NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Donald Trump'ın Rusya'yı mali yükümlülüklerini yerine getirmediğini düşündüğü üye ülkelere saldırmaya davet etmesinin ardından, Batı askeri ittifakına yönelik herhangi bir saldırının birleşik ve güçlü bir yanıtla karşılanacağını söyledi.
Stoltenberg yaptığı açıklamada, "Müttefiklerin birbirlerini savunmayacağı yönündeki her türlü öneri, ABD'ninki de dahil olmak üzere tüm güvenliğimize zarar verir ve Amerikan ve Avrupalı askerleri daha fazla risk altına sokar. Başkanlık seçimlerini kim kazanırsa kazansın, ABD'nin güçlü ve kararlı bir NATO müttefiki olarak kalacağını umuyorum" ifadelerini kullandı. Stoltenberg, NATO'nun tüm müttefiklerini savunmaya hazır ve muktedir olduğunu söyledi.
Trump cumartesi gecesi Güney Carolina'da düzenlenen bir mitingde Rusya'yı, adil paylarını ödemediklerini düşündüğü ABD'nin NATO müttefiklerine saldırmak için cesaretlendireceğini söyledi. Beyaz Saray bu sözleri dehşet verici ve akıl dışı olarak nitelendirdi.
"Seçim kampanyası ittifakın güvenliyle oynamak için bahane olamaz"
Polonya Savunma Bakanı Władysław Kosiniak-Kamysz, X'te yaptığı paylaşımda, "NATO'nun 'birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için' sloganı somut bir taahhüttür. Müttefik ülkelerin güvenilirliğini zayıflatmak tüm NATO'yu zayıflatmak anlamına gelir. Hiçbir seçim kampanyası ittifakın güvenliğiyle oynamak için bir bahane olamaz" yazdı.
NATO ülkeleri 2014 yılında, Rusya'nın Ukrayna'nın Kırım yarımadasını ilhak etmesinin ardından, soğuk savaş sonrasında yaptıkları harcama kesintilerini durdurma ve 2024 yılına kadar GSYH'lerinin yüzde 2'sini savunmaya harcama konusunda anlaşmaya varmışlardı. NATO, 2014 yılında üç olan NATO üyesi 31 ülkeden yedisinin 2022 yılı itibariyle bu yükümlülüğü yerine getirdiğini bildirdi. Rusya'nın 2022'de Ukrayna'yı işgal etmesi bazı NATO üyelerinin ek askeri harcamalar yapmasına neden oldu.
Trump 2016 kampanyası sırasında, kendi liderliğindeki ABD'nin NATO anlaşmalarındaki taahhütlerini terk edebileceği ve sadece ittifakın yüzde 2'lik hedefini karşılayan ülkeleri savunabileceği uyarısında bulunarak Batılı müttefiklerini alarma geçirmişti.
