O kadınların sesini duymuş muydunuz?

Oda hangi kadını, hangi sorular için beklemişti? Hangi kendini yaşama ihtimali ve sesini duyurma umudu için? Soruları sorduran Virginia Woolf’tu. 1928 yılında Cambridge Üniversitesi’nde yaptığı iki konuşma bir yıl sonra okur karşısına çıkacaktı. Kimler, neler hissetmişti? Yaklaşık yüz yıl öncesi… Üniversite kapılarını kız öğrencilere yeni açmış. Zamanlarının çetin şartlarında yazarak kendilerini var etmeye çalışan Jane Austen ve Bronte Kardeşler’in ülkesi neleri vaat ediyordur artık? Mrs. Dalloway, Deniz Feneri’nin yazarı, yaralı ruhuyla hitap ettiği genç kadınlara o odadan söz ederken bir çığlık mı atıyordu? Shakespeare’in zamanın yaşanamamış yollarında kaybolmuş kız kardeşini bulmak, anlatmak kolay mıydı? “Çünkü hiçbir insan kapatmamalıdır manzaranızı; tutunabileceğimiz bir kol olmadığı gerçeğiyle, çünkü bu bir gerçek, yüzleşebilirsek, yalnız başına yol aldığımızı, ilişkimizin sadece erkeklerin ve kadınların duygusuyla değil, gerçeklerin dünyasıyla olduğunu bilirsek, o zaman fırsat doğacak”…