Raja Abdulrahim - Bilal Shbair / The New York Times
Birleşmiş Milletler'e göre, İsrail'in askeri saldırıları nedeniyle son üç hafta içinde 800 binden fazla Filistinli güneydeki Refah kenti ve çevresindeki bölgelerden kaçtı. Ancak birçoğu, bir zamanlar Gazze Şeridi'nin en güvenli yeri olarak kabul edilen ve 1 milyondan fazla kişinin sığınmak için geldiği bu yerde tutunmaya çalışıyor.
Yorgunlar, açlar ve kaçacakları bir sonraki yerin de muhtemelen güvenli olmayacağını biliyorlar. İsrail, daha önce güvenli olarak tanımlanan bölgelerde bile Gazze'yi bombalamaya devam ediyor.
İsrail kararları dinlemiyor, ilerlemeye devam ediyor
İsrail güçleri bu ay içinde Refah'ın doğu kesiminde halkı tahliyeye çağıran bildiriler atarak askeri bir saldırı başlattı ve kentin içlerine doğru adım adım ilerliyor. BM'nin en üst mahkemesi İsrail'e saldırıyı durdurma emri vermiş gibi görünse de İsrail şu ana kadar saldırıya devam edeceğinin sinyallerini verdi.
Refah'ın batısında yaşayanların bir kısmı dışarı çıkmadan önce bundan sonra ne olacağını görmek için bekliyor. Bazıları da kaçıp geri dönmüş, başka bir yerde ne güvenlik ne de temel yaşam koşullarını bulabilmiş.
Gazze'nin kuzeyinde matematik öğretmenliği yapan 30 yaşındaki Randa Naser Samoud, Perşembe günü İsrail ordusu şehrin merkezine doğru ilerlerken, "Söylemeyi ya da duymayı sevmediğim en aşağılık kelime 'yerinden edilme'. Tahliye, yaşamın değerini yitirmesi, çok fazla acı ve ıstırap anlamına geliyor" şeklinde konuştu.
Dört kez yerinden edildi
Diş hekimi olan kocası ve üç çocuğuyla birlikte Samoud dört kez yerinden edilmiş. Şu anda bir BM deposunun yakınındaki bir çadırda yaşıyorlar ve bulundukları bölge tahliye emri almamış olsa da çevrelerindeki insanların yaklaşık dörtte üçü kaçmış durumda.
Samoud Perşembe günü küçük oğullarından biriyle yürürken, sokakta kaçmaya hazırlanan ailelerin eşyalarının yüklendiği kamyonları gördü.
"Tahliye konusu hakkında konuşmak ya da karar vermek kolay bir şey değil" diyen Samoud şöyle devam etti: "Kocamla her zaman gerekirse planlar hakkında konuşuyorum ama yine de karar vermek zor"
Temizlik büyük sorun
Babası, birçok insanın sığınmak için kaçtığı şehirlerden birinde bir okul binasına taşınmalarını önerdi. Ancak Samoud, barınaklara dönüştürülen okulların, temizlik eksikliği ve her yerde çöp yığınları olması nedeniyle iyi seçenekler olmadığını söylüyor. Samoud çocuklarının hastalanmasından da endişe ediyor.
Her göçle birlikte Gazze sakinleri yeniden başlamak zorunda kalıyor, çünkü yanlarında pek bir şey götüremiyorlar. Ulaşım masrafları yüzlerce doları bulabiliyor.
"Aklımdaki en korkunç düşünce, çadırımdan kaçmak ve topladığım ya da satın aldığım her şeyi arkamda bırakmak zorunda kalacağım an" diyerek çadırlarında bulunan giysi, tabak ve yiyecekleri işaret etti.
Suya erişememe korkusu göç etmelerini engelledi
40 yaşındaki Ahlam Saeed Abu Riyala, suya erişimle ilgili endişelerin kendisini ve sekiz kişilik ailesini dört kez yerlerinden edilmelerinin ardından Refah'ın batısında tuttuğunu söyledi.
Aylardır Mısır sınırından birkaç adım ötedeki bir çadırda yaşıyorlar - diğer taraftaki Mısır askerleriyle konuşabilecek kadar yakın. Ebu Riyala çadırının dışında durmuş bir komşusuyla konuşurken, yakındaki bir su kamyonu kamptaki yerinden edilmiş insanlar için temiz içme suyu pompalıyordu.
"Şu anda ayrı düşünüyoruz. Ben çok geç olmadan Refah'ı boşaltmamız gerektiğini söylüyorum ama eşim 'hayır' diyor" diyen Riyala sözlerini şöyle sürdürdü: "Ama pek çok nedenden dolayı ayrılamayız ve su en önemli önceliğimiz"
İsrail'in hava ve kara işgalinin sesleri onları diken üstünde tutuyor. Tankları ve zaman zaman Arapça "güvenlik" mesajı veren İsrail silahlı insansız hava araçlarını ya da havlayan köpeklerin sesini duyabildiklerini söyledi.
Tahliye kelimesinden bıktım
Ayrılmayı tercih etseler bile, böyle bir yolculuğun maliyeti imkanlarının ötesinde olabilir.
Riyala "Zihinsel, fiziksel ve finansal olarak tükendim ve 'tahliye' kelimesinden bıktım" dedi ve ekledi: "Hayatımdan ve tüm bu acılardan nefret ediyorum"
©️ 2024 The New York Times Company