İtalya’nın Sicilya adasını ana karaya bağlamayı hedefleyen ve tamamlandığında dünyanın en uzun tek açıklıklı köprüsü olacak Messina Boğazı Köprüsü için hükümetten nihai onay çıktı. Ancak 13,5 milyar euroluk projeye karşı çevreciler ve bölge sakinlerinin tepkisi büyüyor. Hukuki itirazlar ise projeyi daha da geciktirebilir.
İtalya Başbakanı Giorgia Meloni liderliğindeki sağ koalisyon hükümeti, yarım asırdır gündemde olan köprüye resmî onayı bu hafta verdi. 3,7 kilometre uzunluğundaki köprü, Sicilya’daki Messina kentiyle ana karadaki Calabria bölgesini birbirine bağlayacak. Reuters'ın haberine göre proje, yalnızca mühendislik açısından değil, sosyal ve çevresel etkileri nedeniyle de kamuoyunda tartışma yaratmış durumda.
“Bana üç katını verseler de evimi vermem”
Köprü ve bağlantı yolları için yalnızca Sicilya tarafında 440’tan fazla mülkün kamulaştırılması gerekiyor. Evi köprünün dev ayaklarından birinin yakınında bulunan 75 yaşındaki Mariolina De Francesco, “Bana evimin üç katı değerinde teklif etseler de kabul etmem. Önemli olan manzara. Messina Boğazı’na dokunulmamalı” diyor.
Çevreciler ve yerel halk, bölgede yer alan doğal koruma alanlarının ve ekosistemin büyük zarar göreceğini savunuyor. Torre Faro semtindeki iki lagünlü doğal rezervin de projeden etkilenmesi bekleniyor.
Çevre ve deprem riski endişesi
Projeye karşı çıkan gruplar, bölgenin hem yüksek çevresel değeri hem de aktif deprem bölgesi olması nedeniyle köprü için uygun olmadığını söylüyor. Messina Boğazı Şirketi CEO’su Pietro Ciucci ise, köprünün çok şiddetli depremlere dayanacak şekilde inşa edileceğini ve aktif fay hatlarından uzak tutulduğunu belirtiyor.
Şirket ayrıca, inşaat sürecinde gürültü, kirlilik ve çevresel etkilerin sıkı şekilde kontrol edileceğini ve doğal yaşamı korumaya yönelik önlemler alınacağını açıkladı.
Ancak yerel halk bu güvenceleri yeterli bulmuyor. “Avukatlarımız devreye girecek ve bu projeyi durduracağız. Bundan eminiz,” diyen De Francesco gibi birçok kişi, projeye karşı yasal mücadele başlatmaya hazırlanıyor.
Proje 2032’de tamamlanacak, ilk kazma sonbaharda
İtalya Altyapı Bakanı Matteo Salvini, köprünün inşaatına Eylül-Ekim aylarında başlanacağını ve tamamlanmasının 2032’yi bulacağını açıkladı. Kamulaştırılacak ev sahiplerine "cömert tazminatlar" ödeneceği sözünü verdi.
Ancak bölgedeki avukatlar ve aktivistler, yaklaşık 1.000 kişinin evinden olabileceğini ve projenin maliyetinin yıllar içinde iki katına çıktığını söylüyor. 2011’de 8,5 milyar euro olarak öngörülen proje maliyeti, inşaat malzemelerindeki fiyat artışları nedeniyle bugün 13,5 milyar euroya çıkmış durumda.
“Devlet bile AB kurallarına uymak zorunda”
Messinalı bazı vatandaşları temsil eden avukat Antonio Saitta, bu artışın Avrupa Birliği’nin kamu ihaleleri kurallarını ihlal edebileceğine dikkat çekiyor: “AB hukukuyla yönetilen bir ülkede yaşıyoruz. Hükümet bile kurallara uymak zorunda.”
Projenin iptali için Ekim ayı sonuna kadar idari mahkemeye başvurulması planlanıyor.
Roma’daki Sapienza Üniversitesi’nden idare hukuku profesörü Gianluca Maria Esposito ise kamusal yararın özel mülkiyetten üstün olduğunu hatırlatıyor: “Vatandaş tazminat almaya hak kazanır ama projeyi engelleyemez.”
Savunma harcaması olabilir mi?
Proje, İtalyan inşaat devi Webuild liderliğindeki Eurolink konsorsiyumuna verildi. Hükümet, köprüye yapılacak yatırımı savunma harcaması olarak sınıflandırmayı da değerlendiriyor. Bu adım, İtalya’nın NATO hedefleri doğrultusunda askerî bütçesini artırmasına yardımcı olabilir.
Bölge halkı ise geleceklerini etkileyecek bu dev projeyle ilgili daha fazla şeffaflık ve katılım talep ediyor. Karşıtlar projeyi durdurmak için hukuki mücadeleye hazırlanırken, hükümet ise bu köprünün güney İtalya’nın ekonomik kalkınması için kritik bir adım olduğunu savunuyor.
