23 Aralık 2024, Pazartesi Gazete Oksijen
Haber Giriş: 09.04.2024 00:00 | Son Güncelleme: 09.04.2024 00:01

Dünya nükleer felaketin eşiğinde

Ukrayna'nın güneydoğusundaki Zaporijya Nükleer Santrali Avrupa'nın en büyük nükleer santrali konumunda ve meydana gelen son dron saldırısı dünyayı dehşete düşürdü. Uzmanlar dünyanın nükleer felaketin eşiğinde olduğuna dikkat çekerken saldırıyı ne Ruslar ne de Ukraynalılar üstlendi
Zaporijya Nükleer Enerji Santrali Ukrayna'nın Nikopol kentinden uzakta böyle görülüyor, 3 Temmuz 2023. (Fotoğraf: Finbarr O'Reilly/The New York Times)
Zaporijya Nükleer Enerji Santrali Ukrayna'nın Nikopol kentinden uzakta böyle görülüyor, 3 Temmuz 2023. (Fotoğraf: Finbarr O'Reilly/The New York Times)

Marc Santora / The New York Times

Birleşmiş Milletler nükleer izleme ajansının başkanı Zaporijya Nükleer Santraline yönelik insansız hava aracı saldırılarını kınayarak bu tür pervasız saldırıların büyük bir nükleer felaket riskini önemli ölçüde arttırdığını ve derhal bu tür saldırıların durdurulması gerektiğini söyledi.

Tesiste görev yapan BM Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı araştırma görevlilerine göre Pazar günü santralde en az üç insansız hava aracı patlatıldı. Ajans, saldırılardan birinin santralin altı nükleer reaktöründen birini barındıran muhafaza binasının çatısında yanık izleri bıraktığını söyledi. Bir diğeri ise bir laboratuvar binasının dışına isabet etti. Ajansın açıklamasında üçüncü insansız hava aracı saldırısının yeri belirtilmedi.

Savaşın başından bu yana endişe kaynağı

Avrupa'nın en büyük nükleer enerji santrali olan tesis, birbiriyle savaşta olan orduları ayıran cephe hattının yakınında, Dinyeper Nehri'nin doğu kıyısında tehlikeye açık bir şekilde duruyor ve neredeyse savaşın başlangıcından bu yana endişe kaynağı oldu. İlk kez bir nükleer tesis işgalci bir ordu tarafından işgal edildi ve santralin karşı karşıya kaldığı tehditler, radyolojik bir felaket riskinin artması konusunda küresel alarm verilmesine yol açtı.

Ajans, Pazar gecesi yaptığı açıklamada uzmanların gün boyunca sahada pek çok patlama ve tüfek ateşi sesi duyduklarını bildirdiklerini belirtirken açıklamalarına şöyle devam etti: "Ayrıca Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) ekibi santralin yakınlarından birkaç top atışı sesi duydu"

Saldırının sorumlusu belli değil

BM ajansı saldırılardan kimin sorumlu olduğu konusunda bir açıklama yapmadı. Ukrayna ve Rusya saldırılar için birbirlerini suçladılar.

BM Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Genel Direktörü Rafael Mariano Grossi yaptığı açıklamada kritik nükleer güvenlik veya emniyet sistemlerinde herhangi bir hasar belirtisi olmadığını ancak tesisteki uluslararası denetçilerin bir ünitenin reaktör kubbe çatısının üst kısmında küçük yüzeysel yanma gözlemlediklerini söyledi.

Nükleer tesis ilk kez doğrudan hedef alındı

Grossi, Kasım 2022'den bu yana tesisin ilk kez askeri harekâtta doğrudan hedef alındığını ve bu olayın nükleer emniyet ve güvenlik tehlikelerinde büyük bir tırmanış anlamına geldiğini söyledi.

BM ajansı, araştırma ekibinin tesisteki bir birimin çatısındayken Rus askerlerinin yaklaşan bir insansız hava aracına benzeyen bir nesneyle çatıştığına tanık olduklarını söyledi ancak bunun ne anlama geldiğini belirtmedi.

Ajans yaptığı açıklamada "Sonrasında reaktör binasının yakınında bir patlama oldu" ifadelerini kullandı. Ekip, üç noktada dron patlamalarının fiziksel etkisini tespit ederken saldırıların tesisteki gözetleme ve iletişim ekipmanlarını hedef aldığı anlaşıldı.

Moskova yönetimi Ukrayna'yı suçluyor

Moskova'nın Viyana'daki UAEA elçisi Mikhail Ulyanov saldırıdan Ukrayna güçlerini sorumlu tuttu ve en az üç kişinin yaralandığını söyledi. Ukrayna ise Rusya'nın iddialarını yalanladı. Ukrayna Savunma İstihbaratı Sözcüsü Andriy Yusov, Ukraynalı haber kuruluşu Ukrainska Pravda'ya yaptığı açıklamada Moskova'yı Ukrayna'ya yönelik uluslararası desteği baltalamak için tesise 'sahte' bir saldırı düzenlemekle suçladı.

İki yılı aşkın bir süredir Rus askeri işgali altında bulunan santralde Rusya, Ukrayna ya da UAEA ekiplerinin iddialarını bağımsız olarak doğrulamak mümkün olmadı.

BM'nin araştırma ekipleri tesisin çevresine yerleştirilmiş mayınlar buldu ve yakınlarda yaşayan Ukraynalı siviller Rusların, Ukrayna'nın nükleer güvenliği riske atmadan karşılık verme kabiliyetinin sınırlı olduğunu bilerek tesisi saldırı düzenlemek için siper olarak kullandığını söyledi.

Şalter indi, ama tehlike geçmedi

Tehdit ortaya çıkar çıkmaz nükleer santraldeki altı reaktörün tamamı kapatıldı. Yani artık tesiste elektrik üretilmiyor, ancak bu tesisler, kritik güvenlik sistemlerine güç sağlamak için hala enerjiye ve bir erimeyi önlemek için nükleer reaksiyonlardan kalan ısıyı dağıtmak üzere çekirdeklerinde dolaşan suya ihtiyaç duyuyorlar.

ABD merkezli kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Union of Concerned Scientists'in nükleer enerji güvenliği direktörü ve fizikçi Edwin Lyman, sorumlu kim olursa olsun dışarıdaki daha yetenekli insansız hava araçlarının santralin altyapısına önemli ölçüde zarar verebileceğinden endişe duyduğunu söyledi.

Ukrayna'nın devlet nükleer enerji şirketi Energoatom'un başkanı Petro Kotin, geçtiğimiz günlerde, Rus askerlerinin tesisi ele geçirmesinden bu yana mühendislerin santralde en az 150'yi aşkın bağlantılı olayı belgelediğini yazdı.

İnsan hatası riski de yükseldi

Kotin, tesiste ekipmanların bozulmaya devam ettiğini ve yeterli sayıda kalifiye personel bulunmaması, Rus nükleer santrallerinden gelen kalifiye olmayan personelin kullanılması ve santralin bulunduğu kasabanın işgaliyle ilgili personelin gergin durumu nedeniyle insan hatası riskinin arttığını yazdı.

Belki de en büyük endişe santralin Ukrayna elektrik şebekesiyle olan zayıf bağlantısı. Santral halihazırda sekiz kez tam elektrik kesintisi yaşadı ve mühendisler her seferinde kritik güvenlik ekipmanlarının çalışmasını sağlamak için devasa dizel jeneratörlere güvenmek zorunda kaldı.

©️ 2024 The New York Times Company