CHP’de, 2023’teki kurultayın şaibeli olduğu iddiasıyla açılan davanın duruşmasına kısa bir süre kala kılıçlar çekildi. Eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun, “Mahkeme, mutlak butlan kararı verirse görev almayacağınızı açıklayın” yönündeki teklife olumsuz yanıt vermesi ve iddialara göre “partiyi kayyuma bırakamam” diyerek yeniden göreve dönmeye açık kapı bırakması tartışmaları alevlendirdi. Kısa süre önce İmamoğlu ile cezaevinde görüşen Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkan Özgür Özel’den gelen görüşme taleplerine sıcak yanıt vermediği de iddia edildi. Hem genel merkezde hem de Kılıçdaroğlu’nun ekibinde 30 Haziran’da çıkacak olası kararlara yönelik hazırlık yapılıyor.
Kılıçdaroğlu bütün önerileri reddetti
Davanın açıldığı günden bu yana mahkemenin “mutlak butlan” kararı vermesi durumunda mevcut yönetimin görevden alınacağı ve otomatik olarak eski yönetimin göreve geleceği konuşuluyor. CHP Genel Merkezi’nde, davanın iktidar tarafından köpürtüldüğü, partinin önünün kesilmek istenildiği, Kılıçdaroğlu ve ekibinin buna alet olmaması gerektiği ilk günden bu yana yüksek sesle söyleniyor.
Kılıçdaroğlu ise bugüne kadar tutumu konusunda net bir tutum almamıştı. Kendisine yakın ekibin partiye dönmek için Ankara’da hazırlık yaptığı ve “Partiyi yeniden öz değerlerine döndürmek için geri dönüyoruz” şeklinde konuştukları duyuluyordu.
Kılıçdaroğlu’nun eski ekibinin yeni bir medya ekibi kurabilmek için çeşitli görüşmeler yaptığı iddiaları da kulislerde konuşuluyordu.
Tutuklu İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile cezaevinde görüştükten sonra da net bir açıklama yapmayan Kılıçdaroğlu’nun tutumu, kendisiyle görüşmeye giden heyetin açıklamalarıyla netleşti.
Ankara ve Mersin büyükşehir belediye başkanları Mansur Yavaş ve Vahap Seçer ile CHP Parti Meclisi üyesi Engin Özkoç, geçen günlerde Kılıçdaroğlu’nu ofisinde ziyaret etti. Üç isim de tartışılan kurultayda Kılıçdaroğlu’nu desteklemişlerdi.
Gazeteci İsmail Saymaz’ın haberine göre üç isim Kılıçdaroğlu’na “İktidarın amacı CHP’yi dağıtıp parçalamak. Bir mutlak butlan kararı sıkıntı yaratır. Bir çözüm bulalım. Gelin sizi Özel ile bir araya getirelim, karşılıklı görüşün. Özel görüşme için bizden haber bekliyor. Kamuoyunda şöyle bir beklenti var: Çıkın, ‘Mutlak butlan uygun olmaz, kabul etmem. Böyle bir şeyi partimize ve delegelerimize yakıştırmam’ deyin” çağrısı yaptı.
Kılıçdaroğlu böyle bir açıklama yapmayı ve Özel ile görüşmeyi kabul etmedi ve heyete “Böyle bir açıklama yapamam. Umarım, mutlak butlan çıkmaz ama olursa da partimi kayyuma terk edemem. Ben kabul etmesem kayyum gelecek. Kayyuma mı bırakayım? Karardan sonra Özel ile oturur, konuşuruz.”
Daha önce Kılıçdaroğlu’nu destekleyen üç isim de bu tutumu doğru bulmadıklarını ilettiler ve daha sonra Özel’e ve İmamoğlu’na bilgi verdiler.
‘Karar kesinleşmeden eski başkan gelemez’
Alınan bilgiye göre, Kılıçdaroğlu, Özel ile görüşmesi gerektiğini söyleyen CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol’a da olumsuz yanıt verdi.
Daha önce 55 il başkanı ile birlikte eski genel başkanların bir araya gelerek sorunu çözmeleri çağrısında bulunan Erkol’un, evinde ziyaret ettiği Kılıçdaroğlu’na, Özel’le görüşmesi ve mutlak butlan kararını tanımaması teklifinde bulunduğu bildirildi. Kılıçdaroğlu’nun ise Özel’le daha sonra görüşebileceğini, görüşmek istiyorsa da kendisinin aramasının iyi olacağını söylediği ifade edildi. Kılıçdaroğlu’nun mutlak butlan konusunda da aynı görüşünü tekrarladığı bildirdi.
30 Haziran’da yapılacak duruşmada mutlak butlan ve “tedbir” kararı verilmesi durumunda Kılıçdaroğlu’nun yeniden genel başkanlığa dönebileceği belirtiliyor.
Hukukçuların mutlak butlan kararlarının kesinleşmeden uygulanamayacağı, bu nedenle istinaf ve Yargıtay süreci bitmeden eski yönetimin göreve dönemeyeceği, tedbir kararı verilse bile ancak kayyum görevlendirmesi yapılabileceği görüşlerine rağmen Kılıçdaroğlu cephesinde göreve dönme beklentisi hakim.
CHP Genel Merkezi ise duruşmanın karar çıkmadan erteleneceği görüşünde. Kurultayın şaibeli olduğu gerekçesiyle açılan ceza davası bitmeden karar verilemeyeceğini savunan CHP hukukçuları, aksi bir kararın hukuksuz olacağını düşünüyor.
Genel merkez binası terk edilmeyecek
Buna rağmen taraflar strateji geliştiriyor. Mutlak butlan kararı çıksa bile genel merkezi bırakmayacaklarını söyleyen Özel ve CHP’li hukukçular, hızla yeni bir kurultay toplanması için imza toplamaya hazırlanıyor. Bu durumda, CHP’nin zaten iki yılda bir yapılması gereken olağan kurultay tarihine yakın bir tarihte, sonbahar aylarında olağanüstü kurultayın yapılabileceği değerlendiriliyor. O tarihe kadar da genel merkezden çıkılmaması; yeni parti kurmak veya farklı biçimde yola devam etmek gibi seçenekler yerine mitinglerin ve diğer politikaların sürdürülmesi eğilimi baskın.
Kılıçdaroğlu’nun ekibi ise genel merkezin boşaltılmaması durumunda farkı bir yerde çalışmaların yürütülmesi, ilk iş olarak kurultay sürecinin başlatılması gerektiği görüşünde. Ancak mevcut delegelerle kurultay yapılamayacağı, bu nedenle il ve ilçe kongreleri sürecinin başlatılarak yeni delege seçimlerinin gerçekleştirilmesi gerektiği düşünülüyor.
Bunun için de olağan kurultay süresinin tüzük gereği bir yıl uzatılarak, bu sürecin tamamlanması eğiliminin olduğu ifade ediliyor. Kılıçdaroğlu’nun bu süreçte miting yerine hukuki mücadeleye ağırlık verilmesi gerektiğini düşündüğü de belirtiliyor.
Ancak bu formüller CHP’de tepki çekiyor. İktidarın, önümüzdeki yıl baskın seçim yapabileceği, önümüzdeki yıl olmasa da sonraki yılın bahar ayında bunu mutlaka zorlayacağı, CHP’nin buna bütünüyle bölünmüş ve hazırlıksız yakalanacağı, Kılıçdaroğlu’nun bu nedenle mutlaka çekilmesi gerektiği düşünülüyor.