Hep ve her şekilde kazanmak; hep güçlü olmak, ya da güçlü görünmek; eğilmemek, sürekli dik durmak; hatayı kabul etmemek ve mümkünse bir hata sonunda hiçbir bedel ödememek... Bunlar Türkiye’de içinde yaşadığımız dönemin hâkim anlayışı gibi gözüküyor. Hayatı güç ve güçlü olmak, en azından güçlü görünmek üzerinden değerlendirip, özrü, pişmanlığı ve yarışta kaybetmeyi zafiyet olarak anlamak. Bir süredir Türkiye’de, sadece siyaseti değil, sanki hayatın birçok boyutunu güç ve kibrin biçimlendirdiği bu anlayış şekillendiriyor. Bilmiyorum yanılıyor muyum?
05.08.2022 04:30
Boş başak dikilir dolu başak eğilirmiş
Bir süredir Türkiye’de, sadece siyaseti değil, sanki hayatın birçok boyutunu güç ve kibrin biçimlendirdiği bu anlayış şekillendiriyor. Bilmiyorum yanılıyor muyum?
A+
Yazı Boyutunu Büyüt
A-
Yazı Boyutunu Küçült
* Bu haber/yazı ve resimlerin eser sahipliğinden doğan tüm hakları Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’ne ait olup işbu yazı/haber ve resimlerin, kaynak gösterilmeksizin kısmen/tamamen izin alınmaksızın yeniden yayımlanması yasaktır. Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’nin, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 24. maddesinden doğan her türlü hakkı saklıdır.
CHP ve Kürtler
28 Kasım 2025
Süreç ve iddianame kavşağında Türkiye
21 Kasım 2025
Tarihin bekleme salonunda Türkiye
24 Ekim 2025
Nobelli iktisatçı Joel Mokyr ve iktisat tarihçiliği
Tüm Yazıları
17 Ekim 2025