İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu Tour of İstanbul Basın Toplantısı sonrası Vaniköy’deki kaçak inşaatın yıkımıyla ilgili soruları yanıtladı. İmamoğlu, “Çevre Şehircilik Bakanlığı bugün bir açıklama yaptı ve yıkıma başladıklarını duyurdu. Sahadaki son durum nedir? İBB ekipleriyle bakanlık ekipleri arasında bir çatışma mı var?” sorusu üzerine şunları söyledi:
“Sosyal medya bakanlığı, hüzünle izliyorum”
- Sosyal medya bakanlığı hüzünle izliyorum arkadaşlar hüzünle. Ve milletimiz adına kötü bir sınav veriyorlar vermeye devam ediyorlar. Bir kaç örnek vereceğim? Bu konuda çok fazla kendimi de yormak istemiyorum.
- Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz minvalinde burada bir şey, bir oyuncak bulduk üstünde ne yaparız diye devletin bütün kurallarını imha ederek, yok ederek hareket etme anlayışı tam da Bakanlığa ve bu talimatı veren Bakana yakışıyor.
- Bunlar vitrinde durmak ve hani bir bir kişinin gözündeki spor etkinliğinde söyleyeyim. Hani madalya kürsüsünde birinci mi olacağım, ikinci mi olacağım, üçüncü mü olacağım? O bir kişinin gözünde bir yere oturmaya çalışan arkadaşlar.
- Üzülüyorum bu tür seviyelere inmelerine. Çünkü devletin önemli bir kurumunda görev yapıyorlar. Acı olan ne biliyor musunuz? 94 -2018, 24 senedir izlemişler. 24 sene sonra bütün milletin ekranlarda izlediği, sonra da suç örgütü diye yargılanan bir kişi ismi Adnan Oktar hapse atılıyor. 24 sene sonra göstermelik bir yıkım yapıyorlar.
- Sonra burada bir işte malum süreç, bir yabancı kişi geliyor, bir mülkiyet alıyor, izin alıyor bu hususi süreçler işliyor. Ve Büyükşehir Belediyesi zaten tutanakları tutuyor. Garip olan zaten yıkım programı olan yere bugün İBB sokulmuyor ve orada Büyükşehir Belediyesi hiçbir haber vermeden işlem yapma gayretinde.
"Bu şehrin muhafızı olan insanlar belli"
- Peki aynı Bakan, aynı yönetim, tekrar ifade edeceğim, milletin gözünün içine bunu soka soka anlatacağım ki milletimiz bunu görsün. Bu arkadaşların gözüne bunu böyle hani sokarak anlatacağım. Çünkü boğazın kıyısında bizim kamulaştırmamıza da engel olacak bir biçimde boğazın kıyısında kaldırımda Üsküdar meydanın önünde bir alana günübirlik tesis alanı diye yapı yapılması için imar veren bir anlayış kendini ispat etmek için paralıyor.
- Daha kötüsü biz oraları yıkarken önümüze polisi dizen de bunlar. Bizim polisimizi, üç otobüs polisimizi orada önümüze dizen de bunlar. Şimdi bunlar kendilerini aklamaya çalışıyorlar. Ama kötü olan ne biliyor musunuz gene millete dönük bir aklama değil. Bir kişinin gözünde parlama aklaması bu. Bunlara tenekeden birer madalya yollayacak millet sandıkta, tenekeden. Ve inşallah boyunlarında gezdirirler.
- Bu şehrin muhafızı belli bu şehrin muhafızı olan insanlar belli. Biz Allah'ın izniyle o boğaza bakan askeri alanlarda yaptıkları kuleleri bilen birisi olarak, açtığımız davaları bilen birisi olarak, tek bir metrekareye tek bir imar rantı çıkartmayan birisi olarak, yüzlerce noktada imar çıkartan, parsel bazlı küçücük parsellere bile hala Şehircilik Bakanlığı'nda imar tasarlayan akla karşı mücadele etmeye muhafız olmaya devam edeceğiz.
- Bu muhafızlığımız büyük bir muhafızlığıdır. Bugün İstanbul muhafızlığıdır, yarın Türkiye muhafızlığıdır. Bu konuda çok başarılı ve iyi bir ekibe, iyi anlayışa sahibiz.
- Arkamızda da on milyonlarca vatandaşımız var. Ne yaparlarsa yapsınlar nafile. Devletin bir kurumunu temsil ettikleri için hallerini hüzünle izliyorum.