Zuerbaatülvücuh

Yakın tarihle ilgili eserlerini merakla okuduğum dostum Sinan Onuş, geçen sene Atatürk’ün, 85 yıldır birçok baskısı yapılan, tarihçi ve dil bilimciler tarafından ele alınan Geometri kitabını bir “sayısalcı” gözüyle incelememi önerdi. Geometri’yi biliyordum tabii; Atatürk’e hayranlık duymamın sayısız sebebinden biriydi. Ama bir matematik metni olarak uzmanlarca değerlendirildiğini hiç duymamıştım. Bu harika fikri hayata geçirmeye karar verdim.

Atatürk’e hayran olmamak için kör cehaletten başka bir gerekçe göremiyorum. Başarıları çok uzak bir memleketin bunları ilk kez duyan bir vatandaşına bir seferde anlatıldığında “Yok artık, uyduruyorsun! Bir insan bütün bunları yapmış olamaz!” tepkisiyle karşılaşılabilir. Uygarlık yarışını kaybedip başkentine varana dek işgal edilmiş, yöneticileri işgalcilere pes edip iş birlikçiliğe başlamış, orduları dağıtılmış bir ülkenin ilk dünya savaşını kazanan devleri yenip bağımsızlığını, şerefini kazanmasına liderlik eden askeri deha ile o ülkeyi 15 yılda asırlarca ileriye taşıyan devrim sürecini tasarlayıp uygulayan siyaset dehası aynı kişide toplanmakla kalmadı, yine aynı insan ülkenin çocukları geometriyi kendi dillerinde kolayca öğrenebilsin diye oturup bir matematik kitabı yazdı! Bu satırları yazarken bana bile inanılmaz geliyor.