleyeceği usul ve esaslar çerçevesinde 1000 liradan 1 milyon liraya kadar idari para cezası ile Kanun'da belirtilen diğer idari yaptırımları uygulamaya yetkili olacak. İdari para cezası tutarı, alt sınırdan az olamayacak.

Kanun'un "Abonelik sözleşmeleri" hükmünde yer alan abonelik kayıtlarının yapılmasına, hat sayısı sınırlamasına, periyodik zamanlarda tüm abonelerin ölüm veya sınır dışı edilme gibi hallerle aktifliğinin kontrol edilmesine ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından belirlenecek süre içinde aynı telefonda kullanılabilecek hat sayısına sınır getirilmesine ilişkin düzenlemeye gidiliyor. Bunlara uyulmaması halinde Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından her bir hat veya cihaz başına idari para cezası verileceği hüküm altına alınıyor.

İşletmecinin tüketicilerden haksız olarak ücret tahsil ettiğinin tespiti halinde, idari yaptırım uygulama hakkı saklı kalmak kaydıyla, işletmeci, bu tutarları tahsilat tarihinden iade edildiği tarihe kadar hesaplanacak tutarla birlikte Amme Alacaklarının Tahsil Usulü hakkında Kanun'un ilgili hükmüne göre tüketicilere iade etmekle zorunda olacak.

Türk Ceza Kanunu'nda yer alan nitelikli hırsızlık, dolandırıcılık, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarında kullanıldığı tespit edilen mobil haberleşme hattının bağlantısı, yürütülen soruşturma kapsamında hakim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde cumhuriyet savcısının yazılı emri üzerine mobil haberleşme hizmeti sunan işletmeci tarafından kesilecek. Hakim kararı olmaksızın yapılan işlem, 24 saat içinde görevli hakimin onayına sunulacak. Hakim, kararını bağlantının kesilmesinden itibaren 48 saat içinde açıklayacak, aksi halde bağlantının kesilmesi tedbiri kendiliğinden kalkacak. Bu hüküm uyarınca verilen karara veya yazılı emre rağmen ilgili hattın haberleşmesinin kesilmemesi halinde cumhuriyet savcısı tarafından işletmeciye 50 bin liradan 300 bin liraya kadar idari para cezası verilecek.

Yürütülen bir soruşturma veya kovuşturma kapsamında cumhuriyet savcısı, hakim veya mahkeme tarafından işletmecilerden istenilen bilgi veya belgenin 10 gün içinde fiziki veya elektronik ortamda gönderilmesi zorunlu olacak. İstenilen bilgi veya belgenin gönderilmemesi veya eksik gönderilmesi halinde cumhuriyet savcısı tarafından işletmeciye 50 bin liradan 300 bin liraya kadar idari para cezası verilecek.

Elektronik Haberleşme Kanunu'na, "Abonelik kayıtlarının güncellenmesi" başlıklı hüküm ekleniyor. Hükmün yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde yabancı uyruklu gerçek kişiler, abonelik kayıtlarını güncellemek için ilgili işletmeciye başvurmak zorunda olacak. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından bu süre 6 ay daha uzatılabilecek. Başvuru üzerine ilgili işletmecilerce abonelik kayıtları yapılan değişikliklere uygun hale getirilecek. Abonelik kayıtlarını güncellemek için ilgili işletmeciye başvurmayan veya kimliği teyit edilemeyen yabancı uyruklu gerçek kişilere ait mobil haberleşme hatlarının elektronik haberleşme şebekesiyle bağlantısı, abonelere verilen başvuru süresinin bitiminden itibaren bir ay içinde ilgili işletmeci tarafından kesilecek.

Adına Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun belirlediği sayıdan fazla abonelik kaydı bulunan gerçek veya tüzel kişilere, fazla olan mobil haberleşme hattını kullanıma kapatması veya devretmesi için ilgili hüküm uyarınca Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından yapılacak belirleme tarihinden itibaren 6 ay süre tanınacak ve bu süre 6 ay daha uzatılabilecek. Bu süre içinde yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişilere ait fazla hatların elektronik haberleşme şebekesiyle bağlantısı, en eski tarihli abonelikler korunarak ilgili işletmeci tarafından kesilecek. İlgili hükümlerdeki yükümlülükleri yerine getirmeyen mobil haberleşme hizmeti sunan işletmecilere, her bir mobil hat aboneliği başına Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından 20 bin lira idari para cezası verilecek.

Teklifle, Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun'da değişikliğe gidiliyor. Buna göre, çerçeve sözleşme yazılı şekilde veya uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle mesafeli olarak ya da mesafeli olsun olmasın bankanın yazılı şeklin yerine geçebileceğini belirlediği ve bir bilişim veya elektronik haberleşme cihazı üzerinden gerçekleştirilecek ve müşteri kimliğinin, biyometrik yöntemlerle veya elektronik kimlik doğrulama kabiliyetini haiz kimlik belgeleriyle doğrulanmasına imkan verecek yöntemler yoluyla kurulacak şekilde düzenlenecek.

Kaynak: AA