Sevgili kitap terapisti, çocuğum kitap okumuyor, hatta kitaplardan nefret ettiğini söylüyor. Ne önerirsiniz? Ayşe Tombu Sevgili Ayşe Hanım, bu konuda her zaman yaptığımı yapacak ve şu soruyu soracağım: Siz kitap okuyor musunuz? Ne sıklıkta okuyorsunuz? Bugün ve bu çağda biliyoruz ki çocuklarımıza tembihlerde, telkinlerde bulunmamamız, onun yerine örnek teşkil etmemiz gerekiyor. “Kitap oku,” demek yerine, kitap okumamız; “telefonu bırak,” demek yerine telefonumuzu bırakmamız; “biraz spor yap,” demek yerine spor yapmamız ve ona sağlıklı beslenme dersleri vermek yerine soframıza sağlıklı besinler koymamız gerekiyor. Sigara konusuna hiç girmiyorum bile, her gün onlarca örneğini görüyoruz. Eminim siz de benim gibi etrafınızda çocuklarına fikirler ve öneriler yağdıran ama bunlardan çoğunu kendi uygulamayan ebeveynler görüyorsunuzdur. Ben de arada bunlardan yapıyor ve derhal 7 yaşındaki kızım tarafından uyarılıyorum. “Bu konuda tutarsızsın” lafını duymuş bir anneyim. O halde öncelikle konuyu danıştığınız için, sonra da şahsen bir edebiyatçı olduğum için size okumanızı (daha sık) önereceğim. Bu arada kendimden bir örnek de vereyim. Ben tabletten de kitap okuyorum ve işin doğrusu çok da seviyorum. Hızlı erişim hoşuma gidiyor, yabancı dillerde kitap okumama fırsat tanıyor olması da cabası. Ancak kızıma ilk başlarda bunu anlatamıyordum, yani elimdeki tabletten kitap okuduğumu kavrayamıyordu. Ben de elime bir kitap alıyor, arasına iPad’i koyuyor ve öyle okuyordum. Çocuğun kitaba alışması için bir başka yöntem her gün evde bir kitap saati belirlemek. Bu benim evde biri 7, biri de 17 yaşında iki çocuğa uyguladığım bir sistem. Her gün saat 18.00 ile 19.00 arası herkes salonda toplanıyor, kitabını alıyor ve okuyor. Tabii bu noktada seçilen kitap çok önemli. Yıllarca en büyük hatalarımızdan biri çocuklara klasikleri dayatmak oldu. Önce klasikleri okusun... Hayır, önce klasikleri okumasın, çünkü onlar anlaşılması ve çözümlenmesi o kadar da kolay kitaplar değiller ve bir okuma kültürü gerektirirler. Çocuklar önce sevecekleri, okumaya devam ettirecek kitapları okusunlar. Misal 17 yaş için Denizaltı, Çavdar Tarlasında Çocuklar – ki bu da bir klasik değilse nedir – ya da John Irving’den The World According to Garp. 7 yaş için Saftirik serisi ya da Hilda serisinin Türkçedeki ilk kitabı Hilda ve Saklı İnsanlar. Aslında şu saydığım kitapların hepsi birer klasik, ama Türk anne babasının anladığı kapasitede olmayabilir. Not olarak düşeyim. Elbette çocuk, hemen “bak bu çok güzel kitap hadi bir oku” dediğinizde inanmayacak, direnç gösterecek. Ne yapabilirsiniz? Eski günlerde olduğu gibi, hani Jane Austen’ın ailesinde yapıldığı gibi hep beraber oturduğunuz bir anda çok büyük bir giriş de yapmadan durduk yere kitabı okumaya başlarsanız. İlgi duymaya başladığını göreceksiniz. Girişten kastım şuydu; önce uzun uzun kitabı, yazarını, aktivitenin çok eğlenceli olacağını anlatan cümlelerden kaçının derim. Uzun tanıtımlar hiçbir zaman hiçbir yerde işe yaramadı. İşin reklâmını yapmadan işi yapın. Belki de bunların hepsini denediniz, hiçbir işe yaramadı. O zaman farklı yollara başvurmak gerekebilir. Tabii illa kitap okuması isteniyorsa… Ama bunu ben söyleyemem. Bunun için bir pedagoga danışılmasında çok büyük fayda olur. Şimdilik önerilerim bu kadar. Geri bildirimde bulunursanız çok sevinirim. Bakalım tavsiyeler bir işe yarayacak mı? Sevgiler, iyi eğlenceler.
01.10.2021 04:30