Beynin zamanla sessizce değiştiği, hafıza ve düşünme becerilerinin yavaş yavaş kaybolduğu bir süreç düşünün. Tıp dünyası bu tabloya tek bir isim veriyor: Demans.
Çoğunlukla “nörodejenerasyon” yani beyin hücrelerini yok eden ve ilerleyen süreçlerle ilişkilendirilen bu durum, yalnızca Alzheimer’dan ibaret değil, demansın çok sayıda farklı türü bulunuyor.
Dünya genelinde bugün 57 milyondan fazla insan bir tür demansla yaşıyor. 65 yaş ve üzerindekilerde risk çok daha yüksek, ancak bu durum yalnızca yaşlılara özgü değil. Hatta 85 yaş ve üzerindekilerin yaklaşık üçte birinde demans görülse de herkesin bu tabloyu yaşamadığını unutmamak gerek.
Hastalık, hastanın tıbbi geçmişiyle birlikte yapılan bir dizi testle teşhis ediliyor. Kesin bir tedavi hâlâ bulunmuş değil, ancak semptomları yönetmek mümkün. Üstelik kanıtlar, sağlıklı bir yaşam tarzının demans riskini azaltmaya yardımcı olabileceğini gösteriyor.
Demans, zamanla ilerlen bir hastalık olarak niteleniyor. Demans, belirtilerin ana hastalığı oluşturduğu durumlar (birincil demans) ve kişinin demansının başka bir hastalıktan kaynaklandığı durumlar (ikincil demans) olmak üzere iki ana grupta inceleniyor.
En yaygın demans türleri nelerdir?
Live Science'da yer alan habere göre, en sık görülen birincil demans türleri arasında, Alzheimer hastalığı, vasküler demans, Lewy cisimcikli demans, frontotemporal demans ve karma demans yer alır.
Alzheimer hastalığı
Demans vakalarının %60 ila %80’ini Alzheimer oluşturur. Alzheimer’da nöron adı verilen beyin hücreleri arasındaki iletişim bozulur. Bunun önemli bir nedeni, beyinde tau ve beta-amiloid adlı iki proteinin birikmesidir. Alzheimer hastalarında ilk etkilenen işlev genellikle hafızadır. Zamanla yemek pişirmek, araba kullanmak, faturaları ödemek gibi günlük işler de zorlaşır.
Vasküler demans
İkinci en yaygın demans türü olan vasküler demans, inme inmesi gibi olayların bir sonucu olarak beyne kan ve oksijen akışının kesintiye uğraması sonucu ortaya çıkar. Beyindeki bu değişiklikler genellikle MRI taramalarıyla görülebilir. İlk belirtiler arasında problem çözmede zorlanma, yavaş düşünme, odaklanma kaybı ve organizasyon sorunları yer alır.
Lewy cisimcikli demans
Lewy cisimcikli demans, alfa-sinüklein adı verilen bir proteinin anormal bir şekilde birikmesiyle oluşur. Bu protein, beyindeki kimyasal haberci sistemleri etkiler. Lewy cisimcikli demansın belirtileri arasında düşünme sorunları, hareket bozuklukları, uyku problemleri ve denge kaybı bulunur.
Frontotemporal demans
Frontotemporal demans, beynin alın bölgesinin arkasında ve kulakların yakınında bulunan frontal ve temporal lobların hasar görmesi sonucu ortaya çıkar. Nadir görülen bu demans türü, daha genç yaşlarda da ortaya çıkabilir, tanı alan kişilerin %60’ı 45 ila 64 yaş aralığındadır. Belirtiler genellikle davranış, hareket, dil ve duygularda değişiklikleri içerir.
Karma demans
Karma demans ise bir kişinin aynı anda birden fazla demans türüne sahip olması durumudur. Bu tür, çoğunlukla kişi yaşamını yitirdikten sonra yapılan incelemelerde ortaya çıkar; çünkü hayattayken genellikle tek bir demans türü teşhisi konur ve ikinci tür gözden kaçar. 80 yaş üzerindeki kişilerde karma demans daha yaygındır ve yalnızca tek bir demans türüne sahip olanlara kıyasla daha hızlı bir bilişsel gerileme görülür.
Başka hastalıklardan kaynaklanan demanslar da var mı?
Demans, diğer hastalıklarla da ilişkili olabilir. Başka bir hastalığın sonucu olarak ortaya çıktığında buna “ikincil demans” denir. Demansa yol açabilen bazı hastalıklar şunlardır: Huntington hastalığı, Creutzfeldt-Jakob hastalığı, Parkinson hastalığı, Wernicke-Korsakoff sendromu, HIV/AIDS ve travmatik beyin yaralanmaları.
Ayrıca demansa benzer belirtiler; uzun süreli ve yoğun alkol kullanımı, ilaç yan etkileri, ruh sağlığı sorunları, temel besin eksiklikleri, enfeksiyonlar, metabolik bozukluklar veya beyin tümörlerinden de kaynaklanabilir. Temel neden tedavi edildiğinde bu tür demans benzeri belirtiler bazen tersine çevrilebilir.
Demansa ne sebep olur?
Genel olarak demans, beynin doğru şekilde çalışmamasından kaynaklanır. Bazı durumlarda, Alzheimer ve Lewy cisimcikli demansta olduğu gibi, beyinde anormal ve fazla miktarda protein birikir. Bu proteinler, nöronların birbirleriyle iletişim kurmasını zorlaştırır.
Demansın diğer nedenleri ise sinir hücreleri arasındaki bağlantıların bozulmasıyla ortaya çıkar; örneğin frontotemporal demansta olduğu gibi. Bu durumda, beyin sinyalleri doğru şekilde gönderilip alınamaz. Ayrıca beyindeki kan damarlarının hasar görmesi de demansa yol açabilir; bu durum vasküler demans olarak adlandırılır.
Demans genetik olarak aktarılır mı?
Genetik, bir kişinin demans geliştirme riskinde rol oynayabilir. Alzheimer hastalığında, hastalıkla ilişkili en az 80 farklı DNA bölgesi bulunmuştur. Bu genlerden biri olan APOE, 65 yaş sonrası başlayan Alzheimer tipi demans riskinde en büyük etkiye sahiptir.
APOE geni, kanda bulunan yağlı bir madde olan kolesterolün taşınmasına yardımcı olur. APOE geninin üç farklı versiyonu vardır ve bunlar Alzheimer geliştirme olasılığını etkiler. e4 adı verilen versiyon riski artırırken, e2 versiyonu riski azaltır.
Genetik ayrıca frontotemporal demansın gelişiminde de rol oynayabilir. Bu vakaların yaklaşık üçte birinde, ebeveynden çocuğa aktarılan kalıtsal gen mutasyonları yer alır.
Demans belirtileri genellikle hafif başlar ve zamanla kötüleşir. Farklı demans türlerinde belirtiler değişiklik gösterebilse de, Alzheimer Derneği’ne göre birçok türde yaygın olarak görülen 10 erken belirti şunlardır:
- Günlük yaşamı aksatan hafıza kaybı: Yeni bilgileri, tarihleri unutmak veya aynı soruları tekrar tekrar sormak.
- Planlama ya da problem çözmede zorluk: Faturaları takip etmekte, tarifleri uygulamakta veya konsantre olmakta güçlük çekmek.
- Alışılmış görevleri tamamlamada zorlanma: Yerleri, alışveriş listelerini ya da bir oyunun kurallarını hatırlamakta zorluk.
- Zaman veya yerle ilgili kafa karışıklığı: Tarihleri ya da mekânları karıştırmak.
- Görsel algı ve mekânsal ilişkilerde sorunlar: Görme ile ilgili değişiklikler, denge sorunlarına ya da mesafeleri yanlış tahmin etmeye yol açabilir.
- Konuşma veya yazmada yeni ortaya çıkan dil sorunları: Konuşmaları takip etmekte veya katılmakta güçlük.
- Eşyaları kaybetme ve izini sürememe: Eşyaları alışılmadık yerlere koymak.
- Azalan ya da zayıf muhakeme: Karar almakta zorlanma veya kişisel bakım gibi konularda yanlış değerlendirmeler yapma.
- İş veya sosyal aktivitelerden çekilme: Hobilerden veya sosyal etkinliklerden uzaklaşma.
- Duygu durum ve kişilik değişiklikleri: Kafa karışıklığı, kuşku, depresyon, korku veya kaygı hali.
Demans genel olarak erken, orta ve ileri evreler olmak üzere üç kategoride sınıflandırılır. Ancak, hastalar ve bakım verenler için demansın ilerlemesini daha ayrıntılı göstermek üzere Küresel Bozulma Ölçeği (Global Deterioration Scale – GDS) kullanılır ve bu ölçek 7 aşamadan oluşur:
Evre 1–3: Belirtiler ya hiç yoktur ya da hafif bilişsel gerileme vardır. Bu aşamalardaki belirtiler çoğu zaman kişinin kendisi ya da yakınları tarafından fark edilmeyebilir.
Evre 4–5: Orta düzeyde belirtiler görülür. Hafıza kaybı belirginleşir ve kişi günlük görevlerde yardıma ihtiyaç duymaya başlar.
Evre 6–7: İleri düzeyde belirtiler ortaya çıkar. Özellikle Evre 7’de kişi konuşma yetisini büyük ölçüde kaybeder ve tamamen bakım verenlere bağımlı hale gelir.
Bunun dışında, hastalığın ilerleyişini takip etmek için kullanılan diğer ölçekler de vardır:
İşlevsel Değerlendirme Evreleme Aracı (FAST)
Klinik Demans Derecelendirme Ölçeği (CDR)
Mini-Mental Durum Testi (MMSE)
Demans neden öldürür?
Demans, dünya genelinde önde gelen ölüm nedenlerinden biridir. Demans teşhisi konulan bir kişinin ne kadar süre yaşayacağı, her vaka farklı olduğu için değişkenlik gösterir. Bazı insanlar 20 yıla kadar yaşayabilirken, bazıları çok daha hızlı bir şekilde kötüleşir.
Demans ilerledikçe ölümcül olabilecek çeşitli komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Örneğin, hastalık ilerlediğinde kişi çiğneme ve yutma zorlukları yaşayabilir ya da çevresindeki dikkat dağıtıcı unsurlar nedeniyle yemek yemekte güçlük çekebilir. Bu durum, susuzluk ve beslenme yetersizliğine yol açabileceği gibi, yiyecek veya sıvının akciğerlere kaçmasıyla oluşan aspirasyon pnömonisi gibi başka hastalıklara da zemin hazırlayabilir.
Ayrıca, kişisel hijyeni korumakta, yeterince sıvı tüketmekte ve mesane kontrolünü sağlamakta zorlanan kişilerde idrar yolu enfeksiyonları sık görülür ve bu enfeksiyonlar ölümcül hale gelebilir. İleri evre demans hastalarında tehlikeli düşmeler de oldukça yaygındır.
Bunun yanında, demans hastaları ilaçlarını almayı unutabilir ya da yüksek tansiyon gibi mevcut başka hastalıkları için gerekli tedaviyi alamayabilir. Bu durum, söz konusu hastalıkların ciddi komplikasyonlara yol açma riskini artırır. Örneğin, demans hastaları kalp krizi, diyabet komplikasyonları, böbrek yetmezliği, yatak yaraları veya bir enfeksiyona karşı gelişen ve hayatı tehdit eden bağışıklık tepkisi olan sepsis yaşayabilir.
Demansın tedavileri nelerdir?
Demansa benzeyen bazı semptomlar potansiyel olarak tersine çevrilebilse de, ilerleyici demans için kesin bir tedavi yoktur. Ancak semptomları azaltmaya ve hastalığın ilerlemesini yavaşlatmaya yardımcı olabilecek tedaviler mevcuttur.
Alzheimer hastalığı için geliştirilen iki tedavi — donanemab ve lecanemab — beyinde biriken proteinleri hedef alır. Ayrıca, Alzheimer ve diğer demans türlerinde beyin sinyallerinin iletilmesine yardımcı olarak semptomları hafifletebilecek başka ilaçlar da vardır; örneğin, kolinesteraz inhibitörleri, hafızaya yardımcı olmak için beyindeki kimyasal habercileri artırır.
Günlük aktiviteler ve kaygılarla başa çıkmaya yardımcı olmak için mesleki terapi, konuşma terapisi ve danışmanlık gibi tedaviler faydalıdır. Demansın erken evrelerinde hastalar, hastalığın ilerlemesine yönelik kaygılar geliştirebilirken; geç evredeki hastalarda kafa karışıklığı ve yönelim bozukluğu kaygıyı tetikleyebilir ve çeşitli terapiler bu duruma yardımcı olabilir.
Bakıcılar için, demans hastalarına yardım etmenin birçok yolu vardır; örneğin rutinler oluşturmak, güvenli bir ortam sağlamak için çevreyi düzenlemek ve hastayı çevresiyle etkileşime teşvik etmek. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), bakım planı oluşturma konusunda rehberlik sunar.
Kaynak: Gazete Oksijen