CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde partisinin grup toplantısında konuştu. Ülkenin zor ve acılı günlerden geçtiğini belirten Özel sözlerine şöyle devam etti:
- Ekonomik açıdan, hukuki açıdan, demokratik açıdan, diplomatik açıdan ve güvenlik politikaları açısından 86 milyon vatandaşımızın zorlandığı, üzüldüğü şekilde kötü yönetiliyoruz. Cuma günü akşam saatlerinde, daha 12 vatan evladımızı kaybetmemizin acısı yüreklerimizi yakarken bu sefer yine aynı rakımda, aynı üst bölgesinde bu kez 9 askerimizin, 9 vatan evladımızın, şehitlik haberini aldık.
- Bizler 'evlerimizde rahat uyuyalım' diye, 'şanlı bayrağımız dalgalansın' diye görev yaparken hayatlarını kaybettiler. Her şehit haberinden sonra aynı ezberi tekrarlayanlar yine aynı ezberi tekrar etmeye, bizi de peşlerine takılmaya, susmaya, sorumluluklarını hatırlatmamaya, onlardan hesap sormamaya davet ettiler.
- Eğer bir ülkede kötü giden bir şey varsa, ekonomi kötü gidiyor, fiyatlar artıyorsa eleştirirsiniz. Dış politika kötü yönetilir yalnızlaşırsanız; eleştirirsiniz. İçişleri’nde aksaklık vardır, eleştirirsiniz. Ama birileri bir kararı verir, ‘tartışmayın’ der. Sonra oradan sürekli şehit haberleri gelir; 'tartışmayın’, ‘evlatlarımızın kanları yerde kalmayacak’ derler ama evlatlarımızın kanı üzerine başka evlatlarımızın kanı akar ve ‘evlatlarımızın kanı yerde kalmayacak, siz konuşmayın.’
- Biz konuşacağız ki bundan sonra ‘evlatlarımızın kanı yerde kalmayacak’ değil, evlatlarımızın kanı akmayacak. Biz bunun için konuşuyoruz. Buna itiraz ediyoruz" diye konuştu.
'Sorumluluğu paylaşmadık'
Özel, aralık ayında 12 askerin şehit edilmesinin ardından konuyla ilgili yeterli bilgi alamadıkları için TBMM’deki ortak bildirgeye itiraz ettiklerini ve kendi bildirgelerini yayımladıklarını hatırlatarak şunları söyledi:
- Onlar kınıyorlardı, biz PKK’yı lanetledik. Onlardan çok daha net, çok daha sert, hem hesap soran, hem de yol gösteren bildirgemizi açıkladık; ‘yokmuş’ gibi yaptılar. Çünkü onlar için terörü kınamanın bir kıymeti yok, yanlarında durmanızın bir kıymeti var.
- Onlar için doğruları söylemenizin bir kıymeti yok, arkalarına dizilmenizin bir kıymeti var. Onlar için ‘şehitlerimiz gelmesin’ diye birlik, beraberlik içinde olmak için doğruları savunmanın kıymeti yok, onların iktidarını sarsmamanızın kıymeti var. Biz o gün itiraz ettik.
- Manşetlerden bildirgemizi görmediler. ‘PKK’ dediğimiz halde ‘PKK demedi’ dediler. Provokasyon yapıp, şehit cenazelerine kendi militanlarını götürüp, sözde bizi protesto ettirmeye kalktılar. Bir adım geri atmadık. Durduğumuz yerde durduk. Sorulara cevap alamadık; ama sorumluluğu da paylaşmadık.
Özel, cuma akşamı 9 eve daha şehit ateşinin düştüğünü ifade ederek, "Aynı bölge, aynı üs, aynı zafiyet, aynı hatalar ve yeni şehitler. Sonra yine çıkmışlar dediler ki ‘bir kez daha kınama yayımlayalım'; aynı talep. Doğrudan dedik; ‘biz artık orada yokuz, tavrımız değişmez’ diye. Bakın şimdi ne oluyor. Bugün iki bakan, o gelmedikleri Meclis’e bugün geliyorlar. Vermedikleri beyanatı, bilgiyi veriyorlar. Meclis’in karşısına çıkıyorlar ve bekliyoruz ki sorularımızı yanıtlayacaklar" dedi.
'CHP'nin bildirgesini sunuyoruz'
Özel, Meclis Başkanı'nın bugün yine bildirge kaleme aldığına işaret ederek, "Yine bütün partilere yollamış. İmzalayanlar var. CHP imzalamadı. Bu kez Saadet Partisi imzalamadı. Bu kez Gelecek Partisi imzalamadı. Bu kez DEVA imzalamadı. Bu kez Demokrat Parti imzalamadı. CHP kendi bildirgesini MYK’da imzalamıştı. Grup başkanvekillerimle birlikte imzaladık. Bugün Meclis Başkanlığı’na CHP’nin bildirgesini de sunuyoruz. Saadet, Gelecek, Deva, Demokrat Parti kendi bildirgelerini sunuyorlar. Üyelerinin iyi niyetine, vatanseverliğine, cumhuriyetçiliğine, Atatürkçülüğüne sahada hepimizin şahit olduğu, geçmişte birlikte ittifak içerisinde olduğumuz ve AK Parti’nin, MHP’nin yanlış politikalarına onurla itiraz eden İYİ Parti’nin de Adalet ve Kalkınma Partisi’nden ayrışarak kendi bildirgesini imzalamasını ümit ediyoruz, aksi durum hepimizi çok üzüyor" dedi.
'Devlet insanı olamamışsınız demektir'
Eleştirilerin olacağını ifade eden Özel, "Çünkü birilerinin rahatı bozuluyor. Sen baba evinde, CHP'de dur gör bak zaman seni nasıl haklı çıkaracak. Tayyip Bey'in peşine takılmayacağız, sonunda haklı çıkıp biz başaracağız. Anaların göz yaşının, alın terinin rengi olmaz. Sizin için başaracağız. AKP sadece hayat pahalılığı yaratmadı, sadece toplumsal barışı zafiyete uğratmadı. Sadece Türkiye'yi yalnızlaştırıp kötülük yapmadı, onlar devletin genleriyle oynadılar. Hassas gelişmeler olduğunda yürütmenin başı, bakanları, üst düzey görevliler gider başta ana muhalefeti bilgilendirirler, ayrıca Genel Kurul'a bilgi verirlerdi. Siz gelenekleri terk ederseniz, CHP'nin taleplerini ötekileştirirseniz, siz eğer yeniden şehitlerimizin geldiği gecede bazı liderleri arayıp bazı liderleri aramazsanız siz her şey olabilirsiniz; ama devlet insanı olamamışsınız demektir. Bazı telefonların gelmesi gelmemesinden daha kötüdür. Gelmeyen telefonla gurur duyuyorum. Erdoğan'ın gelecek tahayyülünde yer almamak CHP için onurdur. Bugün bakanlar gelecek, doğrusunu yapıyorlar. Orada olacağım. Ama açık kaynaklardan edinilenleri dinlemeye gitmiyoruz, bunu bilsinler. Eldeki bilgilerin tekrarı Meclis'e saygısızlık demektir" ifadelerini kullandı.