Dünya tarihinde insan yaşamı süre olarak lafını etmeye değmeyecek kısalıkta olmasına rağmen doğaya bunca zarar verebilmesine şaşmamak elde değil. Otel arazisi olmaktan, atılan izmaritten, sıcakta eriyen elektrik kablosu kıvılcımından, kapağı patlayan HES’lerin selinden kurtulmayı başarmış 9 binin üzerinde anıt ağaç, geçtiğimiz yıllarda tescillenerek koruma altına alınmış. Ama bu yılki felaketlere kaçı direnebildi, kaçı yandı kömür oldu, kaçı tomruk oldu sele kapıldı bilmiyorum. O iş araştırmacı gazetecilerde. Ben bahçemden bildiriyorum! Benim bildiğim Marmaris-Bayır’da çıkan yangınlarda oradaki en heybetli ve ziyarete açık olan 900 yaşını kutlamış çınar ağacının kurtulmuş olduğu. 35 metre yüksekliğinde, 706 metrekarelik alanı kaplıyor. Altındaki kahvede yorgunluk kahvesi içip serinlemek, akan yer altı kaynaklarında su içmek için birkaç yıl önce ziyaret etmiştik. Ağacın altında poz verelim derken, alttan aydınlatmak niyeti ile eteklerine yerleştirilen projektörlerden kaçan elektrik köpeğimizi hafifçe çarpmış, canı yanmış, feryat etmiş, faydası hurafe dahi olsa çaresizce verdiğimiz ayranı içmeye doyamamıştı. Bu yangınlardan sonra Türkiye’nin en yaşlı ağacı, en uzun ağacı, en geniş gövdeli ağacı hangileri diye merak ettim. Zonguldak Alaplı’da 1200 metre rakımdaki Gümeli yaylasındaki porsuk 4 bin 118 yaşında yani Bronz Çağı’nı görmüş ve 2019’da kaydedilmiş. En uzun ağacı 55 metrelik Gümüşhane’deki göknar, en geniş gövde çaplısı ise Kastamonu’daki 880 santimetrelik doğu çınarı. Zonguldak’taki porsuk 23 metre uzunluğunda, tepe çapı 9.5 metre, gövde çapı 245 cm. Hasar görmezse 4 bin yıl daha yaşayabileceği söyleniyor. Üstelik bu porsuk ağacı sadece Türkiye’nin değil Avrupa’nın en yaşlı ağacı, dünyadaki en yaşlı porsuk ağacı ve dünyanın en yaşlı beş ağacından biri. Benim de bahçede bir porsuk ağacı var ve o kadar yavaş büyüyor ki anlatamam. 23 metreye ulaşmasının 4 bin yıl almasına hiç şaşırmıyorum. Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde anıt ağaç olarak kayda geçmiş ağaçlardan bazıları doğu çınarı, andız, toros sediri, ceviz, sakız ağacı, yalancı hurma, menengiç, mamut, sedir, çam, meşe, çitlembik, kestane, porsuk, kavak, fıstık, gürgen, zeytin, servi, ahlat, palmiye, kayın ve ıhlamur ağaçlarının türleri olarak biliniyor. Antalya’nın Kumluca ilçesinde 2 bin 327 yaşından büyük bir sedir, Kahramanmaraş Onikişubat Mahallesi’nde 2 bin 280 yaşının üzerindeki doğu çınarı, Konya Taşkent’te 2 bin yaşının üzerinde kokulu ardıç ve Hatay Samandağ’da 2 bin yaşının üzerinde doğu çınarı bulunuyor. 2018 yılında Manisa Kırkağaç’ta zeytin (1654), Mersin Mut’ta zeytin (1304), Muğla Yatağan’da 1004 ve 1503 yaşında iki zeytin, Sakarya Taraklı’da doğu çınarı (1081), Akyazı’da doğu çınarı (1061), Şanlıurfa Akçakale’de zeytin (1326), Kahramanmaraş’taki 2 bin 700 yıllık Porsuk ağacı, İzmir Seferihisar’daki Teos antik kentinde 1800 yaşında bir zeytin ağacı kayda geçirilmiş. Önümüzdeki günlerde denize yakın az yüzmeli ama bol bezmeli bir tatil yerine kültür ve spor içerikli bir Türkiye turunuz varsa, hazır ağaçlar yanmamışken anıt ağaçların ellerinden öpmeye bir uğrayın derim.
20.08.2021 04:30
Eli öpülesi anıtlaşmış ağaçlar
Avrupa’nın en yaşlı ağacı Zonguldak’taki Bronz Çağı’nı görmüş olan 4 bin 118 yaşındaki porsuk. Bir 4 bin yıl daha yaşayabileceği tahmin ediliyor ama ne olur ne olmaz, siz yine de yanmadan uğramayı bir düşünün
Bu topraklar kimyasal gübrelerden ne çekti
15 Kasım 2024
Ne vereyim ablama! Bitkilere besin sorunsalı
01 Kasım 2024
Rodos’un sokakları mis kokar
25 Ekim 2024
Habitat kaybına karşı bireysel çabalar önemli
18 Ekim 2024
Şans mı mutasyon mu?
Tüm Yazıları
11 Ekim 2024