Ateist bir anne babanın çocuğuyum. Benim ve kız arkadaşımın da dini inancı yok ama kız arkadaşımın ailesi muhafazakâr. Ailem buna çok karşı çıkıyor ve kız arkadaşıma kaba davranıyor. Bir öneriniz var mı? Alaz
İçinde bulunduğunuz duruma çok üzüldüm sevgili Alaz. Bir anlığına aklıma bu çağ ve zamanda hâlâ bunların ilişkileri etkilememesi lâzım, demek gelmekle beraber bunun yapılabilecek en kolay yorum olduğunu unutmamaya çalışıyorum. Bu mesele o kadar kolay değil. Yani sevgi her şeyin üstesinden gelir, aşk bütün farklılıkları yener demek istemeyi çok isterdim ama diyemiyorum. Bununla beraber tersini de söylemiyorum. Yani imkânsız, bu ilişki yürümez de değil. Sanırım en iyisi gerçekleri bir bir önünüze koyarak, bunları bilerek, kabullenerek, ayakları yere basan bir şekilde konuya yaklaşmak. İşin doğrusu bunun iyi bir yolu çift terapisine başvurmak olabilir. Belki ikinizin de içinde korkuları var ama bunları sadece aile üzerinden düşünüp kendi hislerinize, kaygılarınıza odaklanamıyorsunuz. Oysa en derindeki her duyguyu bilmeniz ve konuşabilmeniz muhtemelen ilişkinin geleceği için çok önemli.
Çift terapisine ek olarak aklıma önerebileceğim bazı kitaplar da gelmiyor değil. Bunlardan biri Dr. Ali İsra Güngör’ün editörlüğünü yaptığı Dinler Arası İlişkiler El Kitabı. Yine aynı konu, yani siz inanç konusunda ayrışmıyorsunuz, ama din içinde yaşadığımız kültürün bir parçası olduğuna göre aslında bazı noktalarda ister istemez ayrışıyorsunuz. Sayın Güngör, ilahiyat fakültesinden mezun olduktan sonra Ankara Yükseliş Koleji’nde din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği yapmış. Alanıyla ilgili araştırmalar yapmak için 1994’te, üç ay süre ile İtalya’da (Roma) bulunmuş. Yüksek lisansını II. Vatikan Konsili ve Diyalog adlı tezi ile (1995) ve doktorasını Cizvitler ve Katolik Kilisesindeki Yeri başlıklı tezi ile (2001) Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde yapmış. 1998’de alanıyla ilgili araştırmalar yapmak için altı ay süre ile İngiltere’de (Londra), 2003’te alanıyla ilgili bir çalışma projesi çerçevesinde araştırmalar yapmak üzere dört ay süre ile Almanya’da (Frankfurt) bulunmuş. İşin bileninden okumak çok faydalı olabilir.
Osmanlı’da Müslüman bir paşa kızı olan Selva ile aşık olup evlendiği Musevi Rafael’in hikâyesini anlatan Ayşe Kulin’den Nefes Nefese ise hem tarih, hem ilişkilerin neler üzerine kurulu olduğunu, nelere dayanabileceğini, toplumun mu yoksa sevdanın mı galip geleceğini anlamaya yarayabilecek bir başka kitap. Gerçekten de nefes nefese okunan bir roman. Düşünün ki Türkiye’deki Müslüman Yahudi aşkının yaratacağı sıkıntılardan kaçmak için Avrupa’ya kaçan bir çiftin bu sefer de Hitler’in gazabından kurtulmaya çalışması ve kaçışları. En başında dediğim gibi mesele “Biz sevdik, oldu” denecek kadar kolay değil. Burası, yani dünya tuhaf bir yer.
Gelelim bir başka romana. Sabahattin Ali’den İçimizdeki Şeytan. Burada konu inançlar değil. Ama farklı kültürlerden olan bir erkek ve kadının birbirlerine duydukları aşkı yine de korumaya çalışmaları. Bu romanı da okuduğunuz zaman anlayacaksınız, toplumlar değişiyor gibi görünse de bu çok yavaş bir ilerleme oluyor. Bugüne ayna tutması ve sizin kendinizi orada nerede tutabileceğinizi anlamanız bakımından çok güzel bir eser olduğunu düşünüyorum.
Umarım mutlu olursunuz sevgili Alaz. Karşılaşma ihtimaliniz olan şeyleri bilmek şüphesiz ki sizi güçlü kılacaktır. Sonrası da zaten aşk.
Reçete:
Dinler Arası İlişkiler El Kitabı / Editör: Ali İsra Güngör / Grafiker Yayınları / Araştırma / 482 Sayfa
