CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, İBB'ye yönelik son operasyonda gözaltına alınan, aralarında İETT Genel Müdürü İrfan Demet'in de bulunduğu 25 kişinin emniyetten 'tek sıra' halinde çıkarıldığı görüntülerin servis edilmesine tepki gösterdi. Çağlayan Adliyesi önünde konuşan Çelik, "İETT Genel Müdürü İrfan Demet. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne tam 25 yıl boyunca Türk Silahlı Kuvvetleri’nde yüzbaşı olarak hizmet etmiş bir asker. Şanlı ordumuzda 25 yıl görev yaptıktan sonra emekli olmuş, ardından İETT’de daire başkanlığı görevine başlamış ve sonrasında genel müdürlüğe atanmış, ülkemiz için üstün hizmetleri olan çok kıymetli bir insan. Peki, bu sabah nasıl sevk edildi adliyeye? İrfan Demet, dört gün boyunca Vatan Emniyet Müdürlüğü’nün bodrum katında, uyuşturucu kokuları içinde bekletildi. Ardından, darbe dönemlerini aratmayan bir şekilde, 25 kişiyle birlikte tek sıra halinde dizilip, kolluk kuvvetleri eşliğinde adliyeye getirildi" ifadelerini kullandı.
"Emniyet tarafından basının WhatsApp gruplarına servis edildi"
"Bu görüntüler bize bir şey hatırlatıyor" diyen CHP İstanbul İl Başkanı şöyle devam etti: "Tıpkı bir süre önce 30 yıl belediye başkanlığı yapmış insanlara uygulanan muamele gibi... Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel haftalardır uyarıyor: Bir fotoğraf gösterdi -beyaz Toros- Ve dedi ki: ‘Türkiye 90’ların karanlığına sürüklenmek isteniyor.’ Bugün yaşanan bu tablo, işte tam da o karanlığın, 90’ların, Beyaz Toros döneminin yeniden sahneye konmak istendiğinin en somut göstergelerinden biridir. Peki, bu insanların suçu ne? Kabahatleri ne? Haklarında herhangi bir mahkeme kararı yok. Masumiyet karinesi ayaklar altına alınıyor. Bu ülkenin onurlu, şerefli, haysiyetli bürokratları, itibarları zedelenerek kamuoyuna teşhir ediliyor. Ve bakın açıkça söylüyorum: Bu görüntüler emniyet tarafından basının WhatsApp gruplarına servis edildi."
Söz konusu görüntülerle ilgili emniyet yetkililerine, "Kimin görüntüsünü servis ettiğinizi biliyor musunuz?" sorusunu yönelten Çelik şunları söyledi: "Bu ülkeye 25 yıl Türk Silahlı Kuvvetleri'nde hizmet etmiş bir yüzbaşının görüntüsünü... Terörle mücadele etmiş bir insanın görüntüsünü... Beraber güvenliğini sağlamakla sorumlu olduğunuz bir arkadaşınızı, bu ülkenin şerefli bir askerini... Yakışmıyor bu manzara Türkiye’ye. Siz de devlet memurusunuz. Bizim vergilerimizle maaş alıyorsunuz. Bu memurları, haklarında hiçbir yargı kararı olmayan insanları, nasıl arka arkaya dizip suçlu gibi teşhir ediyorsunuz? Hangi hakla masumiyet karinesini bu şekilde ayaklar altına alıyorsunuz?"
