İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz'ın X'ten yaptığı paylaşımda, Türkiye'nin İsrail'e uyguladığı kısıtlamalardan çoğunu kaldırdığını iddia etti.
ארדואן נסוג וביטל רבות ממגבלות הסחר, והלקח הוא ברור: אסור להיכנע לאיומים של דיקטטור, וחייבים לייצר אלטרנטיבות ולא להיות תלויים באיש האחים המוסלמים שבכל רגע יכול לעצור את הכל.
— ישראל כ”ץ Israel Katz (@Israel_katz) May 9, 2024
Ticaret Bakanlığı ise Katz'ın iddialarını yalanlayarak şu açıklamayı yaptı: "İsrail ihracat yasağı ve Kızıldeniz Süveyş Kanalı krizi nedeniyle dahilde ve hariçte işleme belgeleri ve ihracat kredilerinde belirli bir süre içerisinde ihracatlarını kapatmak zorunda olan firmalara mücbir sebep süre uzatımı getirildi. İsrail ile ihracatta esneme kesinlikle yok. Bu belgeyi kapatabilmek için ek sürede başka ülkeye ihracat yapabilir"
Bakan Bolat: Açıklamalar hayal ürünü
Ticaret Bakanı Ömer Bolat da Katz'ın iddiasına sosyal medya hesabından yanıt verdi. İsrail Dışişleri Bakanı’nın açıklamalarının "kesinlikle hayal ürünü" olduğunu ve gerçekle hiçbir ilgisi bulunmadığı söyleyen Bakan Bolat, şunları ekledi: "İsrail ile ticaret konusunda hükümet olarak almış olduğumuz kararın arkasındayız. Bu karar geçerliliğini korumaktadır. İsrail’in Gazzeye yönelik saldırılarının durdurulması, kalıcı ateşkesin sağlanması ve Gazze’deki Filistinli kardeşlerimize yönelik insani yardımların kesintisiz olarak ulaştırılması konusundaki şartlarımız sağlanıncaya kadar, İsrail ile ticaretin durdurulması kararımız yürürlüktedir."
İsrail Dışişleri Bakanı’nın açıklamaları kesinlikle hayal ürünü olup, gerçekle hiç bir ilgisi yoktur. İsrail ile ticaret konusunda hükümet olarak almış olduğumuz kararın arkasındayız. Bu karar geçerliliğini korumaktadır. İsrail’in Gazzeye yönelik saldırılarının durdurulması,…
— Prof. Dr. Ömer Bolat (@omerbolatTR) May 9, 2024
Ticaret Bakanlığı, 9 Nisan'da yaptığı açıklamada, 54 ürün grubunun İsrail'e ihracatının kısıtlandığını duyurmuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da 3 Mayıs'taki açıklamasında İsrail'e karşı ticaret alanında atılması gereken adımların atıldığını, iki ülke arasındaki ticaret hacminden vazgeçildiğini ve "kapının kapandığını" söylemişti.