Ünlü futbolcuları dolandırdığı iddiasıyla tutuklu yargılanan Seçil Erzan ve 6 sanığın İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldüğü davada ikinci duruşma tamamlandı. Saat 11.30’da başlayan duruşma gece saat 23:50’de bitti. Mahkeme heyeti duruşmayı 15 Ocak 2024 tarihine erteledi.
Sahte fon davasının ikinci duruşmasına Buse Terim, Volkan Bahçekapılı müşteki olarak, eski futbolcu Semih Kaya ise tanık olarak ifade vermek için sabah erken saatlerde adliyeye geldi. Bir önceki duruşmada tanık olarak dinlenmelerine karar verilen Arda Turan, Muslera, ve Emre Belözoğlu mazeret bildirerek, Selçuk İnan da sağlık raporu sunarak duruşmaya katılmadı.
Tutuklu sanık Seçil Erzan, ifadesi sırasında sık sık ağladı ve mahkeme heyet başkanı tarafından duygusallaşmadan, sakin bir şekilde ifadesine devam etmesi istendi. Siyah kıyafetlerle duruşma salonuna gelen Erzan, ayakta ifadesini verdi. Mahkeme heyeti, savcı ve müşteki avukatlarının çapraz sorgusu sırasında ise mahkeme başkanının izniyle soruları oturarak cevapladı.
Herkes yer içer hesabı seçil öder
Erzan ifadesinde, ilk önce kendi yakınlarının para getirmesi ile bu işe başladığını ardından da işin kontrolden çıktığını söyledi. “İnsanlar Seçil'i görünce gözümüzün önüne dolar geliyor diyordu. Ben bundan hoşlanmıyorum. Tek motivasyonum daha iyi bir şube müdürü olmaktı. Galatasaray da dahil olmak üzere herkesle gece gündüz ilgileniyordum” ifadesi dikkat çekti. Dikkat çeken başka bir ifadesi ise “Kimseye derdimi anlatamıyorum. Herkes yer içer hesabı Seçil öder” demesi oldu. Bu ifadesi Kanal D’de yayımlanacak olan Yılmaz Erdoğan’ın ‘İnci Taneleri’ dizisine atıfta bulunduğu yorumlarına neden oldu. Çünkü dizinin fragmanında da “Herkes yer içer, hesabı Dilber öder” şeklinde bir bölüm yer alıyor.
İşte Erzan’ın verdiği ifadeden satır başları:
İnsanın iradesi tatlı tatlı sakatlanabiliyormuş
- Kuzenim Tanıl bana 50-75 bin dolar arası bir miktar para daha verdi. Yurtdışında ticaretle uğraşıyordu, oradan para getirmesi gerekiyordu. Tanıl bu paraları getirmemeye başladı. 2014’ten 2023’e benim ona verdiğim faizle yaşadı.
- Akrabaların bana para verdi. Hepsi benim hesabımda olduğu için gelirden çok kredi taksitleri ödüyordum. Herkesin hayat standardı bir anda artmaya başlamıştı. Annemle çok ilgileniyorlardı, hayır diyemediğim zaman da oluyordu. İnsanın iradesi tatlı tatlı da sakatlanabiliyormuş.
- Bana asker arkadaşım denilerek para geliyordu hiç tanımadığım kişilerden. Ödenmeyecek diye kıyametleri kopardım böyle bir faiz yok dedim. Ama sen yaparsın kızım dediler.
- Ben istemeden de insanlar bana para getirdi. Akrabasının, yakınının parasını getirdi. Ben kimin olduğunu da bilmiyordum. Ama al ver dönemi başlamıştı.
- 2021 yılında Atilla Baltaş bana bir 250 bin dolar kendi para getirdi. 40 günde bir 100 bin dolar aldı daha sonra. Bana onu 350 bin dolar verip bir 40 gün sonra 450 bin dolar olacak şekilde istedi.
Tefecilerin eline düştük
- Ben tefecilerin eline düştüğümüzü ödeme aşamasında öğrendim. Bu arada kendi çevremdeki insanlara da çok fazla faiz ödediğim bir dönem oldu.
- 2021 Mart-Nisan'dan itibaren aldığım paraları değerlendiremedim artık. Çünkü bir saat sonra başkasına vermem gerekiyordu.
- Zimmet de yapmıyordum. Kendi cebime giren bir şey yoktu. Kimseye de taksit taksit vermedim, hep anapara artı faiz şeklinde verdim. Herkesin bir tefecisi vardı arkasında. Ben parayı az vermeye kalktığımda şubeye gelmeye kalkıyorlardı.
Arda Turan 2022 Kasım’da başladı
- En son Emre Belözoğlu'nun 800 bin doları Semih'e (Kaya) verildi. Emre Belözoğlu'ndan 4 parçada alındı. O para herkese dağıtıldı. 700 bin dolar Barış Kaya'ya gitti. 250 bin dolar Atilla Baltaş'a, 650 bin dolar bir diş hekimine, 700 bin dolar Muslera'ya gitti. Arda'dan (Turan) Kasım 2022'de almaya başladım.
- Selçuk (İnan) bana geldiğinde Semih’ten (Kaya) teyit etti. Arda (Turan) 15 milyon diyor peyderpey verdi. Fazla almadı Arda, ekside.
- Paraları, bankada aldığım da oldu dışarıda aldığım da ama elden alıyordum. Semih'in (Kaya) büyük ödemelerini banka içerisinde, diğerlerini eve götürerek yaptım. 4.5 milyon dolar fazla para vermişim benim hesabıma göre.
Banka müdürü olmasam bu paralar verilmezdi
- Ben banka müdürü olmasaydım, Seçil Erzan olarak tabii ki bana bu paraları vermezlerdi. Beni seviyorlardı, bana güveniyorlardı. Kiminin kardeşi, kiminin iyi bankacısıydım. Kimseye kötülük yapmak istemedim. Evet, mağdurlar var Emre Belözoğlu gibi.
- Sadece banka müdürü müşteri ilişkisi olduğum, Emre Belözoğlu. Arda Turan'la samimi değildik. Paralar alınıp verilmeye başlayınca yakın ilişkim oldu. Samimi arkadaşım olan kişiler vardı. Ama bu kişilerin hepsi ben iyi bankacı olduğum için bana güveniyordu.
Erzan’a neler soruldu?
Duruşma sırasında mahkeme heyeti, savcı ve müşteki avukatları tarafından Erzan’a sorular yöneltildi. İşte sorular ve cevapları:
Heyet başkanı: Yüksek getirili fon diyerek, Hakan Ateş (Denizbank Genel Müdürü), Mehmet Aydoğdu'nun (Denizbank Genel Müdür Yardımcısı) ismini kullanarak para aldıklarınız var mı?
Erzan: Böyle söylediğim birkaç kişi var. Aralıktan sonra Volkan'a (Bahçekapılı) söyledim. Emre Belözoğlu'na söyledim. Bülent Çeviker'e gizli işlem, genel müdürlükte yapıyorlar dedim.
Müşteki avukatı Epözdemir: İfadenizde "Fon vaat ettiğim insanlara yüksek gelir getiren fon olduğunu, Fatih Terim ve Hakan Ateş'in de paralarının olduğunu söyledim" demiştiniz. Şimdi burada fon demedim diyorsunuz. Bu çelişkinin giderilmesi gerekiyor.
Erzan: Bir sistem var demeye çalışıyordum. Fon demedim, sistem demedim. Ama aynı manaya geliyordu.
BDDK raporu yanlış, borcum en fazla 1 milyon dolar
Epözdemir: BDDK raporunda 43 milyon dolar eksik var. Bu para nerede?
Erzan: Bunu ilk başta bankanın yaptığı hesaba göre yapmışlar sanırım. BDDK’nın yaptığı bankanın yaptığı tabloya istinaden hazırlanmış. Banka benim beyanımla ulaştı bu rakamlara. En son 14 milyon dolar açık çıkarmıştık. Sonra ben yanlış olduğunu söyledim. Ben zaten kendimde değildim o gün hesaplama yaparken. Şimdi en fazla 500 bin-1 milyon bir açık çıkar.
Selçuk İnan, Emre Çolak, Muslera vekili: Bankacılık sisteminde müşterinin parayı çekip müdüre elden vermesi olağan bir işlem midir? Selçuk size parayı teslim etmiyor mu? Sizin güvenlikteki arkadaşlar iki çantayı alıp araba bagajına götürüyor. Peki çantaya doldurulması normal miydi?
Erzan: Zaten bunlar fark edilmeliydi.
İnsanlar ellerinde çantalarla girip çıkıyordu
Selçuk İnan, Emre Çolak, Muslera vekili: Antetli kağıtlara yazma nedeniniz bankacılık işlemi şeklinde göstermek için miydi?
Erzan: Evet. Çok yüksek rakamlar girip çıkıyordu. O insanlar bir tek benimle muhatap oluyordu, başka kimseyle görüşmüyordu. Evet, anlatmadım. Ama özellikle de gizlemedim. İnsanlar ellerinde çantalarla girip çıkıyorlardı. Bu, yakalanabilirdi.
Selçuk İnan, Emre Çolak, Muslera vekili: Banka bunu biliyordu, bilmesi gerekiyordu, demişsiniz ifadenizde.
Erzan: Yanlış ifade etmişim. Banka görebilirdi, bilmelerine imkan yok diyorum. Teftiş sürekli kontrol ediyordu. Başka şubelerde olsa bulunurdu.
Bankayı mı koruyorsunuz?
Müşteki avukatı Şekip Mosturoğlu: Denizbank'ın soruşturmasındaki 13 saat boyunca size ne sordular, ne açıkladınız? “Buna ne verdin, bundan ne aldın” diye soruldu mu?
Erzan: Çok detaylı sorulmadı.
Mosturoğlu: Asiye hanımla (Denizbank Büyükdere Şube Müdür Yardımcısı) imzaladığınız çift imzalı evraklar var, bankanın haberi var mıydı?
Erzan: Söyledim diye düşünüyorum. Atlamamışımdır. Banka dışında oldu Seçil, değil mi diyorlardı.
Mosturoğlu: Yönlendirme mi vardı yani?
Erzan: Hayır.
Mosturoğlu: Siz hala bankayı koruyorsunuz.
Erzan: Bankayı falan korumaya çalışmıyorum.
Arda Turan kredisi teftiş geçirmeliydi
Soruşturma sırasında Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından bir rapor hazırlandı. Rapora göre 7.5 milyon dolar ile Erzan’a en fazla para veren kişi Arda Turan. Hatta rapora göre Turan, Erzan’a önce 3 milyon dolar veriyor. Bir ay sonra da fon kazancı adı altında Turan’a 1 milyon dolar ödüyor. Bunun üzerine Turan arkadaşından 4 milyon dolar borç alıyor, Eyüp Sultan’daki arazisini 4 milyon dolara satıyor. Son dönemde ise bankadan 33 milyon lira kredi çekip Seçil Erzan’a veriyor. Toplamda 13.9 milyon dolar verirken 6.4 milyon dolarını geri alıyor. Davada Denizbank’tan çekilen 33 milyon dolar kredi de soruldu. Soruları ise Erzan’ın avukatı Karaslan yöneltti:
Erzan’ın avukatı Karaslan: Arda Turan’a kredi çekildiğini söylediniz. Ne kadardı bu tutar?
Erzan: 33 milyon TL.
Erzan’ın avukatı Karaslan: Bir gün içinde tahsis edilip teminatsız verilmesi mümkün mü?
Erzan: Normalde değil. Birtakım istisnalar yapıldı. Teftiş gelmesi gerekiyordu normalde.
Paralar Çorlu’ya değil Seçil’in arabasına gitti
21 müştekinin olduğu ve yaklaşık 50 milyon dolarlık dolandırıcılık yapıldığı iddiasıyla açılan sahte fon davasında tutuklu iki sanık var. Biri Denizbank Büyükdere Şube Müdürü Seçil Erzan, diğeri de Çorlu’da galeri işleten ve Erzan ile tanışıklığı yıllar öncesine dayanan Ali Yörük. Davanın iddianamesinde, Erzan’ın Yörük’e parayı İstanbul’da elden verdiği ve ardından da Yörük’ün Çorlu’ya gittiği yazıyor. Emniyet birimleri tarafından yapılan araştırmada da Yörük’ün defalarca yurtdışına çıkıp 24 saat içinde tekrar geri döndüğü bilgisi de dosyada yer aldı. Hatta bazı müşteki avukatları tarafından Yörük’ün davanın ‘kara kutusu’ olduğu da iddia edildi. İkinci duruşmada Erzan’dan sonra Yörük de ifade verdi ve soruları cevapladı. Yörük parayı Erzan’a verdiğini iddia etti:
Müşteki avukatı: 2 Aralık'ta Arda’dan para alınıyor. Arabaya para bırakılıyor, böyle söylüyor sanık. HTS (cep telefonu sinyal kaydı) kaydı kesintisiz şekilde Çorlu'ya kadar gidiyor. Seçil Erzan da saat 11’e kadar bankada görünüyor. Emre Çolak'ta da kayıtlar kesintisiz şekilde Çorlu'ya kadar gidiyor. Diğerlerinde de... Geçen duruşma, ben Seçil Erzan'la çok fazla görüşmüyordum, dedi. Kayıtlarda sabahtan gece yatana kadar mesajlaştıklarını görüyoruz. Bu hikayede herkesin bir tek odak noktası var: Seçil Erzan. Geçen duruşmadaki beyanını yine tekrar ediyor mu, az görüştüğüne dair?
Ali Yörük: Son 15 yıldır benimle çok yakın olan, benim telefonumdan sevgilisiyle konuşan biri benden kopmuş olabilir mi? İstanbul'a geldikten sonra da işim bitmiş, evime Çorlu'ya gitmişimdir. Ama para hiçbir zaman Çorlu'ya gitmedi. Seçil Hanım'ın arabasına gitti.
Erzan imzaları 1 dakikada attırdı
Sahte fon davasının iddianamesinde yer alan delillere göre paralar alınırken karşılığında bazı müştekilere belgeler de veriliyor. Bu belgelerin bir kısmının altında Denizbank Büyükdere Şube Müdürü Seçil Erzan ile birlikte şube müdür yardımcısı Asiye Öztürk’ün de imzası bulunuyor. Bu belgeler yüzünden Öztürk de davada sanık olarak yargılanıyor. Bugünkü davada Öztürk de ifade verdi. İşte duruşmadaki ifadesi ve kendisine sorulan sorular…
Epözdemir: Şu sizsiniz, değil mi (fotoğrafı gösterdi)? Bu kadar para geliyor, gidiyor. Bu paranın kaynağı ne diye hiç sormadınız mı? 25 yıllık bir bankacı olarak bu 5 belgeyi imzalıyor musunuz?
Asiye Öztürk: İbrahim Çağlar, Bülent Çeviker’de ve Emre Çolak'ta var. Bu imzaların nasıl alındığını da anlattım detaylıca. Fırsatım olsa incelemeden atmam. Orada bir dakikada attırdı bana imzaları.
Epözdemir: Seçil hanımla birlikte bankayı borç altına sokabilecek işlem yapabileceğinizin, ikinizin birlikte imza yetkisi olduğunun farkında mıydınız?
Asiye Öztürk: Evet, farkındaydım
"Babama sormadım. Evim, kasam, kazancım ayrı!"
Seçil Erzan’ın fon vaadiyle dolandırdığı kişiler arasında Fatih Terim’im kızı Buse Terim Bahçekapılı da bulunuyor. Buse Terim ifadesini verdikten sonra sorulara da cevap verdi. Süreçten babasının haberdar olmadığını söyledi. Buse Terim, 190 bin dolar vadede olan parasını vadesini bozarak Kasım 2022’de Terim Arıcan ile Erzan’a verdiğini söyledi. Hakim’in “Babanıza sordunuz mu?” sorusuna ise “Hayır, evim, kasam, kazancım ayrı” cevabını verdi. İfadesinde Erzan’ı sadece babaannesinin cenazesinde gördüğünü ayrıca bankacılık işlemleri için telefon görüşmelerini yaptığını söyledi.
