02 Mayıs 2024, Perşembe Gazete Oksijen
Haber Giriş: 12.06.2023 14:34 | Son Güncelleme: 13.06.2023 15:21

Bloomberg yazdı: Avrupa futbolunun asıl sahibi kim?

Bloomberg, Avrupa futbolunun 5 büyük ligini mercek altına aldı. Habere göre, 2005’ten bu yana 5 Avrupa liginin yüzde 17’si yerel zenginlerin elinden çıkıp uluslararası fon ya da yatırım şirketlerinin eline geçti. Peki kulüplerin el değiştirmesinin arkasındaki asıl nedenler neler?
Bloomberg yazdı: Avrupa futbolunun asıl sahibi kim?

Manchester City, Avrupa futbolunda artık baskın bir güç olduğunu kanıtlamanın eşiğinde. 2007 yılında Dubaili yatırımcılar Liverpool'u satın almak için girişimde bulundu ancak ABD'li rakiplerine kaybettiler. Manchester United için Ortadoğuluların yaklaşımı da kulübün ABD merkezli sahipleri Glazer ailesi tarafından reddedildi. Bir yıl sonra Abu Dhabi United Group for Development and Investment, Manchester City'yi Tayland'ın eski başbakanlarından birinden satın aldı ve kulübe dünyanın en iyi futbolcularını getirme sözü verdi.

98 kulübün sahipliği nasıl değişti?

Bloomberg, Glazers'ın City'nin rakibi Manchester United'ı yaklaşık 1 milyar dolara devraldığı 2005 yılından bu yana 98 kulübün sahipliğinin nasıl değiştiğini ortaya çıkarmak için Avrupa'nın en büyük beş yerel ligini inceledi. Analiz, dünyanın en popüler sporunun patronlar için pahalı bir eğlenceden nasıl ciddi bir güç ve kar oyununa dönüştüğünü gösteriyor. 5 ligin 4’ünün birinci liginde 20’şer takım var. Sadece Bundesliga’da 19 takım bulunuyor. İşte toplam 98 takımla ilgili rakamlar:

2004-05 sezonu: 93 takımın sahibi yerel işadamları. 2’si ABD’lilerin, 2’si Asyalıların, 1’i de bir Avrupalının
2014-15 sezonu: 78 takımın sahibi yerel işadamları. 6’sı ABD’lilerin, 3’ü Suudilerin, 2’si Asyalıların, 3’ü Avrupalıların
2022-23 sezonu: 56 takımın sahibi yerel işadamları. 17’si ABD’lilerin, 6’sı Suudilerin, 6’sı Asyalıların, 7’si Avrupalıların

Devlet destekli yatırım şirketleri şu anda Manchester City de dahil olmak üzere beş kulübün sahibi. Bir de Wall Street var. Özel sermaye, spor yönetim grupları ve alternatif varlık yöneticileri gibi özel yatırım firmaları, İngiltere'nin Chelsea ve Fransa'nın Lyon takımları da dahil olmak üzere 12 kulübün sahibi ya da ana hissedarı konumunda.

Bloomberg News'in analiz ettiği büyük ligler arasında en fazla hareketlilik İngiltere Premier Ligi ve Fransa Ligue 1'de görüldü. Gücün sahiplerden ziyade kulüp üyelerinin elinde olduğu Almanya Bundesliga, İspanya La Liga ve İtalya Serie A ise en az işlemin gerçekleştiği ligler oldu.

Kulüplerin el değiştirmesinin arkasındaki nedenler

  • Spor varlıklarının diplomatik bir araç olarak kullanılması
  • Futbolu nakit paraya dönüştürmek
  • Mali durumları bozulan ve paraya ihtiyacı olan kulüplerden faydalanmak

Harcama çılgınlığı sona erecek gibi görünmüyor. Manchester United hala yerel milyarder Jim Ratcliffe'e, Katarlı bir gruba ya da ABD'li varlık yöneticilerine satıp satmamayı düşünüyor. Ancak yatırım fonlarının sahibi olduğu kulüplerin Şampiyonlar Ligi'nde başarıya ulaşması zor. Paris Saint-Germain'in Katar kontrolü altında ilk kez çeyrek finale yükseldiği 2013'ten bu yana en fazla zaferi beş galibiyetle Real Madrid elde etti. Takım İspanyol milyarder Florentino Perez tarafından yönetiliyor.

Arsenal'in eski başkan yardımcısı David Dein kulüp hakkında, "1983'te Arsenal yönetim kuruluna katıldığımda, sevdiği kulübe yatırım yapan yerel bir iş adamıydı. Sonra milyonerlere, sonra milyarderlere ve şimdi de egemen devletlere dönüştü" dedi.

Peki ne değişti? Futbol artık zenginler için bir hafta sonu hobisi değil. Bunun yerine, bir kulübü yönetmenin maliyeti yerel yatırımcıları dışarı itti ve onların yerini, sadece para kazanmak için değil, aynı zamanda küresel konumlarını etkilemek için kulüp satın alan dünyanın en zengin sermaye kaynaklarından bazıları aldı. Hem Abu Dabi hem de Suudi Arabistan şu anda İngiltere'nin kuzeyinde büyük kulüplere sahip ve önce Manchester, ardından da Newcastle'ın en önemli emlak yatırımcılarından biri olmaya aday görünüyorlar. Bloomberg'e göre Futbola zengin adamların onlardan daha zengin olan adamların gelip masaya daha fazla para atmasını izlediği bir tören denilebilir.

24 yılda 256 kat kazandı

Dein'in hisselerinin yüzde 14,58'ini 75 milyon sterlin karşılığında Rus oligark Alisher Usmanov'a sattı. Usmanov, 2003 yılında Chelsea'yi 140 milyon sterline satın alan diğer Rus milyarder Abramovich'e katıldı. Abramovich oyunculara 1 milyar dolardan fazla para harcadı ve Chelsea'nin sahibi olarak 21 kupa kazandı. Rusya'nın 2022'de Ukrayna'yı işgal etmesinin ardından kulübü satmak zorunda kaldı. ABD merkezli bir grup yatırımcı kulübü yaklaşık 2,5 milyar sterline satın aldı.

"Abramovich ile rekabet etmem mümkün değildi"

Newcastle United'ın sahibi olan ve parasını çoğunlukla gayrimenkul geliştirerek kazanan John Hall, Abramovich'in Chelsea'yi satın almasından birkaç yıl sonra kulübü perakende kralı Mike Ashley'e sattı. Hall, "Abramovich ile rekabet etmem mümkün değildi. Futbol için aile işimi riske atamazdım. Şimdi milyarderler ve devlet fonları işi farklı bir boyuta taşıdı" ifadelerini kullandı. Herkes dışarıdan müdahale istemiyor. Almanya Bundesliga'da Bayern Münih ve Borussia Dortmund gibi iyi yönetilen ve başarılı kulüpler bulunuyor. Ancak yıllardır taraftarları finansörlere tercih eden katı şartlar nedeniyle yatırımcılar için pek de cazip değil.

Karar verme yetkisine sahip olmamak cazip değil

Kurallar, ticari bir yatırımcının herhangi bir kulüpte yüzde 49'dan fazla oy hakkına sahip olmasını engelleyerek taraftarlara ortak mülkiyet ve stratejik kararlarda söz hakkı veriyor. Bu kural, maaş faturalarını ve bilet fiyatlarını düşük tutmasıyla tanınsa da Bundesliga'nın Avrupalı rakiplerini güçlendiren milyarlarca dolarlık anlaşmalara imza atmasını da engelledi. Pazarlama profesörü olan Sascha Raithel, "Bir futbol kulübünü satın almak ancak özgürce karar verme yetkisine sahip olmamak, büyük yatırımcılar için çok cazip olmayan bir model" dedi.

Amerikalıların Avrupa futbolundaki yeri

Bloomberg'ün analizine göre 2005 yılında İtalyan, Alman ve İspanyol liglerinde hiç yabancı yatırımcı yoktu. O zamandan bu yana yaşanan nakit akışının bir nedeni de futbolun küresel yaygınlığına rağmen henüz bir para kazanma makinesi haline gelmemiş olması. Düşünceye göre potansiyel de burada yatıyor.

Üretilen küresel dolarlar açısından ABD ligleriyle kıyaslandığında, İngiltere Premier Ligi göreceli olarak küçük kalıyor. NFL şu anda yılda yaklaşık 19 milyar dolar kazandırıyor ve ABD beyzbol ve basketbol ligleri, takımlarının yaklaşık 7 milyar dolar kazandırması beklenen Premier Lig'den daha fazla para kazanıyor.

Futbolun en zengin liginin buz hokeyinden biraz daha fazla para kazandırıyor olması yabancı yatırımcılar için altın bir fırsat olarak görülüyor. ABD'de spor takımları genellikle yerel pazar payı ve milyar dolarlık yerel yayın haklarıyla tanımlanan medya varlıkları olarak görülüyor.

İstisnalar da var

Bazı istisnalar var. VfL Wolfsburg otomobil üreticisi Volkswagen AG'ye, Bayer 04 Leverkusen ise ilaç devi Bayer AG'ye ait. Sahipleri yirmi yılı aşkın bir süredir istikrarlı bir şekilde yatırım yaptıkları için kurallardan muaf tutuluyorlar. RB Leipzig ise Avusturyalı enerji içeceği üreticisi Red Bull tarafından destekleniyor. Amerikalılar da bu konuda ilerleme kaydediyor. Miami'li yatırım şirketi 777 Partners, Blackstone Inc. yöneticisi David Blitzer'in iki yıl önce Augsburg'a yatırım yaparak bir ilke imza atmasının ardından bu yıl Berlin'in Hertha BSC takımından bir hisse satın aldı.

İtalyan kulübü Genoa, Brezilya'daki Vasco da Gama ve Belçika'daki Standard Liege'in de sahibi olan 777 Partners'ın kurucu ortağı Josh Wander, "Genel olarak futbolun, özel olarak da futbol kulüplerinin insanların hayatında eşsiz bir gücü ve yeri var. Bu ilişkinin ne ölçüde kullanıldığının henüz yeni fark edilmeye başlandığına inanıyoruz" dedi.