27 Nisan 2024, Cumartesi Gazete Oksijen
15.03.2024 04:30

Sandık Sanmadık

Seçimlere iki hafta kaldı. Farkında mıyız? Ortada büyük bir heyecan, beklenti var mı? Hiç olmazsa son ay ortalık şenlenir diye düşünebilecekken on beş gün kala da durum geçen haftalardan, aylardan pek farklı değil. Kimlerin aday olduğu, aday oldukları kentlerde bile pek öne çıkamıyor. En iddialı olacağı beklenen büyükşehir seçimlerinde bile sokak röportajları, seçmenlerin adaylarının adını bile doğru dürüst bilmediğini ortaya koyuyor. Başkan adaylarının adı bilinmezken vaatlerinin bilinmesi de doğal olarak beklenemez. Zaten vaat de yok. Neredeyse hiçbir yerde, hiçbir partinin, adayın; fark yaratan, merak uyandıran, olursa ne iyi olur dedirten vaadi yok. Varsa da farkındalığı yok. Daha da korkutucusu, galiba düzgün bir beklenti de yok. Normalde kahvede, iş yerinde, büyük toplantılarda, televizyon karşısında, arkadaş eş dost arasında ilk sırada yer alan seçimler kimsenin gündeminin üst sıralarında değil. Sosyal medyada bile birkaç troll takımının atışmasından öte dişe dokunur bir şey yok. Adayların tüm siyasetçilerde olduğu gibi Jül Sezar üslubuyla kendilerinden “biz” diye bahsetme hastalığının nüksettiği “orayı ziyaret ettik”, “burayı açtık, bilmem ne başkanları bizi ziyaret etti, memnun olduk…” paylaşımları bile sayıca epey cılız kalıyor. Sanki İsviçre’deyiz; muhteşem refah ortamımızda otopark genişletmeyi öneren adayla, göl kenarındaki çiçeklerin sulanma saatlerini değiştirmek isteyen aday arasında seçim varmış gibi. Üstelik bu seçim dünyada bu yıl yapılacak altmış seçimden sadece biri. Ama başta ABD’ninki olmak üzere toplam sonuç bütün dünyanın kaderini etkileyecek.