23 Aralık 2024, Pazartesi Gazete Oksijen
17.09.2021 04:30

Kırpık aydan yıldız

Dönüşüm kocaman bir laf. Sanki hepimiz bir sabah Gregor Samsa’yı bile kıskanacak halde uyanacakmışız gibi bir his yaratıyor. İçinde teknoloji, dönüşüm ve bunlarla ilgili pek çok kısaltmanın geçmediği toplantı yok gibi. Yeni bir yüzyıla daha yeni yeni giriyoruz. Pandemi de bu yepyeni döneme geçişteki farklılıkları bir anda hızlandırdı. Eskiden sadece değişim vardı. Zaman; insanları, kurumları, sistemleri değiştirir, ilerletir, büyütürdü. Dönüşüm, ise farklı bir şey haline getiriyor. Yani tırtıllar, yer büyür gelişir, şişman ve büyük tırtıl haline gelirler... Ya da beslendikleri ile bir koza örüp içinde kalırlar... ya da o kozalardan farklı renklerde harika kelebekler çıkar. Dönüşüm, şişman tırtıl olmak değil uzun ömürlü göz kamaştırıcı bir kelebek olmaktan dem vurur. Dönüşümü beceremeyenler de ya kocaman şişko bir tırtıl, ya da içine hapsoldukları o kendi ördükleri kozalarda krizalit olarak hayatlarını tamamlarlar.  Bu, tırtıllar için geçerli olduğu kadar insanlar, organizasyonlar, kurumlar için de geçerlidir. Belli ki dönüşemeyen oyun dışı kalacaktır. Geçiş dönemi ise coğrafyasına, sektörüne, ekonomisine göre on-on beş yıl içinde bitecektir. Pandeminin bunu birkaç yıl kısaltması da doğal karşılanmalı. Yeninin nasıl olabileceği ve gerekleri yavaştan netleşirken, gerisi ancak yolda çözülecek önce yola çıkmak lazım. Yola çıkış ise sadece teknoloji ve ona dayalı altyapı, donanım veya sistemler değil, dünyayı ele alış biçimi manzumesidir.    Küresel ısınma, çevre zorunlulukları, pandemi ile kısa zamanda hızlanan yeni yaşam biçim ve koşulları, dönüşüm ile ilgili (varsa) yol planlarını daha da karmaşıklaştırıyor. Pek çok şey “yeni, farklı, daha önce hiç görülmemiş” olması gerekirken, bugün var olanlar ne olacak? Bugünü çalıştıran döndüren ya da merkeze oturtan unsurlar dönüşümde çöpe mi gidecek? Buna olanak, fon, zaman bulunabilecek mi? “Karbon” her geçen gün daha fazla öcüleşip her konuda kaçılan canavar haline geliyor. Karbon sorunlu sektörler yavaştan devre dışına itilecek. Çimento, demir çelik büyük zenginlik olmaktan çıkıp kurtulunmak istenenler arasına giriyor. Elde edilmesinde yüksek enerji gerektiren malzeme önemini de değerini de kaybediyor. Bir zamanlar uğruna savaşlar yapılan toprak altı kaynaklar artık zenginlik değil. Yeni, hafif, kompozit malzemeler yükselişte. Enerji yoğun üretimler, rafinerilerin krallıklarının son demleri. Karbon bağımlı ülkelerde zora girip güç kaybetmekte. Hidrojenin petrolü ve diğer bazı enerji türlerini ikame etmesi, doğu batı arası enerjiye dayalı asimetriyi değiştiriveriyor. Öte yandan otonom araçlara yavaş yavaş geçiliyor ama fosil yakıtlara dayalı araçların üretimi on yıl içinde hakim ülkelerde bitiyor. Yasaklanıyor. Halbuki bu sektörlerde ve yan sanayilerinde çalışan yüzlerce irili ufaklı iş yeri daha kötüsü milyonlarca insan var. On yıl, enflasyonla uzun vadeyi birkaç aya indirgemiş bir toplumda çok uzun ve uzak görülse de, büyük dönüşüm için çok kısacık bir süre. 

Levent Erden
Levent Erden

Neyse halin….
20 Aralık 2024
Yangından kurtulan mallar
13 Aralık 2024
Çürük
06 Aralık 2024
O “MUZ”
29 Kasım 2024
Tüketiyorum öyleyse tükeniyorum
22 Kasım 2024
Tüm Yazıları