Adıyaman ve Kahramanmaraş’a gitme kararımı birkaç yakınıma söylediğimde pek çok uyarıyla karşılaştım. İyi ki onları dinlememişim. 6 Şubat’tan bu yana yaptığım en iyi şey deprem bölgesine gitmek oldu.
Benim gideceğim günlerde pek çok yere uçaklar dolu olduğu için Kayseri’ye uçtum ve oradan arabayla Kahramanmaraş’a geçtim. Şehre girdiğimde saat tam olarak 19.00’du ve hiçbir apartmanda ışık yoktu. Ana caddeden yol alırken sağda ışıkları yanan bir restoran görünce arabayı park edip içeri girdim. Menü gayet sınırlı ama son derece doyurucuydu. Ancak her yer kapalıyken buranın açık olması beni şaşırtmıştı. Meğer depremin olduğu akşam gök delinircesine yağmur da yağdığı için kaçabilenlerin bir kısmı buraya sığınmış. Mekanın sahibi Fatma Hanım kapıları herkese açmış ve sabah olduğunda da elde ne varsa çıkartıp herkese ikram etmiş. Derken derken her gün yemek çıkarmaya başlamış.
03.03.2023 04:30
“Tabii güleceğiz, başka türlü hayata devam edemeyiz”
Günler geçtikte deprem bölgesindeki ihtiyaçlar da hayatın akışına göre değişiyor. Kahramanmaraş’ta barınma ve iş en önemli ihtiyaçlar. Sonra hayata tutunmak geliyor. 65 yaşındaki Elif Hanım “Bundan sonra hayatta tek göz bir oda isterim, başka bir şey istemem” diyor
Fiziğimle değil fikirlerimle gündem olmak istiyorum
31 Mart 2023
Türk annelerin ‘Paşam’ sendromu
24 Mart 2023
Biz polisiye romandaki suçlularız
17 Mart 2023
Acı çekiyorum! Ne okuyayım?
Tüm Yazıları
10 Şubat 2023