27 Temmuz 2024, Cumartesi Gazete Oksijen
Haber Giriş: 02.04.2024 11:41 | Son Güncelleme: 02.04.2024 11:46

The Guardian'dan seçim analizi: Muhalefet zaferini daha genç adaylara borçlu

The Guardian'dan Ruth Michaelson, 31 Mart seçimlerinde CHP'nin başarısındaki en önemli faktörün daha genç ve yeni adaylar olduğunu yazdı. Buna karşılık olarak AK Parti'de ise bir halef-selef krizi yaşanıyor
The Guardian'dan seçim analizi: Muhalefet zaferini daha genç adaylara borçlu

Türkiye'nin ana muhalefet partisi yerel seçimlerde zafere ulaşırken, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun ikinci kez göreve gelmesinin ardından destekçileri gece boyunca kutlamalar yaptı. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), destekçilerinin beklentilerinin çok ötesine geçerek olası bir geleceğe göz kırptı.

Sosyal medya kutlama mesajlarıyla dolup taşarken, insanlar arabalara doluşup İstanbul'un dört bir yanında sokaklara dökülerek kutlama yaptı. Birçokları için muhalefetin başarı dalgası, CHP'nin geçen yılki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde İmamoğlu'nu aday olarak seçmesi halinde neler olabileceğine dair de bir pencereydi. O yarışta muhalefet Erdoğan'ı ikinci tura zorlamış, mali çalkantılar ve 50 binden fazla insanın ölümüne neden olan ikiz depremlerin ortasında yarışı kaybedecek gibi görünmüştü. Ancak sonuçta Erdoğan cumhurbaşkanlığını ve parlamentoda büyük bir çoğunluğu elde ederek bir dönem daha cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturmaya hak kazandı. 

Pazar günkü yerel seçim sonuçları, Türkiye'nin en büyük şehirlerinin yanı sıra geleneksel kıyı tabanlarından uzakta, ülkenin merkezindeki daha küçük kırsal ilçelerde belediye başkanlığı kazanan muhalefet için son yılların en iyi sonuçları oldu. Erdoğan'ın evinin de bulunduğu İstanbul'un zengin semti Üsküdar CHP'ye geçerken, doğudaki Adıyaman ili ve Karadeniz'e yakın bazı bölgeler de uzun süredir muhalefetin elinde olmayacak kadar muhafazakâr kabul ediliyordu.

"Kimse bu kadar büyük bir başarı beklemiyordu"

İstanbul'daki Özyeğin Üniversitesi'nde siyaset bilimi profesörü olan Evren Balta, "Kimse bu kadar büyük bir başarı beklemiyordu" dedi. Oylamadan önce şöyle Balta, "Muhalefetin ilgisizliğinden bahsediyorduk ama görünen o ki hükümet destekçileri de hayal kırıklığına uğramış ve Türk siyasetine kızgın. Sandığa gitmek yerine evde kalmaya karar verdiler" değerlendirmesini yapmıştı.

Vatandaşlar yüksek enflasyonun ve para biriminin değerinin düşmesine neden olan ekonomik krizin ağırlığı altında acı çekerken, Erdoğan kendisini depremlerden sonra yeniden inşa da dahil olmak üzere ülkenin sorunlarını çözebilecek tek figür olarak konumlandırdıktan sonra geçen yılki seçimleri kazandı. Ancak Erdoğan'ın seçim cazibesi, büyük ölçüde kabinesi tarafından yürürlüğe konan yeni kemer sıkma önlemleri dalgası nedeniyle azaldı. Sonuç olarak, partisinin İstanbul'u geri alma girişiminde rakiplerinden üç kat daha fazla harcama yaptığı bildirilirken, hükümeti seçmenlere cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce yaptığı, kamu çalışanlarına ve emekli maaşlarına zam, tüm ülke için bir ay ücretsiz doğal gaz ve devasa yerli savunma altyapısının açılışını içeren teşvikler sunamadı.

Partisinden daha popüler

Erdoğan'ın Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AK Parti) yaşadığı kayıplar, yıllardır süren iç krizin bir sonucu. Cumhurbaşkanı uzun zamandır partisinden daha popüler ancak partinin Erdoğan'ın seçmenleri etkileme becerisine olan güveni, kaderlerinin iç içe geçmesine neden oldu. Erdoğan, İstanbul'u İmamoğlu'ndan geri alma kampanyasında kendisini ön plana çıkarırken, parti Erdoğan'ın umutsuzca ihtiyaç duyduğu ancak atamaya isteksiz göründüğü bir figür olan ve potansiyel bir halef olarak kendini göstermesi pek olası olmayan bir belediye başkanı adayı seçti.

"İlk on yılında çok sayıda yetenekli insan vardı"

Balta, "AK Parti içinde kurumsal bir kriz var. İktidarının ilk on yılında partiyi bu kadar başarılı kılan şey, saflarında çok sayıda yetenekli insan olmasıydı, teknokratik ve bir dereceye kadar meritokratik işe alımlar vardı, şimdi bu ortadan kalktı, hepsi patronaj. Bu da AK Parti'nin seçmenlere yeterince hizmet verememesi sorununa katkıda bulunuyor" ifadelerini kullandı. 

Erdoğan'ın 2028'den sonra da iktidarda kalmasını sağlayacak yeni bir anayasa değişikliğine gidebileceği tehdidi karşısında Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda yaşanan halef-selef krizi, muhalefetin yeni bir liderler grubunu terfi ettirmesiyle zirveye ulaştı. Geçen yılki genel seçim mağlubiyetinin ardından CHP, İmamoğlu'nun uzun süredir müttefiki olarak görülen Özgür Özel'i yeni ve genç bir lider olarak atadı. Her ikisi de muhalefet içindeki değişim dalgasının bir parçası ve partinin geleneksel tabanının ötesinde Türk siyasetinin muhafazakâr ve Kürt kesimlerine ulaşma becerisine sahipler.

"Farklı bir üslupları var"

Balta, CHP'nin geçen yılki kayıplarını ve bir yıldan kısa bir süre sonra elde ettiği büyük kazanımları açıklamak için birden fazla bileşen olduğunu söyledi. Balta, "Bunlardan ilki adayların önemli olması. İnsanlar Türkiye'de yaşanan yirmi yıllık kutuplaşmış yoğun siyasi tartışmalardan yoruldu ve CHP'nin Özel ve şimdi de potansiyel cumhurbaşkanı adayı İmamoğlu gibi nispeten genç adayları var. Farklı bir iletişim tarzları ve üslupları var" ifadelerini kullandı. 

Balta, sonuç olarak muhalefetin Türkiye'nin on yıllardır kendisine oy vermeyi düşünmeyen kesimlerinden destek bulduğunu ve artık gelecekteki siyasi iktidara giden yeni yollara sahip olan kendi adaylarını bile şaşırttığını belirtti. Balta, "Bu çok büyük,  şu anda bunu ifade etmekte zorlanıyorum. Sadece rakamlara bakın. Harita bile yaşanan değişim dalgasını tam olarak göstermiyor" dedi.