05 Ekim 2024, Cumartesi Gazete Oksijen
Haber Giriş: 06.07.2024 09:52 | Son Güncelleme: 06.07.2024 10:19

Boğaziçi'nde dün yaşananlara tepki: Böyle çöküşü görmek çok acı

Toplu mezuniyeti yasaklayan Boğaziçi'nde dün öğrencilere destek olmak isteyen CHP milletvekillerinin yerleşkeye girişine izin verilmemesi 2021'de başlayan eylemlerin nedenini ve bugüne kadar yaşananları özetler nitelikteydi. Dersleri engellenen akademisyenler "Bu çöküşü görmek çok acı" dedi
Boğaziçi'nde dün yaşananlara tepki: Böyle çöküşü görmek çok acı

Toplu mezuniyeti yasaklayan Boğaziçi Üniversitesi’nde öğrencilerin 3. Alternatif Mezuniyet Günü kutlaması sonrasında, mezunlar cuma günü (dün) için 11.00'de bir sürprizleri olduğunu söylemişti. Dün o sürprizin CHP’li milletvekilleri olduğunu anlaşıldı. Boğaziçi Üniversitesi akademisyenlerinin “özgür ve özerk üniversite” talebiyle 2021 yılından bu yana gerçekleştirdikleri direnişe CHP Milletvekilleri destek vermek için üniversite kampüsüne geldiler.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş’ın da bulunduğu 9 CHP’li milletvekili ile bir EMEP milletvekilinin* öğrenciler ve akademisyenlerin alternatif mezuniyet törenine katılmak için Boğaziçi Üniversitesi kampüsüne girişleri Rektör Naci İnci tarafından engellenmek istendi. Heyet, güvenlik görevlilerinin müdahalesine rağmen kampüse girdi. Engellemelerin ardından üniversitenin önünde açıklama yapan Özçağdaş, şu ifadeleri kullandı:

Bin 279 gündür barışcıl eylem yapıyorlar

  • İstanbul'da Boğaziçi Üniversitesi'ndeyiz. Dokuz CHP milletvekili bir EMEP milletvekili ve İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ile beraber Boğaziçi Üniveristesi’nin önündeyiz. Maalesef Türkiye için son derece kötü son derece olumsuz bir tablolar yaşadık. Buradan bir bilgilendirme yapalım Boğaziçi Üniversitesi’nin mezuniyet töreni var. Bakın ellerinde pankartlar var. Bin 279 gündür Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri, öğrencileri burada son derece barışçıl bir eylem yapıyorlar.
  • Biz de milletvekilleri olarak hem güzel bir gün hem Meclis faaliyeti yok buraya geldik. Yasal olarak milletvekilleri millet adına denetleme görevi yaparlar. Bizim görevimiz budur. Bir tek hapishanelere haber veririz. Dolayısıyla aklımızın ucundan geçmedi böyle bir şey olacağı.

  • Hatta basınımıza saat ikide de yine anlamsızca kapatılan Beşiktaş’taki bir teknik lise için açıklama yapmak için de sözleştik. Onlar içinde çok üzgünüm. Arazisi için kapatılan bir teknik lise var. Geldik buraya içeri gireceğiz. Girdik bir arbede yaşandı. Hayır giremezsiniz.
  • Burada Türkiye kamuoyu bunu bilsin. Bu üniversiteye ömrünü vermiş olan ve kapıdan içeri giremeyen insanlar gördük. Neden buradasınız diye sordum. Tanıdığımız hocalar var. Dediler ki ‘Yasaklı listesi var giremiyoruz. Biz bu üniversitemin öğretim üyeleriyiz ama yasaklıyız’. Türkiye'ye sesleniyorum burada aklını kaybetmiş yöneticiler var. Yasaklı listesi ne demek dedim. Dediler ki 'Biz bu üniversitenin öğretim üyesiyiz ama yasaklıyız giremiyoruz buraya, artık bizi almıyorlar' dedi. Hala şaşırıyor olmamızda şaşırtıcı ama. Peki dedik girdik. Girdik içeri görmek istediğimiz öğretim üyeleri içeride.

"Hayatının fırsatını elde ettiğini zanneden zat ‘durdurun onları’ diyor"

  • Gencecik çocuklar kol kola girmişler. Biz milletvekiliyiz, yürürüz geçeriz. Geçersek o arkadaşlar aşırı bir müdahalede bulunursa bu onlar için yasal bir sorun. Ben ve arkadaşlarım konuşuyoruz bakıyoruz onları düşüyoruz. Yani niye yargılansınlar? Yöneticisi bunu dert etmiyor ya. Buraya kayyum atandığı için hayatının fırsatını elde ettiğini zanneden zat ‘durdurun onları’ diyor. Sen kimsin?
  • Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğünü işgal eden zata sesleniyorum ya, adını bile söylemiyorum. Sen kimsin? Sen istiyorsan Turkcell’i yönet sen kimsin? Ve eğer bu derece saçmalamasalardı bu yaşanmayacaktı.
  • Özgür Çelik, Vali beyle görüştü, Emniyet Müdürü ile görüştü. Sonunda girdik. Daha şaşacaklarımız varmış. Çevik kuvvet polisleri arkadan yetişerek önümüzü kestiler. Gencecik kadın polisleri önümüz koydular. Onları da korumamız lazım. Dedik ki 70-80 metre bir şey kalmış bu saçmalığı sonlandırın. Ne yapabiliriz mezuniyette?
  • En sonunda herhalde bütün bu olaylar bu hale gelince birileri dedi daha kötü olmasın. Girdik, yapacağımız şeyi yaptık geri geldik. Bu ziyaret 15 dakika planlanmıştı. Arkasından başka bir etkinlik planlanmıştı milletvekilleriyle beraber.

"YÖK Başkanı o koltuk kimseye miras değil"

  • Biz toplumsal sorunların sözcüsü olmak zorundayız. Bu izanını yitirmiş arkadaşları Boğaziçi’ni var eden anıt isimlerinden biri olan Prof. Dr. Üstün Ergüder'i bile sokmayacak kadar cesaret sahibi olduklarını, izansız olduklarını gördüğümüz için bunların hepsi büyük bir resmin parçası gibi.
  • YÖK Başkanı’na sesleniyorum kendisinden haftalarca randevu istedik. Milletvekillerimize randevu vermedi. Yeri geldiği için söyleyeyim, tıp fakültesi öğrencilerinin sorunu var. Hastanelerde en büyük sorununuz doktor değil mi?
  • Bu ülkenin Cumhurbaşkanı giderlerse gitsinler dediği için her geçen ay doktor gitmiyor mu? Onu aktaracaktık. YÖK Başkanı’ndan randevu istedik defalarca. YÖK Başkanı o koltuk kimseye miras değil.
  • Randevu vermen gerekir. Üsten bir dille konuşmuyorum bu ülkenin milletvekillerine randevu vermek zorundasın. Sana sorunu aktaramazsak ne yapacağız kameralardan mı aktaracağız? Yaşanmaması gereken her tür antidemokratik ve rezil iş yaşandı. 

Akademisyenlerden Rektör İnci'ye tepki

Naci İnci yönetimince ders vermeleri engellenen akademisyenler yaşadıklarını ANKA'ya anlattı.  Prof. Dr. Cevza Sevgen'den akademisyen Ayfer Hortaçsu, öğretim görevlilerinin açıklamaları sosyal medyada gündem oldu.  Prof. Dr. Cevza Sevgen, "Eşim ve ben senato tarafından Emeritus yapıldık. Yani ölünceye kadar ders verme hakkımız var. Adam bizi yasakladı içeri giremiyoruz" dedi, Emekli Prof. Yaman Barlas ise, "Üniversitelerin durumu çok kötü" diye konuştu. Prof. Dr. Alpar Sevgen de "Üniversite kimsenin babasının çiftliği değil" sözleriyle tepki gösterdi.

"Kimsenin babasının çiftliği değil"

Prof. Dr. Alpar Sevgen: Anayasa 130. Maddesi ne diyor 'üniversiteler özgür ve özerk'. Buyurun size özgür ve özerk üniversite. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bu konu hakkında bir şey yapması lazım. Göz göre göre Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinden birinde manzarayı görüyorsunuz, hocalar sokulmuyor. Milletvekili sokulmuyor. Devlet üniversitesi bu, kimsenin babasının çiftliği değil. Ve Türkiye'nin en iyi öğrencileri geliyor ve onların en iyi şekilde yetiştirilmesi lazım. Bizim onlara bağımsız olarak demokrasi, insan hakları, eşitlik, adalet fikirlerini verebilmemiz lazım. İster fizikçi olsun, ister siyasetçi, ister işletmeci olsun. Nasıl verilecek bu fikirler. İşte durum bu. Miletimize arz ediyoruz.

Bu kaba güce ne gerek var? 

Prof. Dr. Cevza Sevgen: 1974 yılından itibaren hocayım. Üstelik eşim ve ben senato tarafından Emeritus yapıldık. Yani ölünceye kadar ders verme hakkımız var. Adam bizi yasakladı içeri giremiyoruz. 1974 yılından itibaren burada hiç polis görmedim. Hiç mi bir şey olmadı. Oldu tabii ama asla polis çağırılmadı. Bu kaba güce ne gerek var? Hiç anlamıyorum. Türkiye'de milletvekillerinin giremediği herhangi bir yer olması da çok çok üzücü ve şaşırtıcı.

"Şeref madalyası olarak taşıyoruz"

Emekli Prof. Yaman Barlas: Önce gönüllü ders vermemi engelledi. Emekli olarak ders vermemi engelledi, en sonunda rekor kırdı. Üniversiteye girmemi engelliyor. Burada kapıda bir tane yasaklı listesi var, dolayısıyla üniversiteye alınmayan hocalardan biriyim. Bunu şeref madalyası olarak taşıyoruz biz de. Şu anda pozisyonum bu. Sabırla bekliyoruz. Öğrencilere, halka eğitim ve araştırma hizmetimizi yapmaya devam etmek istiyoruz. Gücümüz olduğu sürece ama şu anda bu engelleniyor. Aynı çete mantığı, milletvekillerinin girmesini de engelledi.

"Mahkeme kararlarıma rağmen 3 ke görevime son verdi"

Öğretim görevlisi Can Candan: 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi'nde çalışmaya başladım. 14 yıl boyunca sorunsuz bir şekilde Boğaziçi'nde çalıştıktan sonra bu kayyım yönetim geldikten sonra, ilk yaptığı iş benim görevime son vermek oldu. Tabii ki mahkeme kararıyla geri döndüm. İkinci kez görevime son verdi. Yine mahkeme kararıyla geri döndüm. Sonra üçüncü kez görevime son verdi. Ve şu anda devam eden bir davam var.  Onu kazanınca devam edeceğim görevimin başına döneceğim. Mahkeme kararlarıma rağmen üçüncü kez görevime son vermiş bir kayyum yönetimden bahsediyorum. Bu yüzden 3 yıldır akademik ders veremiyorum Boğaziçi Üniversitesi'nde. 

"Böyle çöküşü görmek çok acı"

Akademisyen Ayfer Hortaçsu: "Boğaziçi Üniversitesi örnek bir üniversitedir. Bu hale gelişini, böyle çöküşü görmek çok acı.

Boğaziçi davası 11 Ekim'e ertelendi

Boğaziçi Üniversitesi’ndeki kayyum protestolarında, 25 Mart 2021’de gözaltına alınan öğrenciler için ertesi gün Çağlayan Adliyesi önünde açıklama yapmak isterken gözaltına alınan 51 Boğaziçilinin yargılandığı dava dün İstanbul 17. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme, dosyada sanık olan gazetecinin sunduğu görüntüler ile Emniyet’in görüntülerinin karşılaştırılmasına karar verdi. Mahkeme ayrıca, sanıklardan Şükran Yaren Tuncer hakkında da yakalama emri düzenlenmesine karar vererek duruşmayı 11 Ekim’e erteledi.

 


*CHP'den Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, milletvekilleri Ali Gökçek, Yüksel Taşkın, Türkan Elçi, Kayıhan Pala, Aylin Yaman, Onur Konuralp, Semra Dinçer, Tahsin Ocaklı ve EMEP'ten İskender Bayhan, Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerin düzenlediği alternatif mezuniyet etkinliğine katılmak için okulun Hisarüstü Kampüsü’ndeydi.