22 Kasım 2024, Cuma Gazete Oksijen
Haber Giriş: 20.02.2023 15:02 | Son Güncelleme: 20.02.2023 15:31

Depremden etkilenen iller nasıl daha iyi bir şekilde yeniden inşa edilebilir?

6 Şubat depremlerinin ardından Türkiye'de depremden etkilenen 10 il için yeniden inşa çalışmaları başlayacak. Time dergisinin konuştuğu uzmanlar, bunun bölgedeki binaları iklim şartlarına ve doğal afetlere uygun bir şekilde inşa etmek için uygun bir fırsat olduğunu söyledi
Depremden etkilenen iller nasıl daha iyi bir şekilde yeniden inşa edilebilir?

Kurtarma ekipleri, geçen hafta Türkiye ve Suriye'yi sarsan 7,8 büyüklüğündeki depremin enkazında hayatta kalanları bulma çalışmalarını sonlandırırken, şimdi dikkatler artık evlerini kaybeden milyonlarca vatandaşa çevrildi. Suriyeli ve Türk yetkililere göre, ölü sayısı 40 bini aştı. Reuters tarafından alıntılanan bir rapora göre Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu, yalnızca Türkiye'deki evlerin, işyerlerinin ve altyapının onarım maliyetini 70,8 milyar dolar olarak belirledi. 

Bu yaz bir seçimle karşı karşıya olan ve şimdiden hükümetinin geniş çapta ölüm ve yıkıma yol açan inşaat standardını göz ardı ettiği suçlamalarıyla boğuşan Recep Tayyip Erdoğan, konutların yeniden inşasını bir yıl içinde tamamlama sözü verdi. Belki de Türkiye’yi yeniden ayağa kaldırmak yerine özellikle kötüleşen iklim değişikliği karşısında daha güçlü bir şekilde bölgeyi ayağa kaldırmak düşünülmeli. 

Türkiye'nin, dünyanın depreme en yatkın bölgelerinden birinde modası geçmiş inşaat yöntemleri kullanması, yıkımı neredeyse garantiledi ve yeni inşaat, bölgenin sismik gerçekliğini yansıtmak zorunda kalacak. Ancak tek risk bunlar değil. BM Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC), 2021 raporunda, dünya ısındıkça Türkiye'nin daha yüksek sıcaklıklar, sıcak hava dalgaları, kuraklık ve yükselen deniz seviyeleri yaşayacağı sonucuna vardı. 

"Gelecek de göz önünde bulundurulmalı"

Kendini şehirlerin iklim değişikliğine uyum sağlamasına ve iklim değişikliğiyle mücadele etmesine yardımcı olmaya adamış küresel bir belediye başkanları konsorsiyumu olan C40'ın şehir planlama ve tasarım direktörü Hélène Chartier, herhangi bir yeni inşaatın bu geleceği de göz önünde bulundurması gerektiğini söylüyor. Chartier, “Bir depremden sonra iklim risklerini düşünmeden yeniden inşa etmeye çalışmak büyük bir hata olur. Türkiye, sadece depremler için değil, dünya çapında iklim riski için de sorunun parçası olan bir inşaat modelini yeniden üretmeden nasıl yeniden inşa edebileceğini şimdiden düşünüyor olmalı” ifadelerini kullandı. 

"50 yıl sonra yaşanmaz bir bina istemezsiniz"

İklim temelli teknolojik çözümleri destekleyen bir kuruluş olan Solar Impulse Vakfı'nın halkla ilişkiler başkanı Remy Kalter’a göre iklim kaynaklı olmayan bu kadar çok yıkımın ardından iklim dayanıklılığına odaklanmak duyarsızlık gibi görülebilir ancak önemli. İnşaat, iklim değişikliğine en büyük katkıda bulunan etkenlerden biri, küresel emisyonların yüzde 13’ünü oluşturuyor. Şu an alınan kararlar on yıllar boyunca bunu etkileyecek. Kalter, Avrupa'nın İkinci Dünya Savaşı sonrası bina patlamasına atıfta bulunarak, “Bugün hala ayakta olan, verimsiz, kötü planlanmış ve en çaresiz olanlar dışında kimse tarafından tercih edilmeyen, geçici yapılar. Gelecekteki iklimlendirme ihtiyaçlarını hesaba katmadığı için bundan 50 yıl sonra yaşanmaz bir bina istemezsiniz" dedi.

Hava koşullarına daha iyi dayanacak şekilde uyarlanabilir

Deprem yıkıcıydı ama bu trajedi anı aynı zamanda Türkiye ve Suriye'nin nasıl bir gelecek istediğini düşünmek için bir fırsat sunabilir. Doğru yapıldığında, yeni veya yeniden inşa edilen binalar, yalıtım, güneş yansıtıcı çatılar kullanılarak gelecekteki hava koşullarına daha iyi dayanacak şekilde uyarlanabilir. Güneş panelleri yeni yapıya entegre edilirse, daha esnek bir elektrik şebekesi oluşturulmasına yardımcı olur. Şehirler, taşkın durumunda su akışını durdurmaya yardımcı olacak şekilde daha fazla yaya alanı, park ve ağaç örtüsü içerecek şekilde yeniden tasarlanabilir.

"Bina yönetimini geliştirmek için fırsat var"

Ukrayna'daki Harkov için iklime dayanıklı, savaş sonrası yeniden yapılanma planı üzerinde çalışan Chartier, "Yalnızca yeniden inşa etmek için değil, yaşanabilirliği teşvik eden yeni bir bina yöntemi geliştirmek için bir fırsat var. İyi, sürdürülebilir bir mahalleyi neyin oluşturduğunu düşünmeli ve sonra bunu inşa etmeliyiz. Daha önce orada olanı yeniden yaratmak yerine, onu iyi yapmak zaman alıyor. Yapabileceğimiz en büyük iklim hatası, süper hızlı bir şekilde yeniden inşa etmek” dedi. 

Dünya Yeşil Bina Konseyi'nin Avrupa direktörü Stephen Richardson, Türkiye için en büyük savaşın, daha iyi inşa etmenin çok daha maliyetli ve zaman alıcı olduğu algısıyla mücadele etmek olacağını söylüyor. Ön sermaye maliyetleri biraz daha yüksek olsa da yatırım, enerji, soğutma ve ısıtma için daha az maliyetli olan binaların kullanım ömrü boyunca kendini amorti eder.

9 Şubat'ta Dünya Bankası, yardım ve kurtarma çabalarına yardımcı olmak için Türkiye'ye 1,78 milyar dolar yardım sözü verdi. Önümüzdeki aylarda, diğer kalkınma bankalarıyla birlikte, yeniden yapılanma için büyük olasılıkla ek fon ve kredi sağlayacak. Richardson, bu kurumların yeniden yapılanma finansmanını sürdürülebilirlik çabalarına bağlı hale getirmesi durumunda bunun çok büyük bir küresel etkisi olacağını söyledi. Rishardson, “Finansı, ister çevresel performans ister depreme dayanıklılık olsun, belirli performans seviyelerini göstermeye bağlarsanız, o zaman gerçekten güçlü bir itici güç kombinasyonuna sahip olursunuz” diye konuştu.  

Bu sadece ülkelerin ve şehirlerin felaketlerin enkazından çıkmasına yardımcı olmakla kalmayacak, aynı zamanda inşaat endüstrisini bir bütün olarak daha sürdürülebilir uygulamalara doğru itecek. Yeni teknolojiler zemin kazandıkça inşaattan ve yapılı çevreden kaynaklanan küresel emisyonları azaltacaktır. Kalter, "İhtiyacımız olan yenilik teknolojide değil. Oyunun kurallarını değiştiren şey bu” dedi.