Kamuoyunda yüksek karlı gizli fon adıyla bilinen, 2'si tutuklu 7 sanığın yargılandığı ve mağdurlar arasında Fatih Terim, Arda Turan, Emre Belözoğlu, Selçuk İnan ve Fernando Muslera’nın bulunduğu davanın 5. duruşması 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Sabah 11.00 suları başlayan duruşma saat 22.00’de bitti. Mahkeme Fatih Terim’in davaya müdahil olarak katılmasına karar verirken Terim’in mahkemede dinlenmesi talebi reddedildi, duruşma 15 Kasım’a ertelendi.
Mahkeme ayrıca Seçil Erzan’ın Denizbank Levent Şubesi’ndeki odasında eşyalar toplanırken delillerin karartıldığı iddiasıyla sorumlular hakkında TCK’nın 281 – (1) maddesi gereği Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.
Banka arkamda durmadı
Yaklaşık 11 saat süren duruşmada Seçil Erzan, Fatih Terim’in savcılıkta verdiği ifadeye karşılık savunmasını verirken mağduriyetten Denizbank’ın sorumlu olduğunu iddia etti. Erzan savunmasında şu ifadeleri kullandı: “Ben dolandırıcı değilim. Bulunduğum konum, tehdit sonucu; bu iş bir görev gibi sırtıma yapıştı. 1.5 senede malını mülkünü, iyiliğe olan inancını kaybetmiş bir insanım. Çoğu insanın maddi durumunu düzelttim. Cebime kimseden bir kuruş para almadım. Bu çarkın içinden herkesi memnun ederek nasıl çıkarım diye düşünmekten başka bir şey yapmadım. 23 senelik çalışma hayatımda işim hep en ön sıradaydı. Binbir emek ve gayretle çalıştığım Denizbank büyürken ben sıkıştığımda benim arkamda durmadı. Tefeciler valizlerle girip bankada cirit atarken, odamda darp edilirken banka üç maymunu oynadı. Bu kişilerin yaşadığı mağduriyetten dolayı çok üzgünüm. Bu kişilerin mağduriyetinden banka sorumludur. Bunun sebebi de benden daha fazla para isteyenlerdir. Seçil bize para ver diyerek gündüz gece beni avuçlarının içine almışlardır. Kimlerin mağdur olduğu, kimlerin menfaat elde ettiği ortadadır. Bense bu isteklerini karşılayabilmek için her şeyimi satıp savıp annemi gece yarısı evden attırdım. 1.5 sene avcumdan kayıp gitti ve tutamıyorum. Annemin en çok ihtiyacı olan günleri dört duvar arasında ağlamakla ve sabretmekle geçirdim.”
Avukat benimle hiç ilgilenmedi
Daha sonra mağdur avukatı Rezan Epözdemir, Erzan'ın 2 Mayıs tarihli ifadesinde bahsettiği, Hakan Ateş (Denizbank Genel Müdürü) ve Ali Murat Dizdar'ın (Denizbank Hukuk Başmüşaviri) "Kızım biz herkesin parasını vereceğiz zaten. Zimmet olsa içeriden çıkamazsın, Sen bizi korursan biz de seni koruruz" şeklindeki ifadesini sordu.
- Seçil Erzan: Avukatın bana söylediğinden ben aynı taraftayız, bu mağduriyeti banka giderecek gibi düşündüm. Avukat tutulunca da ben sevindim, ellerini taşın altına koyacaklar diye düşündüm. Ama pazartesi günü savcılık ifadesinde avukat benimle hiç ilgilenmedi.
- Epözdemir: Bankanın bu işten kurtulmaya çalıştığına dair bir algı oluştuğunu mu söylemeye çalışıyorsunuz?
- Erzan: Evet, öyle oldu çünkü bankanın hiçbir sorumluluğu yoktur dedi avukat, savcılık ifademde. Benim yanımda arkaya çekip savcılarla konuşuyorlardı. Bana tuttukları avukat Kazım Erkut Güzel'di. Bu avukatın da Denizbank avukatlarından Murat Özcan'ın ekibinden olduğu söylendi yani bir yakını, arkadaşlarıydı. Ben de vekalet vermedim zaten bu yüzden.
Portalda belgenin boş hali var
Davada en fazla tartışılan konulardan birisi de Erzan tarafından mağdurlara verildiği iddia edilen ‘para alındı’ belgeleri. Denizbank dava sürecinde bu işlemlerin sistemlerinde görünmediğini savundu. Erzan da bazı belgeleri kabul ederken bazılarını da reddetti. Duruşmada bu konu da gündeme getirildi ve Denizbank Levent Şube’nin o dönemki müdür yardımcısı Asiye Öztürk’ün avukatı ile Erzan arasında şu diyalog geçti:
- Asiye Öztürk'ün avukatı, Volkan Bahçekapılı'ya verilen belgeyi göstererek: "Bu belgeyi nasıl oluşturdunuz? Portalda bu belge kayıtlı mı?"
- Erzan: Evet, kayıtlı.
- Avukat: Bu belge Denizbank diğer şubelerdeki portalda da mevcut mudur?
- Erzan: Evet.
- Avukat: Geçen celse operasyon sorumlusu Ayşe Erbuyurucu geldi. "Bu belgeyi biz hazırlanıyoruz, fon yönetiminden geliyor" dedi. Sonra Cenk İzgi (Denizbank Teftiş Kurulu Bölüm Müdürü) geldi dedi ki, "Bankada hesabı olacak, bu işlemi yapabileceği parası olacak, sonra da ses kaydı talimatı olacak. Belgeyi sistem üretiyor." Oğuz Atilla (Denizbank Yatırım Danışmanı) ise bu belgenin şube sisteminde olamayacağını söyledi. Siz ise portalda olduğunu söylüyorsunuz. Onlar sizin bu belgeleri yazma yetkiniz yokmuş gibi anlattılar.
- Erzan: Yanlış söyleniyor, normali elle yazılması değil ama portalda bu belgelerin boş halleri vardır. İstisnai durumlarda bu alınıp doldurulabiliyor. Sadece ben değil Türkiye'deki tüm şubelerde sistem donarsa veya başka bir şey olursa diye boş hali portalda bulunur.