05 Aralık 2025, Cuma
Haber Giriş: 01.08.2025 16:57 | Son Güncelleme: 01.08.2025 17:01

CNN uzmanlara sordu: Yüz yogası gerçekten işe yarıyor mu?

Yüz kaslarını çalıştırarak ciltte sıkılaşma ve gençleşme vadeden yüz yogası, sosyal medyada ilgi görmeye devam ediyor. Peki bu egzersizlerin gerçekten etkisi var mı? Uzmanlar CNN'in sorularını yanıtladı
Fotoğraf: Shutterstock
Fotoğraf: Shutterstock
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Dudak büzme, kaş çatma ve yüz kaslarını esnetme gibi hareketler ilk bakışta komik görünse de, bazı çevrelerde bu hareketler "yüz yogası" adı verilen ciddi bir uygulamanın parçası olarak görülüyor.

Vücut yogasındaki klasik pozların yerini abartılı yüz ifadelerinin aldığı bu yöntem, yüz kaslarını hedef alan tekrarlı egzersizlerden oluşuyor. Hiçbir ürün ya da tıbbi müdahale gerektirmemesi nedeniyle sosyal medyada popülerlik kazanan yüz yogası, bazı kişiler tarafından “doğal yüz germe” yöntemi olarak tanıtılıyor. Peki bu iddialar ne kadar gerçekçi? Bilim bu konuda ne söylüyor?

Bilim ne diyor?

New York merkezli dermatolog ve Weill Cornell Tıp Fakültesi öğretim üyesi Dr. Anetta Reszko’ya göre yüz, cilt, yağ ve kas katmanlarından oluşuyor. Cildin hemen altında yer alan yağ pedleri kasların üzerinde duruyor ve yüz ifadelerinin oluşmasını sağlıyor.

“Yağ dokusu ve kaslar birlikte çalışarak yüze hacim kazandırır” diyen Reszko, yaşla birlikte veya botoks gibi nedenlerle bu kasların kullanılmamasının, kasların zayıflamasına ve yağ dokularının sarkmasına yol açabileceğini belirtiyor.

Yüz yogasının temelinde, bu kas katmanlarını güçlendirerek yüzün şeklini koruma fikri yatıyor. Northwestern Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden dermatolog Dr. Murad Alam’ın yürüttüğü bir çalışmaya göre, 20 hafta boyunca günde 30 dakika yapılan yüz egzersizleri, katılımcıların özellikle yanak bölgelerinde gözle görülür bir dolgunluk sağladı.

“En büyük değişimi yanaklarda gördük” diyen Alam, bu bölgedeki kasların büyük olması nedeniyle etkilerin daha belirgin olduğunu ifade etti. Ancak araştırmanın küçük bir katılımcı grubuyla yapıldığını vurgulayan Alam, daha geniş kapsamlı klinik çalışmalara ihtiyaç olduğunu da belirtiyor.

Cerrahiye alternatif mi?

Dr. Alam’a göre yüz yogası, estetik prosedürlerin yerine geçebilecek düzeyde bir etki yaratmasa da, herhangi bir kozmetik müdahaleyi tercih etmeyen kişiler için potansiyel bir alternatif olabilir. “Güvenlik, maliyet ya da pratiklik açısından endişeleri olan kişiler için faydalı olabilir” diyor.

Dr. Reszko ise yüz yogasının lenfatik dolaşımı artırabileceğini ve bu sayede sabahları görülen şişkinliklerin azaltılabileceğini belirtiyor. Gua sha gibi geleneksel tekniklerle benzer işlevler gören yüz masajları, özellikle alerjisi olanlar ya da estetik operasyon geçirmiş kişiler için destekleyici olabilir.

Bir farkındalık aracı olarak yüz yogası

Yüz yogası eğitmeni ve The Yoga Face kitabının yazarı Annelise Hagen, bu uygulamayı sadece estetik değil, zihinsel bir farkındalık pratiği olarak da görüyor.

“Birçok insan farkında olmadan yüz kaslarında gerginlik biriktiriyor” diyen Hagen, derslerinde kişileri yüzlerine dikkat etmeye, gevşemeye ve nefes almaya teşvik ettiğini söylüyor. Katılımcılar bazen “gülen Buddha yüzü” gibi nötr ama pozitif ifadelerle kaslarını çalıştırıyor ya da “aslan nefesi” gibi geleneksel nefes teknikleriyle yüz ve boyun kaslarını rahatlatıyor.

Hagen’e göre yüz yogası, kişinin yüzüyle kurduğu ilişkiyi güçlendirmenin bir yolu: “Yüzümüze nasıl davrandığımızın, iç dünyamızla bir bağlantısı var. Kimin nasıl yaklaştığı değişebilir ama yüzünüzle barışmanıza yardımcı olan her şey değerlidir.”

Kaynak: Gazete Oksijen