Oteller, yazarları ve şairleri, hayallerle yüklü hikayeleri uyandırdıkları için mi çekmişti? Bizi başka yollara çekebilecek bir soruydu sanki bu. Başka yollar… Sözlerin hatırlattığı yerlerde bir daha yaşanabilenlerin ve yaşanamayanların izleri vardı neticede. Yazmaya çağıran izler… Demir Özlü, Bir Küçükburjuvanın Gençlik Yılları’nda, şehrin belki de en güzel, artık tarihe karışmış birçok sakininin hayatından geçmiş otellerinden birini nasıl anlatıyordu?.. “Büyükada’ya gemi yaklaşırken, Splendit Oteli, beyaz ahşap kaplamalı önyüzüyle, yuvarlak kubbeleriyle görünür. Adanın yumuşak, yukarı Akdeniz iklimi insanın yüzünü okşar. İskele alanındaki, yaz mevsimine özgü kalabalık insana kalabalıktan biri olduğunu, kendi küçük varlığıyla birlikte, orada yaz kalabalığına karışıp gitmesi gerektiğini, yakın bir mutluluğun, tutkusuz bir yaşamın en doğru yaşam biçimi olduğunu düşündürtür…” Adanın keyfini, gördüklerini biraz da yabancılık duygusuyla çıkarmaya çalışan bu delikanlının dile getirdiği duygular yine başka bir zamanda mı kaldı?
10.11.2023 04:30
Başka bir zamanın otelleri
Virginia’nın bakışı
19 Ocak 2024
Mişima’nın dalgaları
12 Ocak 2024
Müfide Kadri’nin fırça darbeleri
05 Ocak 2024
Gölgede kalmış bir roman
29 Aralık 2023
O sularda kalanlar
Tüm Yazıları
22 Aralık 2023