MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisince Ortahisar ilçesi Atatürk Meydanı'nda düzenlenen "14 Mayıs'ta Aziz Milletim Sıra Sende" temalı açık hava toplantısında yaptığı konuşmada, vatandaşları selamlayarak Trabzon'da olmaktan memnuniyet duyduğunu söyledi. Trabzon'un önemine dikkati çeken Bahçeli, "Trabzon'a bakınca 11 Ağustos 2017 tarihinde Maçka'da PKK'lı teröristlerin açtıkları ateş sonucunda Jandarma Astsubay Başçavuş Ferhat Gedik ile birlikte şehit düşen kahraman yavrumuz 15 yaşındaki Eren Bülbül'ün nur yüzlü çehresi görülür" ifadesini kullandı.
Şehitlere, Kahramanmaraş depreminde, yaşanan sel ve su taşkınlarıyla heyelan afetlerinde hayatlarını kaybetmiş vatandaşlara da Allah'tan rahmet dileyen Bahçeli, "Birlikte her zorluğu aşacağız. Çünkü milli birliğimiz, ebedi kardeşliğimiz varoluşumuzun harcı ve haysiyetidir. Bizi birbirimizden ayırmak için provokasyon yapanlara sonuna kadar kapalıyız. Bizi birbirimizden koparmak, cephelere ayırmak, etnik ve mezhep ayrımcılığını tetiklemek için fırsat kollayanlara ama, fakat demeden karşıyız, her zaman da karşı çıkacağız" diye konuştu. Bahçeli konuşmasında 14 Mayıs için ""Tarihi kader anı için sayılı günler kaldı" ifadesini kullandı.
Devlet Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Müştereklerimiz ayrılıklarımızdan çok daha üstündür. Hep beraber ülkemin tüm yörelerini, tüm güzelliklerini, tüm miras ve emanetlerini kucaklayan büyük bir aileyiz. Nitekim biz büyük Türk milletiyiz. Devlet ve milletiyle hep birlikte ve her şeyden önce Türkiye'yiz. Aziz Atatürk'ün 'Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türk halkına Türk milleti denir.' tanım ve kavrayışıyla parlak bir geleceğe uzanıyoruz. Aynı zamanda 'Gelen Türk asrı, geleceğin gücü Türkiye' hedefini yakalamak için mücadele ediyoruz. Türkiye merkezli yeni bir medeniyet ve insanlığın huzuru maksadıyla canımızı dişimize takarak çalışıyoruz ve çabalıyoruz. Elbette yapacağız, hep birlikte başaracağız"
Bahçeli, 14 Mayıs'ta sıranın millette olduğunu vurgulayarak, "Milli irade, kutuplaşmayı tahrik edenleri reddedecektir. Küresel medyaya umut bağlayan, ABD'sinden AB ülkelerine kadar sırtını yaslayan muhalefet partilerine demokratik hesap muhakkak sorulacaktır" dedi.
"Ülke sizin, karar sizin, kader sizin, gelecek sizin elinizde"
Dünyanın gözünün 14 Mayıs Pazar günü Türkiye'nin üzerinde olacağına işaret eden Bahçeli, "Türkiye'nin zillete hapsolmasını hayal edenlerin, hezimetle ve hüsranla önünün kesilmesini bekleyenlerin, bu kapsamda dilek tutanların, bütün dikkati Türk milletinin demokratik iradesinin hükmüne odaklanacak. Madem onlar ülkemizi takip ediyor, madem küresel emperyalizm Türkiye'nin yıkım ve yok oluşuna işbirlikçileri eliyle yatırım yapıyor, o zaman Trabzon'un vereceği güçlü bir mesajının olması da mukadderdir" dedi.
Bahçeli, seslendiği kalabalığa şu soruları yöneltti:
"Türkiye karşıtları, küresel fitne medyası, muhasım lobiler, müfrit kulisler, dost kisveli hasım ülkeler 14 Mayıs için hazırlık yapıyormuş, peki siz de 14 Mayıs'a hazır mısınız? Ne olursa olsun, nasıl bir işiniz çıkarsa çıksın, 14 Mayıs'ta sandığa koşa koşa gidecek misiniz? Hakkınıza sahip çıkacak mısınız? Sandıkta oy pusulasını ve mührü elinize aldığınızda bir oyunuzu Milliyetçi Hareket Partisi'ne, bir oyunuzu da Cumhurbaşkanımız ve Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a verecek misiniz? Trabzon milletvekili adaylarımızı TBMM'ye gönderecek misiniz? Cumhur İttifakı'na dua ve desteğinizle kol kanat gerecek misiniz? Sözünüz söz mü? Bir miyiz? Beraber miyiz? Trabzon'un yanında mıyız? Hep birlikte Türkiye miyiz?"
Trabzon'la ilgili bir şairin dizelerini de aktaran Bahçeli, "Özü de sözü de bir Trabzonlu kardeşlerim artık sıra sizde. Ülke sizin, karar sizin, kader sizin, gelecek sizin elinizde. 14 Mayıs'ta Türk ve Türkiye Yüzyılına ilk adımı atmak, Cumhuriyet'in 100'üncü yıl dönümünü cumhurun zaferiyle damgalamak hepinizin iradesinde. Sizlere güveniyorum" dedi.
"Türk demokrasisi rüştünü defalarca ispat etmiştir"
Bahçeli, Anayasa'nın ikinci maddesinde ifade edildiği gibi Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğunu belirterek, "Yine Anayasa'nın üçüncü maddesinde, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü açıkça vurgulanmıştır. Türkiye Cumhuriyeti, Türk milli kimliğinin temelleri üzerinde yükselmiştir. 29 Ekim 1923 tarihinde, kuvveden fiilen çıkan kuruluş ruhu, tek devlet, tek millet, tek vatan, tek bayrak esaslarına uygun olarak tezahür etmiştir. Türkiye Cumhuriyeti’nin harcı şehit kanlarıyla karılmıştır" ifadesini kullandı.
Türk demokrasi tarihinin kilit taşı niteliğindeki seçimlerin, bilhassa 1950'den günümüze kadar kapalı zarf, açık tasnif usulüyle yapıldığını aktaran Bahçeli, "Seçimlerin evrensel demokratik kriterlere sahip olabilmesi için serbest oy niteliğinin yanı sıra, eşitlik, gizlilik, genel oy, açık sayım ve döküm, yargı denetimi ve gözetimi esaslarına uygunluğu da elbet mecburidir. Türkiye'de egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Milletin hakimiyetine rakip olacak, eş koşacak, gölgede bırakacak, geri plana itecek mütehakkim bir gücün varlığından asla bahsedilemeyecektir" ifadelerini kullandı.
İktidarın ruhsatının ne ABD'den, ne İngiltere'den, ne Almanya'dan, ne de Fransa'dan alınabileceğini vurgulayan Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:
"Bunun hilafına hareket edip batının desteğini almak için yanıp tutuşanlar, Türkiye düşmanlarının kirli çıkarlarına hizmetkarlık vaadinde bulunanlar kesinkes emperyalizme beşinci kol faaliyetine heveslenen köksüzler, kimliksizler ve tabansızlardır. Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı'nın hedef alarak, 'Gitmeli.' manşeti atan bir dergi bizim için yırtılıp atılacak kağıt parçasından farksızdır. Aziz Türk milletinin nezdinde de yok hükmündedir. Bunlar kendilerini ne sanıyor? Türk milletinin iradesine ambargo koyacaklarını nasıl düşünüyorlar?"
Bahçeli, Türkiye'nin sömürge artığı bir ülke olmadığını vurgulayarak, "Demokrasimizin çarkına çomak sokmak isteyen iç ve dış şer cephesi despottur, değersizdir, dedikoducudur, densizdir, 14 Mayıs'ta devrilmeleri de kaçınılmaz bir siyaset ve milli irade gerçeği olacaktır. Türkiye'ye ayar verilemez. Türkiye'ye istikamet gösterilemez. Türkiye kafa kola alınacak, taviz ve teslimiyet anaforuna çekilecek bir ülke olamaz. " değerlendirmesinde bulundu.
"Hiç kimse Erzurumlu kardeşlerimize ve şerefli Türk polislerine iftira atmasın"
İç barış ve huzur ortamımızı bozmak, 14 Mayıs seçimlerini sabote etmek amacıyla maşaların devrede, ajan provokatörlerin sahnede, alçakların mesaide olduğunu belirten Bahçeli, şunları kaydetti:
"7 Mayıs 2023 tarihinde Erzurum'da yaşanan ve Trabzon kültüründen, Trabzon'un mayasından, Trabzon'un asaletinden nasibini alamamış bir şahsın neden olduğu olaylar bayağı bir provokasyondur. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın meydan meydan dolaşıp fitne ve nifak saçması, görevini ihmal ederek, şehrine ihanet ederek, ağır kusurlu siyasi faaliyetler içinde bulunması kesinlikle sakıncalıdır, sancılıdır, mahsurludur, ezcümle yanlış üstüne yanlıştır. Esnaf ziyareti bahanesiyle Erzurum'a gidip korsan miting düzenlemeye kalkan, sonra Erzurum'a taşıdığı bölücü provokatörlerin taşkınlıklarıyla istenmeyen görüntülere neden olan malum belediye başkanı Trabzon'un yüz karasıdır. Hiç kimse Erzurumlu kardeşlerimize ve şerefli Türk polislerine iftira atmasın. Hiç kimse vatansever ve milletsever yürekleri suçlamaya kalkışmasın"
Bahçeli, "Erzurum'da çok tehlikeli bir provokasyon testi yapılmış ve nihayetinde ve doğal olarak aklıselim galip gelerek kaos provası ters tepmiştir. Erzurum'da kurulan dış bağlantılı tuzak, Dadaşların sorumlu ve şuurlu tavırlarıyla bozulmuştur. Sayın Cumhurbaşkanımızın Büyük İstanbul Mitinginde 1 milyon 700 bin vatan evladının toplanmasından telaşlanan ve korkuya kapılan odakların aynı gün içinde sokakları karıştırmak için harekete geçmesi ademe mahkum edilmiştir" ifadelerini kullandı.
"İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın Van'da terörist Demirtaş için adalet çağrısı yapmıştı" diyen Bahçeli, şunları kaydetti:
"Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu terörist Demirtaş'ı ve diğer teröristleri serbest bırakacağından ara ara bahsetmişti. İmralı canisinin ev hapsine alınması hususunda CHP-HDP ve İYİ Parti arasında uzlaşma vasatının olduğunu dair iddialar son günlerde hızla yaygınlaşmıştı. Bir terörist için adalet isteyenler, mesela şehidimiz, evladımız Eren Bülbül'ün dökülen kanlarının hesabını nasıl verecekler? 6-8 Ekim 2014 tarihli isyan girişiminde PKK'lılar tarafından şehit edilen 16 yaşındaki Yasin Börü'yle ilgili ve onun haklarını müdafaa edecek adalet çağrısını ne zaman dile getirecekler? Adaleti teröristler için talep eden ahlaksızlar, mesela 22 yaşında şehit edilen Aybüke öğretmenimizin, mesela 23 yaşında şehit edilen Necmettin öğretmenimizin, 11 aylık bebeği Mustafa Bedirhan'la birlikte şehit edilen 25 yaşındaki asker eşi Nurcan kardeşimizin sorulacak hesaplarını söyleyiniz bana, hangi hal ve durumda savunacaklar?"
"Lider ülke Türkiye sizlerin desteğiyle gerçekleşecektir"
Bahçeli, karşılarında dış bağlantılı bir zillet koalisyonu olduğunu ifade ederek, "Karşımızda bir terör ittifakının bütün özellikleri zuhur etmiştir. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı gelsin de Eren Bülbül için adalet istesin. Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu mertse, adamsa, yüreği yetiyorsa, kendine güveniyorsa şehitlerimizin hakkını, gazilerimizin hukukunu, milletimizin ve devletimizin bekasını savunsun da görelim. Yapamaz, yaptırmazlar, çünkü Kılıçdaroğlu bölücü terör örgütünün ve zalimlerin ortak Cumhurbaşkanı adayıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Vatandaşlara, "Milliyetçi Hareket Partisi'ni, Cumhur İttifakı'nı, Cumhurbaşkanımız ve Cumhurbaşkanı Adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı sonuna kadar destekleyecek misiniz." diyerek seslenen Bahçeli, "Trabzonlu kardeşlerimin bu heyecanlı duruşları 14 Mayıs'ta yaşanacak cumhur ittifakı zaferinin ön habercisidir. Türkiye Cumhuriyeti'nin 100'üncü yıl dönümünü sizin iradenizle taçlanacaktır. Lider ülke Türkiye sizlerin desteğiyle gerçekleşecektir" dedi.
Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kıçıldaroğlu'nu eleştirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu tarih ve kültür kaynağından beslenmeyenlerin geleceğimizde söz hakkı olamaz. 'Hayatımın projesi' diyerek sanki ilk kez söyleniyormuş gibi 'Tarihi İpek Yolu'nu tekrar canlandıracağım.' açıklamasıyla gülünç durumlara düşen, aynı zamanda Azerbaycan'ı ve Türk yurtlarını dışlayan alternatif bir rota çizen Kılıçdaroğlu acizdir, çaresizdir, esir düşmüştür, uzun bir istirahat devresi için direkt evine gitmesinde sonsuz yarar olacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi'nin 'Türk Kuşağı, Türkiye'nin Büyük Stratejisi' isimli çalışmasını adeta kopya eden, bunu da eline yüzüne bulaştıran, iki yıl önce kalkan Çin treninden haberi bile olmayan Kılıçdaroğlu Türkiye'yi yönetemez. Bu aziz milletin geleceği zillete emanet edilemez."
Terörle mücadeleyi durdurmak isteyenleri bildiklerini aktaran Bahçeli, "Onların hepsine birden hayal kırıklığı yaşatacağız ve terörün kökünü kazıyacağız. Yerli ve milli savunma sanayindeki dev atılımları daha da güçlendireceğiz. Kendi göbek bağımızı kendimiz keseceğiz. Ayaklarımızın üzerinde onurlu bir şekilde durduğumuzu cümle aleme göstereceğiz." dedi.
"14 Mayıs tarihi bir fırsat olacaktır"
Bahçeli, Trabzon'da yoğunlaştıracakları çalışmaları da anlatarak, "Zigana Dağı'nı geçilmez olmaktan çıkaran, dünyanın üçüncü, Avrupa'nın ve Türkiye'nin en uzun çift tüplü kara yolu tünelini inşa eden Türkiye'nin başarılarına yenilerini ekleyeceğiz. Mandacılara, bölücülere, küreselcilere, kozmopolit siyasetçilere, komünistlere, devşirmelere, rantçılara, işbirlikçilere, makam ve koltuk paylaşımından başka hiçbir şey bilmeyenlere, hiçbir vizyon ve projesi olmayanlara fırsat vermek, felakete davetiye çıkarmaktır. İnanıyorum ki aziz milletimiz bu art niyetlilere 14 Mayıs'ı zindan edecektir." diye konuştu.
14 Mayıs'ın önemini yineleyen Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:
"Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle Türkiye'nin geleceği aydınlanacak, hakimiyet ve hükümranlık alanlarımız cesaretle korunacaktır. Siyasi kriz ve koalisyon yıllarına özlemden başka bir manaya gelmeyen Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemini tamamıyla tarih çöplüğüne fırlatmak için de 14 Mayıs tarihi bir fırsat olacaktır. Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacak, önümüzdeki pazar gününden sonra süper güç Türkiye'nin şafağı sökecektir. Cumhur İttifakı Türkiye'dir. Cumhur İttifakı Türk milletinin ümit kaynağı, sevdalı yüreğidir. Buna karşılık zillet ittifakı müstevlilerin ittifakıdır. Zillet ittifakı münasebetsizlerin ittifakıdır. Zillet ittifakı müstebitlerin ittifakıdır. Zillet ittifakı kalbi mühürlenmişlerin ittifakıdır. Zillet ittifakı münakaşanın, mütarekenin ve müfritlerin ittifakıdır. Bu ittifakın yolu Türkiye düşmanlarının yoludur. Bu ittifakın ortakları zalimlerin izindedir"
Bahçeli, Cumhur İttifakı'nın ise Türk milletinin ahlak ve irfan ittifakı olduğunu kaydederek, şöyle devam etti:
Adaletin, ahlakın, hakkaniyetin, adil paylaşımın, milli duruşun, milli onurun, parlak bir istikbalin ittifakıdır. Cumhur İttifakı Türkiye'nin yükseliş mimarıdır. Türkiye zillete düşmeyecek, ümit ediyorum ki, Trabzon zillete yenilmeyecektir. Yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır. Milletimize ne söz vermişsek tuttuk. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin çatısı altında, Cumhur İttifakı olarak TBMM'de sizlerin yüzünü kara çıkarmadık, vaatlerimiz unutmadık, her şartta yanınızda olduk. Şimdi sıra sizde. Şimdi mühür elinizde. Milliyetçi Hareket Partisi'ne öyle bir destek verin ki Cumhur İttifakı'na ve Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a öyle bir sahip çıkın ki gelecek nesillerimize güzel, bereketli, ekonomik refahı yükselmiş, huzur ve kardeşlikle yaşanacak bir ülkeyi miras bırakalım"
Kaynak: AA