22 Kasım 2024, Cuma Gazete Oksijen
Haber Giriş: 08.03.2024 17:06 | Son Güncelleme: 01.05.2024 13:14

Wall Street Journal yazdı: Z kuşağıyla birlikte iş arkadaşlıkları kayboluyor

Uzaktan çalışan gençlerin sayısı arttıkça, iş arkadaşlarıyla yakın ilişkiler kuramıyorlar. Bunun sosyal ve iş yaşamları üzerinde derin bir etkisi oluyor. Önceki kuşakların çoğu en yakın arkadaşlarını çalıştıkları yerlerde bulurken Z kuşağıyla işin sosyal yönü ortadan kalktı
Wall Street Journal yazdı: Z kuşağıyla birlikte iş arkadaşlıkları kayboluyor

İnsanlara en iyi arkadaşlarıyla nerede tanıştıklarını sorun, çoğunun cevabı aynı olacaktır: İş yerinde. İnsanların geneli hayatının büyük bir bölümünü ofiste geçirdiği için en yakınımızdaki insanların çoğu ile burada tanışmış olmamız son derece doğal. Fakat, uzaktan çalışma trendinin artması, daha az süre ofiste bulunmamıza ve dolayısı ile arkadaşlık bağlarını kurmak ve kuvvetlendirmek için daha az süreye sahip olmamıza sebep olarak buna bir son getirdi.

Bu argüman her ne kadar uzaktan veya hibrit çalışan herkes için doğru olsa da etkisi özellikle çalışmaya daha az vakti olan insanlarda daha fazla hissediliyor: Z kuşağı. Yaşı genç olan ve uzaktan çalışan insanlar, çok az deneyime sahip olmalarının da etkisi ile, ofisi arkadaş edinilecek bir ortam olarak görmüyor bile. Bu durumun insanların kişisel ve profesyonel yaşamları üzerindeki etkisi derin olabilir. İşin sosyal yönünün ortadan kalkması, uzaktan çalışanları işlerine biraz daha mesafeli durmaya itiyor. Bu kopuş her ne kadar daha iyi bir iş-yaşam dengesi sağlamak gibi bir etkiye sahip olabilecek olsa da çalışanları daha yalnız bırakabilir.

Nerede arkadaş ediniriz?

Wall Street Journal’dan Jeffrey Hall’ın iş arkadaşları Natalie Pennington ve Amanda Holmstrom ile birlikte 4 bin 300 ABD’li yetişkine en fazla yedi arkadaşlarını belirtmelerini isteyerek uyguladıkları ankete göre, iş yerinde tanışma (yüzde 16,1), okulda tanışmanın (yüzde 20,3) ardından ikinci sırada yer aldı. Ek olarak anketin gösterdiğine göre zaman geçtikçe iş yeri, asıl arkadaşlık edinme çevresi olarak okulun yerini almaya başlıyor. Aynı ankete göre 51 yaşında veya daha yaşlı olan insanlar arkadaşlarından bir tanesi ile iş yerinde tanışmaya 30 yaşının altında olan insanlardan iki kat daha eğilimli.

İş arkadaşları destek kaynağı

İş yerinde yakın bir arkadaşa sahip olmanın kariyerin yanı sıra kişisel huzur için de köklü faydaları var. Çalışan insanlar çalışmayan insanlara göre daha az yalnız ve sosyal olarak izole olmuş durumda. Aynı zamanda, nerede kurulmuş olduğundan bağımsız olarak yakın arkadaşlıklar mutluluk ve yaşam memnuniyetini arttırmakta. Ofis çevresinde de edinilen yakın iş arkadaşları, bu bağlamda bir destek kaynağıdır.

Hall’ın araştırması gösteriyor ki arkadaşlıkların oluşması hem zaman hem de karşılıklı beğeni ve hayranlık gerektiriyor. Dolayısı ile iş yerinde özellikle yüz yüze iletişime girilebilecek bir sosyalleşmeye el verşili zamanın yoksunluğu yeni arkadaşlar edinebilme olasılığının ötesinde beraber çalışılan insanları tanıyabilme olasılığını da azaltıyor. Bunun anlamı ise hem daha az yüz yüze çalışıyor olmak hem de toplam iş süresinin azlığının yeni çalışanların iş yerinde arkadaş edinebilme ihtimalini azalttığı.

Sosyalleşmeye ilgisizlik

Birçok genç çalışan için ofis arkadaşlığı iş denkleminin bir parçası bile değil. New York'ta teknoloji sektöründe çalışan 24 yaşındaki bir uzaktan çalışan, uzaktan çalışmayı tercih ettiğini ve daha önce hiç yapmamış olmasına rağmen ofiste bir işe girmekle ilgilenmediğini söyledi. Yalnız olduğunu kabul etse de iş arkadaşlarıyla sosyalleşme fikri ona yabancı geliyor.

Bu durum alışılmadık değil. Bu genç kadın, iş ile sosyal yaşamın iç içe geçtiği bir anlayışa sahip olmayan çalışan bir neslinin parçası. İnsanlar orada bulunan insanları sevdiklerinde işe gitmeyi dört gözle beklerler, ancak bir kişi iş arkadaşlarını hiç tanımamışsa bu bir faktör bile olmaz. Aslında 24 yaşındaki genç kızın çözümü, ofise gitmek yerine üniversiteye gittiği ve hala bazı arkadaşlarının olduğu Boston'a geri dönmek. Wall Street Journal’dan Jeffrey Hall’ın aktardığına göre kuzeni de benzer bir durumda. Ama şehir değiştirmek de her durumda yardımcı olmuyor.

Peki bu durumda 24 yaşında biri neden uzaktan çalışmak istesin? Sonuçta, pek çok çalışanın en iyi anıları, ilk günlerinde iş sırasında ve sonrasında sosyalleşme ve bunun yarattığı dostluk etrafında dönüyor. Bunun karşısında bu genç profesyonellerin her ikisi de kendi itiraflarına göre yalnızlar. Ancak ikisi de çözüm  için yüz yüze çalışmaya sıcak bakmıyor. Bir anlamda, bu hiç akıllarına gelmiyor, çünkü neyi bilmediklerini bilmiyorlar.

İş ve kişisel hayat ayrımı

İşle ilgili değişen tutumların sonucu, iş ve kişisel hayatın birbirinden daha fazla ayrılması olabilir. Uzaktan çalışanlar, özellikle de işe yeni başlayanlar, gün içinde veya mesai saatleri dışında iş yerinden insanlarla takılmadıkları için her zaman iş hakkında düşünmüyorlar. İş/yaşam dengeleri, iş ve yaşam olmak üzere iki ayrı sosyal dünya gerektiriyor.  

Öte yandan, araştırmaların gösterdiğine göre iş ortamının en yalnız parçası geleneksel olarak her zaman en genç çalışanlar oluyor. İnsanın hangi kuşağa ait olduğundan bağımsız olan bu problemi göz ardı etmemek gerekir. Yine de pandemiden kalma sosyal ve eğitimsel aksaklıklar Z kuşağını önceki kuşaklardan farklı bir duruma konumlandırıyor. Buna ek olarak uzaktan çalışmak, önceki kuşakların sahip olmadığı bir seçenek. Dolayısı ile Z kuşağının iş hayatına yeni atılan üyelerinin daha da dikkatli olması gerekiyor.