Pedofili milyarder Jeffrey Epstein Temmuz 2019'da Paris'ten New York'a uçmadan bir gece önce küçük kardeşi Mark'ı aradı. İkili, anneleri 15 yıl önce öldüğünden beri sadece ara sıra görüşüyordu ve bu son konuşmalarıydı. Sadece bir ay sonra Epstein Manhattan'daki bir hapishane hücresinde ölü bulundu. O sırada bir intihar girişiminin ardından psikolojik gözlem altında olmasına rağmen kendini öldürdüğü söylendi.
Epstein'ın kurbanları için adalet arayışı üzücü bir şekilde sona erdi ancak bu hikayeyi çevreleyen gizem, drama, entrika ve dünyanın dört bir yanında onunla yemek yiyen ve parti yapan güçlü figürlerin sonu olmaktan çok uzaktı. Bu dram, sırdaşı Ghislaine Maxwell'in yargılanması ve mahkum edilmesiyle ve hatta bu ay dava hakkında bir zamanlar mühürlü olan binlerce mahkeme belgesinin yayınlanmasıyla devam edecekti. Ancak gizem hala devam ediyor. En azından Mark Epstein için kardeşinin ölüm şekli bir gizem.
"Tam bir soruşturma yapılmalı"
Mark Epstein, Adalet Bakanlığı'nın hapishane yetkililerini ihmal, görevi kötüye kullanma gibi hatalardan suçlu bulan raporunu kabul etmedi, ancak ölümünün intihar dışında bir şey olduğuna dair hiçbir kanıt bulamadığını söyledi. Mark, "Ölümüyle ilgili tam bir soruşturma yapılmasını istiyorum. Otopsi, cesedin fotoğrafları, yanlışlıklarla dolu saçma sapan Adalet Bakanlığı raporu da dahil olmak üzere tüm kanıtlara bakarsanız, bunun bir intihar olduğu sonucuna asla varamazsınız" dedi.
Epstein'ın şu anda Florida'da bir hapishanede 20 yıl hapis yatan Maxwell ile birlikte yarattığı seks ticareti ağı nedeniyle çoğu reşit olmayan kurbanlarına Epstein'ın 580 milyon dolarlık mirasından yaklaşık 150 milyon dolar ödendi. Ancak 2017 yılında Virginia Giuffre tarafından Maxwell'e karşı açılan hakaret davasının uzun süredir gizli tutulan belgelerinin yayınlanması, Bill Clinton ve Prens Andrew'un ve kayıtlarda adı geçen bir dizi başka kişinin itibarını daha da zedeledi. Belgeler ayrıca Epstein'ın hayatına olan ilgiyi ve ölüm koşullarının örtbas edildiğine dair teorileri daha da arttırdı.
Başka bir mahkum mu öldürdü?
Epstein intihar gözetiminde değildi ve hücresinde yalnızdı. O gün Epstein'ı korumaktan sorumlu iki infaz koruma memuru daha sonra cezaevi kayıtlarında tahrifat yapmakla suçlandı. Maxwell'in 2021 yılında mahkum edilmesinden kısa bir süre sonra suçlamalar düşürüldü. Mark Epstein, kattaki başka bir mahkumun kardeşinin hücresine girip onu öldürmüş olabileceğini düşündüğünü ve kendisine o gece tüm hücre kapılarının kilitli olmadığının söylendiğini belirtiyor. Ancak Adalet Bakanlığı raporuna göre Epstein'ın hücre kapısını görmüş olabilecek hücre arkadaşları içeri giren kimseyi görmediklerini söylediler. Epstein'ın hücre kapısını gösteren bir kamera o gece kayıt yapmıyordu.
Epstein'ın ölümünden günler sonra, dönemin ABD başsavcısı Bill Barr, tesisteki son derece endişe verici ve kapsamlı bir soruşturma gerektiren ciddi usulsüzlükleri eleştirdi ve yaşananların temeline inme sözü verdi. Barr, Kasım 2019'da Associated Press'e verdiği demeçte, "İnsanların hemen en kötü senaryoyu düşünmelerini anlayabiliyorum çünkü bu mükemmel bir çuvallama fırtınasıydı" ifadelerini kullandı.
Mirasçısı değil
Ancak Mark Epstein tatmin olmuş değil ve hala komplo teorisine inanıyor. Mark kafasındaki asıl sorunun abisini kimin öldürttüğü olduğunu söyledi. Eski bir sanatçı olan Mark Epstein, kardeşinin ölümünden sonra FBI tarafından soruşturulduğunu söylüyor. Servetinin kaynağı Wall Street Journal tarafından gizemli olarak tanımlandı ancak The Guardian'a verdiği demeçte kardeşinin mirasının mütevellisi ya da vasiyetinin lehtarı olmadığını aktardı.
Mark Epstein, kardeşinin ölümüyle ilgili yeni bir soruşturma başlatılmasını talep etmek dışında ki bu talebine henüz bir yanıt alamadığını söylüyor, skandalın merkezinde yer alan bir adamın kardeşi olmanın kendisini rahatsız etmediğini belirtti. Mark "Ölüm tehditleri, FBI ve NYPD ile uğraşmak zorunda kalmak ve erken saatlerde güvenliğe ihtiyaç duymak dışında hayatım normal. Beni araştırdılar ama temiz olduğumu ve üzerimde hiçbir pislik olmadığını fark ettiler" diye konuştu.
