Lara Jakes / New York Times
Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve eski başkan Donald Trump arasında gerçekleşen ABD başkanlık münazarasında Gazze Şeridi'ndeki savaşa beş dakikadan az bir süre değinildi. Ancak her ikisinin de çatışmayı nasıl ele alacaklarını açıklamak için kullandıkları kelimeler İsrail'de dikkatle not edildi. Trump seçildiği takdirde, “Bu işi hızlı bir şekilde çözeceğim” dedi. Ancak nasıl yapacağını söylemedi, bir ateşkes anlaşması ve Gazze'de tutulan İsrailli rehinelerin serbest bırakılması için İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve Hamas ile nasıl müzakere gerçekleştireceğine dair soruyu geçiştirdi. Harris de herhangi bir ayrıntı vermedi. İsrail'e desteğini ve rehinelerin serbest bırakılması gerektiğini tekrarlayan Harris, ABD'nin iki devletli bir çözümün Filistinlilere güvenlik ve egemenlik sağlayacağı yönündeki görüşünü de yineleyerek “Bildiğimiz tek şey bu savaşın sona ermesi gerektiğidir” dedi.
'Pek duymadığımız bir şey'
Uluslararası Kriz Grubu'nun kıdemli İsrail analisti Mairav Zonszein, Harris'in savaşın sona erdirilmesi çağrısından etkilendiğini belirterek, “Bu, İsrail'de protestolarda bile pek duymadığınız bir şey” dedi. Harris'in sözlerinin İsrail'de özellikle geçmişte Trump'ı destekleyen ama Netanyahu'nun ateşkes müzakerelerini yürütmesine şiddetle karşı çıkan insanlar arasında dikkatle incelenebileceğini söyledi. Trump, Biden yönetiminin aracılık etmeye çalıştığı bir anlaşmanın bazı kısımlarına direnen Netanyahu ile yakın bir ittifak içinde. İşte Harris ve Trump'ın İsrail ve Filistinliler arasındaki çatışma söz konusu olduğunda belirledikleri bazı pozisyonların analizi.
Gazze'deki savaş
Harris, Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e düzenlediği saldırıda ele geçirilen tüm rehineleri serbest bırakacağı ve İsrail ordusunun Gazze'den çekileceği bir ateşkesi destekliyor. Harris ilk olarak mart ayı başında ateşkes çağrısında bulunmuş ve İsrail'in bombardıman ve işgalinin Gazze'de yol açtığı insani kriz konusunda Başkan Joe Biden'dan daha yüksek sesle konuşmuştu. Tartışma sırasında Harris'in “İsrail'den nefret ettiğini” söyleyen Trump, ülkenin Gazze'ye yönelik işgal ve bombardımanını desteklemeye devam ettiğini ifade etti. Ayrıca İsrail'i destek kaybettiği için savaşı “bitirmeye” çağırdı. Başlangıçta Netanyahu'yu ve İsrail istihbaratını 7 Ekim saldırısına hazırlıksız oldukları gerekçesiyle eleştiren Trump, kısa süre içinde bu sözlerinden geri adım attı ve başkan olarak yakın müttefik olduğu İsrail liderinin yanında olduğunu söyledi.
İki devletli çözüm
Harris, İsraillilerin ve Filistinlilerin kendi egemen ülkelerinde yan yana yaşayacakları iki devletli bir çözümü destekledi. Trump, başkan olduğu dönemde iki devletli çözüm için barış önerisi yayınlamıştı, ancak bu öneri tam özerk bir Filistin devleti yaratmayacaktı ve İsrail'i güçlü bir şekilde destekliyor olarak görülüyordu.
Netanyahu ile anlaşmak
Harris, Netanyahu'nun Gazze'deki savaşı yönetme biçimiyle ilgili görüş ayrılıklarını dile getidi, ancak Netanyahu'nun hükümetini somut olarak etkileyecek eylemleri desteklemedi. Harris, Netanyahu'nun temmuz ayında Kongre'de yaptığı konuşmaya katılmazken, Netanyahu Washington'dayken kendisiyle özel olarak görüştü. Trump, Netanyahu hükümetini güçlü bir şekilde destekledi ve başkan olarak ona, önceki ABD yönetimlerinin reddettiği sert İsrail politikalarını desteklemek de dahil olmak üzere bir dizi siyasi hediye verdi. Trump 2020 seçimlerini kaybettiğinden beri, görünüşe göre kişisel bir nedenden ötürü Netanyahu'ya karşı biraz daha az dostça davranıyor: İsrailli lider zaferinden dolayı Biden'ı tebrik etti.
© 2024 The New York Times Company
