1980’lerde Hattat Holding’e 150 dönümlük orman arazisinin tahsisiyle başlayan, 2009’da ise arazinin Sinpaş’a geçmesiyle dev bir otel ve devremülk projesine dönüşen Kızılbük/Sinpaş projesinde Danıştay kararı açıklandı. Kızılbük Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş. tarafından yapılması planlanan Marmaris Kızılbük Resort Otel ve Devremülk (206 odalı otel ve 1323 adet devre mülk) projesi hakkında 10 Mart 2023 tarihinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından ‘ÇED olumlu’ kararı verilmişti.
Yerel mahkeme davayı reddetti
Bunun üzerine Marmaris Kent Konseyi, Sinpaş/Kızılbük projesi için verilen ‘ÇED olumlu’ kararının iptali istemiyle dava açtı. Ancak açılan davada Muğla 2. İdare Mahkemesi keşif kararı vermesine rağmen, aynı taleple Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan davanın reddedilmesi üzerine, bu karar gerekçe gösterilerek Marmaris Kent Konseyi’nin davası da 26 Ocak 2024’te reddedildi.
Kıyı dolduruldu
Ardından Marmaris Kent Konseyi dosyayı Danıştay’a taşıdı. Konsey tarafından; aynı işleme karşı başka bir mahkemede açılan davadaki bilirkişi raporunun dayanak alındığı, ancak görülmekte olan dava ile diğer davadaki iddia ve savunmaların farklı olduğu öne sürüldü. Ayrıca proje alanının ‘Marmaris Milli Parkı’ sınırları içerisinde ‘tabiat parkı koruma alanı’ ve ‘orman alanı’ vasıflı alanlar içerisinde bulunduğu, bu alanda korunması gereken orman alanları ile zengin flora ve fauna çeşitliliği bulunduğu, bu statüdeki bir yere proje için izin verilmesinin hukuka aykırı olduğu iddia edildi. Bununla birlikte otel inşaatında kıyı çizgisinin ihlal edilip kıyının doldurulduğu ve projenin kanalizasyon şebekesinin bulunmadığı da ileri sürüldü.
Somut ve ayrıntılı bilimsel veri yok
Danıştay ise “bilirkişi raporunun, somut ve ayrıntılı bilimsel veri içermediği, yalnızca ÇED raporunun incelenmesi ve rapordaki taahhüt ve beyanların yeterli olduğu yolunda yüzeysel değerlendirme yapıldığı, projenin gerçekleştirilmesi halinde çevreye olabilecek etkilerinin somut olarak ortaya konulmadığı, projenin olumlu ve olumsuz etkileri konusundaki temel hususların incelenmediği, bu haliyle ÇED raporunun yeterli olup olmadığını değerlendirmeye esas alınabilecek niteliğe ve içeriğe sahip olmadığı” sonucuna vardı.
“Yeni bilirkişi incelemesi yapılmalı”
Mahkeme, yeni bir bilirkişi heyetiyle hazırlanacak rapor ile dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilerek yeniden bir karar verilmesi gerektiğine, bu nedenle de ilk derece mahkemesi kararının reddine hükmetti. Gerekçeli kararın açıklanması sonrası Marmaris Kent Konseyi de “Sinpaş’a karşı verdiğimiz adalet, ahlak ve çevre mücadelemizde Danıştay bir kez daha yerel mahkemenin aleyhimize verdiği kararı bozdu” açıklamasını yaptı.
Belediye baskınına kadar inşaata devam edildi
Konsey, açıklamasının devamında şu sözlere yer verdi: “Danıştay’a yaptığımız itiraz sonucu ‘Yüzeysel değerlendirme ile değil gerçekçi, bilimsel, kamu yararı ve çevreyi koruyan bir rapor hazırlanmalı’ denilerek karar lehimize bozulmuş ve yeniden karar verilmesi için mahkemeye iade edilmiştir. Her zaman söylediğimizi bir kez daha tekrar etmek istiyoruz. Mücadelemizde haklıyız ve kazanacağız. Aslında proje alanı olan milli parkı dolaşan herkes doğaya verilen zararı, milli parkın nasıl hunharca talan ve yıkıma uğratılıp işgal edildiğini kendi gözleriyle görecektir. Yıkım gizlenemeyecek büyüklükte. Marmaris’in yaşayacağı kirlilik ve trafik krizini, kıyıların nasıl doldurularak kıyı kenar çizgisinin bozulduğunu ve devletin itibarının nasıl yok sayıldığını görmemek için kastın olması gerekir. Durum bu halde iken yerel mahkemenin verdiği kararın Danıştay’dan döneceğine adımız kadar emindik. Fakat adalete kavuşmak uzadıkça talan ve işgal devam ediyor. Birkaç gün önce basına yansıdığı gibi yaptığımız ihbar sonucu belediye baskınına kadar Sinpaş, hiçbir mevzuat dinlemeden inşaatını korkusuzca sürdürüyor.
Zannediyorlar ki yapanın yanına kâr kalacak. Marmaris halkı mücadelesi ile doğasına ve haklarına sahip çıkacak. Tarih bu belayı başımıza saranları, buna sessiz kalanları ve görevlerini layıkıyla yapmayanları unutmayacak. Sinpaş mücadelemiz, sadece para için çevreyi talan ederek halkı, doğayı, her türlü ahlaki ve kanuni değerlerimizi yok sayanlara karşı simgesel bir örnek olacaktır.”