1957 doğumlu Mario Levi 1970’lerin ortalarında yazmaya başladığı hikayelerini yeterince iyi olmadıklarını düşündüğünden, yayımlama girişiminde bulunmamıştı. Amaç yazmak, yazar olmak, yazısını-kitabını yayımlatmak değil, en iyi olanı yazana kadar emek vermekti. Mario Levi’yi ben emekçi bir edebiyatçı olarak tanımlarım. Bunun peşine incelikli ruhunu, nezaketini eklerim. Bir insanın tek derdi edebiyatla yaşamak, sözcüklerle nefes alıp, cümlelerle o nefesi sayfalara üflemek olabilir mi? Olur. Mario Levi bunu yaptı. Belki çok satmadı, belki çok görünmedi ama inceden inceye ulaştığı okuruna tarihin, edebiyatın, şehrin, iyi ya da kötü insan oluşun hikayelerini edebi bir üslupla yaşadığı hayatından okurlarına bıraktı.
02.02.2024 04:30
Mario Levi Edebiyatın ve İstanbul’un emekçisiydi
A+
Yazı Boyutunu Büyüt
A-
Yazı Boyutunu Küçült
* Bu haber/yazı ve resimlerin eser sahipliğinden doğan tüm hakları Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’ne ait olup işbu yazı/haber ve resimlerin, kaynak gösterilmeksizin kısmen/tamamen izin alınmaksızın yeniden yayımlanması yasaktır. Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’nin, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 24. maddesinden doğan her türlü hakkı saklıdır.
Bir kuşağın yarası İstanbul’un hafızası
28 Kasım 2025
Nejat İşler ilk romanın eski Türkiye'ye ışık tuttu
14 Kasım 2025
Kemal Varol: Dünya bize çoktan sırtını döndü
Tüm Yazıları
31 Ekim 2025