Ukrayna Cumhurbaşkanı'nın Cumartesi öğleden sonra Fransız hükümetine ait bir uçakla Hiroşima'ya gelişi ve ABD Başkanı Joe Biden ve diğer liderlerin Moskova'ya işgali sona erdirme çağrısını güçlendirerek yeni yaptırımlar ve askeri yardımın arttırılacağını duyurmasıyla G7 Zirvesi'ne Ukrayna damga vurdu.
Çin'e yönelik en sert mesajlarından birini veren G7 bildirisi, Pekin'i "ekonomik zorlama" konusunda hedef aldı ve grubun çiplerden minerallere ve tedarik zincirlerine kadar her konuda Çin ekonomisine olan bağımlılığın azaltılacağını söyledi.
Rusya'nın saldırganlığı ve Çin'in zorbalığı gibi ikiz tehditleri tanımlayan liderler, Hindistan gibi süreçten uzak ülkelere Ukrayna'ya tam destek vermeleri çağrısında bulundu.
Bahmut bana Hiroşima'yı hatırlatıyor
"Size açıkça söyleyeceğim: Harabeye dönmüş Hiroşima'nın fotoğrafları bana kesinlikle Bahmut ve benzeri yerleşim yerlerini hatırlatıyor" diyen Zelenski, dünyanın ilk atom bombasının atıldığı şehrin kurbanları anıtına çiçek bıraktıktan sonra gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Canlı kimse yok tüm binalar yıkıldı
Bu arada Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kremlin'in internet sitesinde yaptığı açıklamada, Bahmut'taki güçlerinin kazandığı zaferi "kurtuluş" olarak niteledi.
Üç günlük zirvenin son gününde Biden, Ukrayna'ya topçu ve zırhlı araçlar da dahil olmak üzere 375 milyon dolarlık bir askeri yardım paketi açıkladı.
Biden Zelenski'ye "Tüm G7 ile birlikte Ukrayna'nın arkasındayız ve söz veriyorum hiçbir yere gitmiyoruz" dedi.
Biden'ın Ukrayna'ya verdiği destek, ABD ve zirveye ev sahipliği yapan Japonya'nın yanı sıra Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya ve Kanada'dan oluşan G7'nin tüm liderleri tarafından da paylaşıldı.
Biden daha önce Washington'un Ukraynalı pilotların F-16 savaş uçakları üzerinde müttefiklerce eğitilmesini desteklediğini teyit etmişti ancak bu, jetlerin teslimatına ilişkin taahhütleri içermiyordu.
Ukrayna'ya savaş eğitimi
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, böyle bir eğitim teklifinin Rusya'ya çatışmayı uzatarak işgalinde başarılı olmayı beklememesi gerektiğini açıkça göstermesi gerektiğini söyledi. İngiltere Başbakanı Rishi Sunak ise eğitimin bu yaz başlayacağını ve Ukrayna'nın gelecekte ihtiyaç duyacağı hava gücüne kavuşacağını söyledi.
G7 liderleri, dikkatle koreografisi yapılan toplantının amaçladığı bazı temel mesajların altını çizmek için büyük çaba sarf ettiler. Japonya Başbakanı Fumio Kishida, Zelenski'nin konuk olarak katıldığı bir zirve sırasında G7 ülkelerinin uluslararası hukuk ve düzeni koruma niyetleri konusunda dayanışma göstermelerinin "önemli" olduğunu söyledi.
Scholz, acil önceliğin Ukrayna'nın savunmasını desteklemek olduğunu ancak savaş sona erdiğinde Ukrayna için güvenlik garantilerinin tesis edilmesi gerektiğini söyledi.
Hem Scholz hem de Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron savaşın "dondurulmuş ihtilaf" haline gelmesine ya da Rus birlikleri çekilmeden barış görüşmeleri yapılmasına karşı olduklarının sinyalini verdiler.
Dondurulmuş ihtilaf; uluslararası ilişkilerde, aktif silahlı çatışmanın veya krizin sona erdiği, fakat bir barış antlaşmasının olmadığı ve siyasi mekanizma çözümleri konusunda tarafları tatmin etmeyen durumu belirtmek için kullanılan diplomatik bir terim
Moskova'nın 15 aydır devam eden işgali sürerken, zirve Zelenski'ye Hindistan Cumhurbaşkanı Modi gibi diğer katılımcılardan destek almak için lobi yapma şansı verdi. Ancak program sorunları nedeniyle Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva ile görüşemedi.
Çin'e duyulan güvensizlik
Her ne kadar G7 Zirvesi'nde Ukrayna'nın Rus işgalini püskürtmesine yardım etme kararlılığı öne çıksa da, öte yandan Çin'e karşı bir ticaret ortağı olarak duyulan güvensizlik de zirveye damga vurdu.
Sunak konuyla ilgili yaptığı açıklamada "Çin, küresel güvenlik ve refah açısından çağımızın en büyük sorununu teşkil ediyor. İçeride giderek otoriterleşiyor, dışarıda ise iddialı hale geliyorlar" sözlerini kaydetti.
ABD'li bir yetkili, Biden'ın Pazar günü Japonya ve Güney Kore liderleriyle bir araya gelerek askeri birlikte çalışabilirlik ve Çin'den gördükleri ekonomik baskıyı görüştüğünü söyledi.
Hedef ayrışmak değil riskten arındırmak
Bir gün önce G7 liderleri Çin'e yönelik ortak bir yaklaşımın ana hatlarını çizerek, dünyanın fabrikası olarak görülen bir ülkeyle ekonomik ilişkileri "ayrıştırmak değil, riskten arındırmak" istedi.
G7 yaptığı açıklamada ayrıca Çin'in askeri tatbikatlarının, Çin'in kendi topraklarının bir parçası olarak gördüğü demokratik ve özerk ada Tayvan'ın güvenliğine ilişkin endişeleri arttırdığı Tayvan Boğazı'nda barış ve istikrarın önemini bir kez daha teyit etti.
Çin'den G7 bildirgesine tepki
Çin Dışişleri Bakanlığı Japonya'ya bir şikâyet mektubu göndererek G7 açıklamasına karşı olduğunu ifade etti ve Çin'in kaygılarını göz ardı ettiğini, kendisine saldırdığını ve Tayvan da dâhil olmak üzere içişlerine karıştığını söyledi.