23 Aralık 2024, Pazartesi Gazete Oksijen
Haber Giriş: 23.07.2021 04:30 | Son Güncelleme: 16.02.2022 15:16

Günde 4.9 milyon ekmek çöpe gitmesin

Gıda israfının yüzde 40’ı otel ve restoranlarda gerçekleşiyor. Menüleri ve porsiyonları düzenleyerek, atıkları değerlendirerek bu israfı önlemek mümkün. Metro Türkiye geçen yıl 500 ton gıdayı ihtiyaç sahiplerine ulaştırdı
Günde 4.9 milyon ekmek çöpe gitmesin

Gıda israfı demek toprak, su, enerji ve emeğin israfı demek. Gıda israfı aslında geleceğin çöpe atılması demek. Türkiye’de her gün 4.9 milyon ekmeğin çöpe atıldığını biliyor musunuz? Açlık, yoksulluk çeken binlerce insan varken başta ekmek olmak üzere maalesef gıdaları çöpe atıyoruz. Bayram tatilinde de mutlaka şahit olmuşsunuzdur. İhtiyaçtan çok daha fazla gıdanın hazırlanması, servis edilmesi, otellerde bir insanın bir öğünde yiyebileceğinden çok daha fazlasının sunulması gibi… Metro Türkiye otel, restoran ve diğer toplu tüketim yerlerinde gıda israfı ile mücadele kılavuzu yayınladı.  Kılavuzda Birleşmiş Milletler raporundan yapılan alıntıya göre, tüketici düzeyinde hazır olan gıdanın yüzde 17’si hiç dokunulmadan çöpe gidiyor. 2019 yılında yaklaşık 931 milyon ton gıda kayıp ve israf oldu. Gıda israfının yüzde 61’i evlerde gerçekleşirken, yüzde 26’sı gıda hizmetlerinde, yüzde 13’ü ise perakende aşamasında yaşanıyor. AB ülkelerinde her yıl yaklaşık 88 milyon ton gıdanın 143 milyar euroluk maliyetle israf edildiği tahmin ediliyor. AB’de üretilen gıdanın yüzde 20’si kaybolurken, dünyada en az 55 milyon insan yeterli gıdaya erişmek için mücadele ediyor. İnsanların yaşam boyu ortalama 70 bin kez yemek yediği, bunun da yaklaşık 25-30 ton yiyeceğe denk geldiği hesaplandığında da israf edilen gıdanın 30 milyondan fazla insana hayat boyu yetebileceği öngörülüyor.  Gıda israfının yüzde 40’ı otel ve restoranlarda gerçekleşiyor. Türkiye’de yeme içme sektörünün tedarikçilerinden Metro Türkiye önce bu konuda bir durum tespiti yapıp, ardından da seçilen 3 farklı işletmede israfın en çok tabaktan çöpe giden aşamada gerçekleştiğini saptadı. Tabaktan geri dönen miktarın “her şey dahil” otel konseptinde yüzde 54, butik otelde yüzde 65, restoranda ise yüzde 74 olduğu görüldü.  Bu işletmelerde yapılan 4 günlük israfı önleyici çalışmalar sonucunda alınan sonuçlara göre;  En çok israf deniz ürünlerinde, tatlılarda ve kırmızı et tüketiminde yapılıyor. Butik otellerde en çok kahvaltıda israf olurken, her şey dahil sistemde sabahtan akşama israf artıyor.  Örneğin butik otelde 1 yıl boyunca israfı önleyici tedbirler alınsa toplam 2.1 ton gıda israfı ile 34 petrol varile eş değer karbondioksit salınımı önlenmiş olabilecek.  “Her Şey Dahil” bir otelde ise israfı önleyici tedbirler alındığında yıllık 69 ton gıda israfı ve ayrıca 224 ton karbondioksit salınımının önleneceği saptandı.  Restoranda ise 1 yılda 7.3 ton gıda israfı ile 23 ton karbondioksit salınımının önlenebileceği öngörüldü.  Metro Türkiye seçtiği pilot işletmelerde bu kılavuzun gereklerini yaparak 2020’de yaklaşık 500 ton gıdanın, gıda bankaları aracılığıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasını sağladı. Ancak maalesef Türkiye’de restoran ve otellerin yalnızca yüzde 32’si fazla gıdalar için bağış programına sahip. Tüm restoranların ve otellerin bu konuda adım atmasıyla ihtiyaç sahiplerinin karnı doyabilir, kuraklığın etkileri azaltılabilir. Çok geç olmadan her gittiğiniz restoran ve otelde mutlaka sorun. Atık gıdalarını ne yapıyorlar, nasıl değerlendiriyorlar? Geleceğe sahip çıkmak için hepimize çok iş düşüyor.