Terör örgütü PKK üyeleri Süleymaniye'de silah bırakmaya başladı. Sembolik törende 30 kadar PKK’lının silahlarını imha etti.
Bölgeden gelen görüntülerde çok sayıda aracın Kandil Dağı üzerinden daha önceden belirlenen noktaya geldiği kayıtlara geçti. Ayrıca DEM heyeti de silahların bırakılacağı alanda bulunuyor. Heyette Ahmet Türk, Tuncer Bakırhan, Sırrı Sakık, Ömer Faruk Gergerlioğlu, Sezai Temelli, Cengiz Çandar, Tülay Hatimoğlulları ve birçok DEM'li ismin olduğu belirtiliyor.

Silahlar kazanlarda yakılacak
Bölgedeki gelişmeleri aktaran CNN TÜRK Muhabiri Ümit Uzun "Simgesel olarak bu sürece güven tesis etmek için silahların bazılarının temsili olarak yakılacağı söyleniyor. Bu noktada duyum aldık." ifadelerini kullandı.
Kaynaklar silah bırakma görüntülerinin gazeteciler tarafından kısa sürede yayınlanacağını bildiriyor.
Terör örgütü PKK'nın silah bıraktığı alan ise şöyle:


''Silahlarımızı özgür irademizle imha ediyoruz''
Kendilerini ''Barış ve Demokratik Toplum Grubu'' olarak adlandıran bir grup terör örgütü üyesi silah bırakmaya ilişkin açıklama yaptı. Açıklama, terör örgütüne yakın medya organlarında yayınlandı. Açıklamada, öne çıkan başlıklar şöyle:
"Barış ve Demokratik Toplum sürecinin pratik başarısı için bir iyi niyet ve kararlılık adımı olarak ve bundan sonra özgürlük, demokrasi ve sosyalizm mücadelemizi, demokratik siyaset ve hukuk yöntemiyle yürütmek amacıyla ve demokratik entegrasyon yasalarının çıkarılması temelinde sizlerin huzurunda silahlarımızı özgür irademizle imha ediyoruz.

Attığımız bu adımın başta kadınlar ve gençler olmak üzere tüm halkımıza, Türkiye ve Orta Doğu halklarına ve tüm insanlığa hayırlı olmasını, barış ve özgürlük getirmesini diliyoruz.
Önder Abdullah Öcalan’ın 'Silahın değil, siyasetin ve toplumsal barışın gücüne inanıyorum ve sizi de bu ilkeyi hayata geçirmeye çağırıyorum' ifadesine yürekten katılıyor ve bu tarihi ilkenin gereğini yerine getiriyor olmaktan büyük gurur ve onur duyuyoruz.
Biliyoruz şimdiye kadar hiçbir şey kolay, bedelsiz ve mücadelesiz olmadı; tersine her şey her gün ağır bedeller ödeyerek ve dişle-tırnakla mücadele ederek kazanıldı. Elbette bundan sonrası da zorlu bir mücadele ile olacak. Bu gerçeği çok iyi biliyoruz, bu temelde yeni başarılar ve demokratik kazanımlar elde etmek üzere, Önder Abdullah Öcalan’ın fikir ve paradigmasına yürekten inanıyor, kendimize ve yoldaşlar topluluğu olarak kolektif gücümüze güveniyoruz.

Bunlar temelinde halkımızın yaşadığı acının sorumlusu olan tüm bölgesel ve küresel güçleri, halkımızın son derece meşru ve demokratik ulusal haklarına saygı göstermeye, barış ve demokratik çözüm sürecine destek vermeye davet ediyoruz"

