19 Aralık 2024, Perşembe Gazete Oksijen
Haber Giriş: 28.03.2024 10:51 | Son Güncelleme: 28.03.2024 11:08

Bloomberg'ten 31 Mart analizi: Asıl yarış İstanbul'da

Bu hafta sonu gerçekleşecek belediye seçimleri İstanbul'da AK Parti'nin adayı Murat Kurum ile CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu arasında kıyasıya bir yarışa sahne olacak. Bloomberg, İstanbul'daki seçimin önemini ve buradaki rekabeti yazdı
Bloomberg'ten 31 Mart analizi: Asıl yarış İstanbul'da

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın partisi İstanbul'da yönetimi kaybettiğinde, bu nihai hedefi Türkiye Cumhurbaşkanı'nı devirmek olan muhalefet için dönüm noktası niteliğinde bir zaferdi. Beş yıl sonra, Erdoğan bu yenilginin intikamını almaya ve ülkenin ekonomik dinamosunun kontrolünü yeniden ele geçirmeye çalışıyor. 

Pazar günü ülke genelinde yapılacak belediye seçimleri, Erdoğan'ın geçen Mayıs ayında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 20 yıllık iktidarını uzatmasının ardından geliyor. Türkiye'nin en büyük kentindeki sıkı yarışta, Cumhuriyet Halk Partisi'nden 53 yaşındaki mevcut Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Erdoğan'ın seçtiği aday ve eski Çevre Bakanı 47 yaşındaki Murat Kurum'un meydan okumasına karşı koymayı hedefliyor. 

16 milyon nüfuslu şehrin kontrolü

Oylama, Türkiye'nin en önde gelen iki siyasi rakibi arasında geniş çaplı bir mücadele olarak görülüyor. Söz konusu olan, yıllık bütçesi 6,6 milyar dolar olan ve sosyal yardım ödemeleri Türkiye'deki hayat pahalılığı krizi sırasında seçmenler için kritik önem taşıyan yaklaşık 16 milyon nüfuslu bir şehrin kontrolü. İmamoğlu gücü elinde tutarsa, 2019'da AK Parti'nin adayını yenen Erdoğan'ın baş rakibi olma konumunu pekiştirecek. Bu mağlubiyet, kendi siyasi kariyeri 1990'larda İstanbul belediye başkanlığı yaptığı dönemde ivme kazanan Erdoğan için son derece kişiseldi.

En büyük engel enflasyon ve seçime ilgisizlik

Danışmanlık şirketi Teneo'nun eş başkanı Wolfango Piccoli, İstanbul'u geri kazanmanın "Erdoğan'ın iktidarını genişletme ve aynı zamanda başlıca siyasi düşmanını saf dışı bırakma planı için kritik önem taşıdığını" söyledi. En büyük engel ise yükselen enflasyona duyulan kızgınlık ve seçmenlerin ilgisizliği olabilir. Erdoğan hafta sonu yaptığı en büyük seçim mitinglerinden birinde İstanbul'da azalan kalabalığa dikkat çekerek, "Biz burada 1,5 milyon kişiye alışkınız ama bugün 650 bin kişi var" dedi.

Şimdiye kadar AK Parti'nin müttefiki olan Yeni Refah Partisi de dünyadaki en yüksek enflasyon oranlarından biri olan yüzde 67'lik enflasyonla sarsılan bir ekonominin yükünü taşıyan bıkkın Erdoğan destekçilerini cezbederek ivme kazanmak için yarışıyor. Geçen yıl Mayıs ayında Erdoğan Türkiye'deki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde üçüncü kez kazandı. Ancak ekonomik hasarın en belirgin olduğu İstanbul ve başkent Ankara'da oy kaybetti. İstanbul belediyesinin planlama ajansı İPA'ya göre, İstanbul'da yaşam maliyetleri Şubat ayında yıllık yüzde 81 arttı ve dört kişilik bir ailenin ortalama harcamaları asgari ücretin üç katına çıktı.

Seçmenler alternatiflere yöneliyor

Örneğin 25 yaşındaki Alparslan, uzun yıllardır Erdoğan destekçisi olan bir aileden geliyor. Mayıs ayındaki oylamadan bu yana Cumhurbaşkanı'na karşı cephe aldı çünkü fiyat artışları geçim kaynağını ve kardeşi gibi evlenme hayalini tüketiyor. Alparslan bunun yerine Yeni Refah Partisi'ne oy verecek. "Erdoğan'ı protesto ediyorum" diyen Alparslan, siyasetten bahsederken tam ismiyle anılmak istemiyor. Ekonomist ve kamuoyu araştırmacısı Can Selçuki, Mayıs ayındaki oylamadan önce hissedilen rahatlığın artık mevcut olmadığını ve seçmenlerin alternatiflere yöneldiğini söyledi. Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde Erdoğan enflasyon yerine ekonomik büyümeye öncelik verdi ve dünyanın geri kalanı faiz oranlarını yükseltirken merkez bankası faiz oranlarını düşürdü. Sonra bu dönem aniden sona erdi.

Merkez Bankası, Erdoğan'ın yeniden seçilmesinden bu yana politika faizini oranını 40 puanın üzerinde artırarak yüzde 50'ye yükseltti. Wall Street tecrübesi olan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ülkenin mali durumunu düzeltmeye ve yabancı yatırımcıları geri çekmeye çalışırken bütçe yardımları da daha az cömert oldu. Gıda fiyatlarındaki pahalılıktan şikayet eden 58 yaşındaki İsmail Sarı, "İnsanlar aç, aç... Her gün fiyat artışlarıyla karşı karşıyayız. Marketler sürekli fiyat etiketlerini değiştiriyor" dedi. Daha önce Erdoğan'a oy vermiş olduğunu belirten Sarı, bu defa AK Parti'ye oy vermek de kararsız. 

İmamoğlu kazansa bile, savaşması gereken başka bir mücadele daha var. Belediye başkanı, 2019'daki zaferi sonrası Yüksek Seçim Kurulu üyelerine hakaret etmekle suçlanıyor. O dönemki kurul, İmamoğlu'nun tekrar kazandığı ve AK Parti'nin şehirdeki çeyrek asırlık iktidarını sona erdiren bir oylamanın tekrarlanmasını emretmişti. İmamoğlu iddiaları reddediyor.

Bazı sadık Erdoğan destekçilerine göre ise ekonomi, Erdoğan 2002'de iktidara gelmeden önce daha kötüydü. 60'lı yaşlarının başında olan Fatma İnci, ekmek almak için sıraya girmek zorunda kaldığını hatırladığını söylüyor. Fatma ve dört kadın arkadaşı, siyasi tercihleri sorulduğunda, "İstanbul'da biz Kurum deriz" dedi.