28 Nisan 2024, Pazar Gazete Oksijen
Haber Giriş: 20.02.2023 22:00 | Son Güncelleme: 21.02.2023 00:30

Uzmanlardan 20 Şubat depremleri için farklı açıklamalar

Hatay'da 20.04'te 6,4, 20.07'de ise 5,8 büyüklüğünde iki deprem meydana geldi. Uzmanlar 6 Şubat sonrası meydana gelen depremlerin bilimsel açıklamasını yaptı. İşte 20 Şubat depremleri hakkında yapılan ilk açıklamalar
Uzmanlardan 20 Şubat depremleri için farklı açıklamalar

Kahramanmaraş'ta 6 Şubat'ta meydana gelen depremler sonrasında Hatay'da akşam saatlerinde peş peşe depremler meydana geldi. AFAD, 6.4 büyüklüğündeki depremin merkez üssünü Defne, 5.8 büyüklüğündeki depremin merkez üssünü Samandağ olarak açıkladı. Depremler bölgede paniğe yol açarken uzman isimler 20 Şubat depremlerini değerlendirdi.

"Bu tetiklenen bir deprem, artçı değil"

Prof. Dr. Okan Tüysüz "Bu tetiklenen bir deprem, artçı değil. Amanos segmenti dediğimiz Kahramanmaraş/Türkoğlu'ndan başlayan fay, Antakya'nın içerisine kadar kırılmıştı. Şimdi Antakya'nın içerisinden Akdeniz'e bir deprem beklentisi var. Bunun üzerinde gelişen depremin de 6.4 büyüklüğünde verildiğini görüyoruz. Özellikle bölgedeki hasar görmüş yapıların hasar seviyesinin artmış olma ihtimali yüksek" dedi.

"Bu büyüklükte bir deprem daha beklenebilir"

Prof. Dr. Tüysüz "Göksun'un Savrun fayı yine deprem oluşturabilecek bir bölge. Orada birkaç bin yılda bir deprem oluyor ama dengeler değişti. 6 Şubat'ta olan depremin kuzey ucu olan Bingöl/Palu çevresinde dikkatli olmak gerekiyor. Bunun bir yüzey kırığı yaratıp, yaratmadığına bakmamız lazım. 6.4, yüzeye çıkan ve yüzeyde kırık yaratan bir faydır. Antakya Samandağ arasında bu büyüklükte bir deprem daha beklenebilir. Orada bulunan fayın boyu, denizin içerisine doğru oldukça devamlıdır. Benzeri depremleri birkaç defa daha görme ihtimalimiz var" diye konuştu.

"Hatay hala ana depremini yaşamamış olabilir"

Jeoloji yüksek mühendisi Prof. Dr Süleyman Pampal ise korkutan bir olasılıktan bahsetti ve şunları söyledi: Tehlikenin varlığını sürekli vurguladık. Aslında Hatay hala maalesef ana depremini yaşamamış olabilir. Bu Kahramanmaraş depremi Pazarcık üst deprem, Hatay’a doğru yaklaştı. Kırıkhan civarına kadardı ama daha aşağıda kırılacak çok yer var yarısına yakın kısmı duruyor. Yani aşağıda ve kuzeyde de Malatya fayı, Ovacık fayı ve Bingöl civarında Karlıova arasında başka faylar var dedik.

"Beklediğimiz bir depremdi"

Prof. Dr. Naci Görür ise "Hatırlarsanız; depremlerden sonra ben ve Celal Şengör, 'Hatay ve Adana havzasına dikkat etmek lazım, oralarda kırılmamış kimi faylar yüklenmiş olabilir' diye uyardık. Halk korku içinde, anlayabiliyorum. Hatay'da evlere çok girmemişlerdi, biz söyledik diye. Oralarda stres transferi söz konusu olabilir. Bizim beklediğimiz bir depremdi. Maraş depremlerinin bir anlamda Hatay'a stres transfer etmesi sonucu gelişmiş olan bir depremdi. Ölüdeniz fayı da bizim sınırlarımız içerisinde büyük ölçüde kırıldı ve enerjisini boşalttı" dedi. 

"Adana havzası için endişe ediyoruz"

Prof. Görür "Bizim endişe ettiğimiz alan olarak Adana havzası kaldı. Kıbrıs'tan da endişe ediyoruz, Maraş depremi sonucu. Kıbrıslılarla da konuştuk ve uyardık. Öngörü olarak söyledik. Bu deprem sözün özü, bizim ve birçok yer bilimcinin söylediği Maraş depremlerinin sonucu olan kırılmamış bir faydır" ifadeleri kullandı.

"Daha büyük deprem olacağını sanmıyorum"

"Ben artık Hatay'da daha büyük bir deprem olacağını sanmıyorum. Bu zaten 6.4, çok küçük sayılmaz" diyen Görür "Adana bölgesinde bir stres transferi olabileceğini düşünüyoruz. Bir de Kıbrıs'ta, özellikle kuzeyi ve güney kısmında stres transferi olabilir. Levha, Kıbrıs'ın altına dalıyor. Kıbrıs yayı dediğimiz bir yay var. Maraş depremleri, peş peşe olan büyük depremler. Bu depremler; kimi araştırmacılara göre 4, kimisine göre 7 metre olarak Anadolu'nun Güney'e kaydığı söyleniyor. Kıbrıs'ta bir deprem olursa yakın zamanda yer bilimciler olarak bizim için sürpriz olmaz.

"Bu boyutta en az 4 ay sürecek"

Prof. Dr. Ahmet Ercan da depremlerin ardından Twitter'da yaptığı açıklamada depremlerin süreceği konusunda uyarıda bulundu ve şunları söyledi: Sanki büyük artçı depremler Arama-Kurtarma Çalışmaları bitsin diye bekler gibi biraz önce Samandağı 7 km derinde M6,4 oldu. Yıkılmayan yapıları da yıktı. Artçı depremler bu boyutta en az 4 ay sürecek. Yaralı evlere girmeyin.

"Tüm yapılar güvenlik için yıkılmalı"

Ercan, depremlerle ilgili sözlerini şöyle sürdürdü: Samandağ M6,4’lük depremin süresi 16 saniyedir. Çıkardığı gerginlik(enerji) M7,9’luk depremin 176’da biridir. Kabaca 7 ton TNT bombası gücündedir. Kırık boyu 30-40 km’dır. Kırık Hatay’dan Suriye’ye uzanmıştır. Toplam kırık boyu 440 km’ye ulaştı. M6,4’lük depremde ağır hasarlılar göçtü, orta hasarlılar ağır hasarlı, az hasarlılar orta hasarlı, hasarsızlar az, orta hasarlı duruma dönüştü. Az hasarlı yapılar içinde olmak üzere tüm yapılar güvenlik için yıkılmalıdır. Yoksa kıyım olur. Dikkatimizi Hatay’a çevrilmişken, DAK’ın kuzeyinde Elazığ-Palu ile Bingöl’de M5’e varan depremler, Pala-Bingöl arasının gerilmekte olduğunu gösteriyor.

"Her iki deprem de Ölü Deniz kırığı üzerinde oluştu"

Prof. Dr. Ahmet Ercan  "Hatay’daki M6,4 ile M5,8’lık depremlerin her ikisi de Ölü Deniz kırığı üzerinde oluştu. Doğu Anadolu ile Ölü Deniz kırıkları kudurdu. Herkes konteyner evler ile arabalarında, çadırlarda yatsın. Bu tür artçı depremler ne yazık ki olmayı sürdürecek" dedi

İlk depremden sonra oluşan gerilim birikmesiyle fay kırıldı

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Kahramanmaraş'ta 6 Şubat'ta meydana gelen ilk depremden sonra oluşan gerilim birikmesiyle Antakya fayının kırıldığını söyledi. Sözbilir,  ilk bilgilerin Hatay'daki depremlerin sismik kaynağının Antakya fayı olduğunu gösterdiğini söyledi.

 Antakya fayında geçen hafta gözlem yaptığını ifade eden Sözbilir, "İlk büyük depremden sonra kırılan fayın güney ve kuzey ucunda gerilim birikimi olmuştu. Antakya fayı bu strese dayanamadı ve kırıldı. Büyük deprem Antakya fayını tetikledi. Geçen hafta bu fay üzerinde yaptığımız gözlemlerde fayın kırılmaya karşı zorlandığını gösteren çatlaklar gözlemiştik." diye konuştu. Prof. Dr. Sözbilir, halkın hasarlı binalara girmemesi, gerekmedikçe trafiğe çıkılmaması ve telefonların kullanılmaması gerektiğini vurguladı.