Srinidhi Balakrishnan/The Financial Times
Ofiste elinizde laptopla yürüyerek gün boyu gireceğiniz çok sayıda toplantının ilkine doğru ilerliyorsunuz. Yazıcıdan çıkmış kağıtlar, şirkete ait kalemler ve boş şişelerle dolu masanıza dönünce ekrana doğru eğilip klavyeye gömülüyorsunuz. Yüzünüzdeki somurtkan ifade aniden yüksek sesli bir iç çekmeye dönüşüyor.
Böyle davranışlar iş yetiştirme baskısı altında ezilen tecrübesiz bir analisti hatırlatıyor olabilir. Ama sosyal medyaya bakarsanız aynı zamanda 1997 ile 2021 arazında doğanlardan oluşan Z kuşağının en son başa çıkma mekanizmasının işaretleri: Buna “task masking” deniyor. Çok çalışıyormuş gibi görünmelerini sağlayacak hareketler yapıyorlar. Halbuki zaten çok çalışıyorlar.