İngiliz The Guardian gazetesinin eleştiri ve analizlerin yer aldığı The Observer köşesinde, hafta içinde katıldığı bir canlı yayında rahatsızlanan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, dün katıldığı ilk etkinlikte güçsüz göründüğünü yazdı. 14 Mayıs'ta yapılacak seçimler için çalışmalarını sürdüren 69 yaşındaki Erdoğan sert, yıkılmaz imajını özenle geliştirdi. Liderin sağlık durumuna ilişkin açıklama yapan bakanlar, hastalığının ciddi olmadığını söylüyor. Erdoğan, iptal ettiği programlarının ardından cumartesi günü yeniden etkinliklere katılmaya başladı.
"Siyasi zemin değişebilir"
The Guardian'a göre rahatsızlık ciddi olsun ya da olmasın gerçekleşen bu olay iç, güvenlik ve dış politikayı kişisel olarak dikte eden bir figürün hesaplaşma ve değişim zamanının geldiğine dair yayılan bir duyguya katkıda bulundu. Erdoğan'ın, alışılmadık bir şekilde, anketlerde cumhurbaşkanı rakibi Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun biraz gerisinde kalması, siyasi zeminin değişebileceğinin bir işareti. Analistler, Erdoğan'ın Adalet ve Kalkınma Partisi ile aşırı milliyetçi müttefiklerinin, İstanbul ve Ankara'da daha önceki önemli yerel seçim yenilgilerinin ardından parlamentonun kontrolünü de kaybedebileceğini öne sürüyor.
"Deprem ve kriz seçmeni etkileyebilir"
Cuma günü, Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceğini açıklamasıyla seçimlerde belirleyici olabilecek başka bir değişim yaşandı. Seçimin kilit konuları arasında ekonomi de yer alıyor. Yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı krizi nedeniyle yaygın olarak Erdoğan hükümeti sorumlu tutuluyor. Herkesi etkileyen bu tür sorunlar, iktidar partisinin geleneksel olarak dayandığı kırsal tabanı zayıflatabilir. Şubat ayında meydana gelen ve 50 binden fazla insanın ölümüne neden olan depremlere hükümetin yetersiz kaldığı algısı ve devletin göz yumduğu yolsuz inşaat uygulamalarına duyulan öfke de birçok seçmeni etkileyebilir.
"Değişim zamanı geldi"
Ancak bu seçimler aynı zamanda Erdoğan'ın 20 yıllık iktidarında yaptığı değişikliklerle de ilgili. Erdoğan'ın İslami inançlarından kaynaklanan, kadının temel rolünün çocuk yetiştirmek ve ev kadınlığı olması gerektiği yönündeki ısrarı, daha önce başörtüsü yasağını kaldırmasını memnuniyetle karşılayan ancak didaktik davranışlarına kızan daha yaşlı, daha muhafazakar kadınların yanı sıra genç seçmenleri de yabancılaştırma tehdidi oluşturuyor. Erdoğan, Suriye ve Irak'a müdahaleleri, otoriter bir lider olan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le ilişkileri ve son olarak İsveç'in NATO'ya katılma teklifini fiilen veto etmesi nedeniyle uluslararası arenada Türkiye'nin dost ve müttefiklerini sık sık kızdırdı. Yabancı hükümetlerin oy hakkı yok. Ama Türkiye halkının var. Değişim zamanı geldi.
