Mark Landler / The New York Times
İki hafta önce İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, Gazze Şeridi'ndeki yıkıcı savaşı nedeniyle İsrail'e silah sevkiyatının kesilmesi çağrılarıyla karşı karşıyaydı. Pazartesi günü ise Sunak, İran'ın İsrail'e saldırısını engellemeye yönelik başarılı bir kampanyanın parçası olarak birkaç İran insansız hava aracını düşüren İngiliz savaş uçaklarını selamladı.
Dengeler İsrail lehine değişti
Bu olay, İsrail ile İran arasındaki çatışmanın Ortadoğu'daki denklemi nasıl karıştırdığına dair önemli bir örnekti. İran'dan gelen füze yağmuruyla karşı karşıya kalan İngiltere, ABD, Fransa ve diğerleri İsrail'in yardımına koştu. Gazze'de olanlardan dolayı duydukları öfkeyi bir kenara bırakarak, İsrail'in İran'ın saldırısına vereceği karşılıkta itidalli olmasını isterken bile, İsrail'i baş düşmanı olarak gördükleri bir ülkeye karşı savundular.
İngiliz ve Amerikalı diplomat ve analistlere göre, 1 Nisan'da Suriye'nin başkenti Şam'da İranlı generallerin toplantısına düzenlenen ölümcül hava saldırısını onaylayarak İran'ın misillemesine neden olan Başbakan Netanyahu, söylemi değiştirmeyi başardı. Ancak Netanyahu'nun bölgeyi daha geniş çaplı bir savaşa sürükleyecek kadar zarar verici bir karşı saldırı emri vermesi halinde bunun geçici bir değişim olabileceği belirtiliyor.
Sunak'ın Salı günü Netanyahu ile bir telefon görüşmesi yapması beklenirken, bu görüşme Avrupalı liderlerin Netanyahu'ya İran'la çatışmanın kontrolsüz bir şekilde büyümesine izin vermemesi için yaptıkları tam saha presin bir parçası olacak. Askeri operasyonda destekleyici bir rol oynayan Fransa'nın Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, bir Fransız haber kanalına verdiği demeçte "Gerilimin tırmanmaması için her şeyi yapacağız" dedi.
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock İsrail'in karşı saldırısına verilecek desteğin sınırlarının sinyalini verdi ve "Meşru müdafaa hakkı bir saldırıyı savuşturmak anlamına gelir. Misillemenin uluslararası hukukta bir yeri yoktur" dedi.
Analistler Batı'nın Netanyahu üzerindeki İran baskısının Gazze'den daha yoğun olacağını çünkü İsrail ile İran arasında patlak verecek bir savaşın İsrail'in Gazze'deki Hamas'ı yok etmek için yürüttüğü operasyondan jeopolitik ve ekonomik olarak çok daha istikrarsızlaştırıcı olacağını belirtiyor. Bu durum İsrail'in müttefiklerini peş peşe bir dizi zor karar almaya itecek ve bölgeye yönelik tüm stratejilerini yeniden düşünmelerini gerektirecek.
Olası bir savaşın siyasi etkileri olabilir
Böyle bir savaş muhtemelen ABD'yi ve İran'ın insansız hava araçlarını ve füzelerini düşürmek için ABD'ye destek veren İngiltere'yi de içine çekecek. Bunun, bu yıl seçmenlerin sandık başına gideceği her iki ülkede de değişken siyasi etkileri olabilir.
Pazartesi günü Sunak, son krizin İsrail'i Gazze'de ölen sivillerin sorumluluğundan kurtarmayacağı konusunda ısrar etti. Başbakan, sürdürülebilir bir ateşkese yol açacak insani bir ateşkes çağrısını yineledi.
Sunak, "Son 48 saat içinde yaşanan hiçbir şey Gazze konusundaki tutumumuzu etkilemez" dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Tüm ülke akan kanın durmasını ve daha fazla insani yardımın girmesini istiyor"
Ancak İran'ın İsrail'e saldırısından önce bile İngiliz hükümeti silah sevkiyatının durdurulması çağrılarına karşı duruyordu. Yetkililer, İngiltere'nin İsrail'le silah ticaretinin uluslararası hukuku ihlal edip etmediğine ilişkin araştırma yaptı.
Washington'da Temsilciler Meclisi Başkanı Mike Johnson Pazartesi günü yaptığı açıklamada, İsrail, Ukrayna ve diğer ABD müttefiklerine yardım için uzun süredir askıda olan ulusal güvenlik harcama paketini bu hafta ilerletmeyi planladığını söyledi.
Eski bir İngiliz diplomat ve ulusal güvenlik danışmanı olan Peter Ricketts, İran saldırısı nedeniyle İngiliz silahlarının akışının kesilmesinin artık geri planda olduğunu söyledi. Ricketts, İsrail'in ateşkes ilan etmesi ve Hamas'ın elindeki rehineleri serbest bırakmak için bir anlaşma yapması halinde bu konunun tamamen tartışmalı hale gelebileceğini söyledi.
Ricketts, "Netanyahu Şam'daki İran Konsolosluğunu vurduğunda İranlıların misilleme yapacağını ve bunun Amerikalıları ve Batılı müttefiklerini İsrail'in arkasına çekeceğini hesaplamış olmalı" dedi ve ekledi: "Ve bu işe yaradı, hem de oldukça iyi bir şekilde"
Bazı analistlere göre Avrupa ve ABD'yi bekleyen zorluk, bölgedeki tüm ülkeler arasında İsrail'in İran'la çatışmaları tırmandırmak için en büyük itice güce sahip olması. Gazze'de Hamas'ı yok etmekte zorlanan İsrail, savaşın insani bedelleri nedeniyle diplomatik olarak daha da yalnızlaştı.
Netanyahu ve Biden bile anlaşmazlığa düşerek İsrail'in en büyük destekçisinin sorgulanmasına neden oldu. Ancak analistler, Biden'ın İsrail ile toptan bir kopuşu göze alamayacağını, özellikle de kendisini İran ile varoluşsal bir çatışmanın içinde bulursa ve bu çatışma bir seçim yılında ortaya çıkarsa...
Avrupa Dış İlişkiler Konseyi Araştırma Direktörü Jeremy Shapiro, "İsrailliler Amerikalıları başka seçenekleri olmayan bir pozisyona sokmaya çalışıyorlar" dedi ve ekledi: "Biden yönetiminin tüm protestolarına rağmen zor durumdalar. İsrailliler gerilimi tırmandırırsa ne yapacaklar?"
©️ 2024 The New York Times Company