19 Nisan 2024, Cuma
16.04.2021 06:00

Şimdi yürüyüş zamanı!

Kentlere kapanıp kaldığımız bugünlerde soluklanmak ve ruhunu beslemek isteyenler için Türkiye’de muazzam yürüyüş rotaları var. Üstelik beton yığınlarının hemen kıyısında bile doğal yaşam alanları bulmak mümkün

Yürümek bir düşünme eylemi. Yürümek kendinle baş başa kalmak. Yürümek dünyanın tüm gailesini ardında bırakıp “sıfırdan başlama enerjisi”yle dolmak. Hele ki, içinden geçtiğimiz bu zor günlerde, doğanın içinde, ağaçlara sarılarak, kuş sesleri ile hemhal olarak, termosa doldurduğun buz gibi pınarların suyundan yudumlayarak; yürümek yürümek yürümek... Türkiye’nin şehirleri betona boğulsa da Anadolu’nun içinde, Ege’nin kıyısında hatta İstanbul’un, Ankara’nın yanı başında saatlerce yürüyebileceğiniz yemyeşil parkurlar, kızıl vadiler, şelaleler ve köyler hala var. İyi ki var. Bu hafta sizin için Türkiye’nin yürümesi en keyifli parkurlarını derledik.

Fotoğraf: Ozan Aras
Fotoğraf: Ozan Aras

Kemerburgaz Kent Ormanı / İstanbul

Tam 5.5 milyon metre kare yeşil alan! İstanbul’un yitip giden yeşil alanlarına kurtarılmış bir nefes... Ormanın tamamını dolaşmanız imkansız ancak günlere bölerek yürüyebilirsiniz. Özel aracınızla gidiyorsanız, otopark ücreti 15 TL. Toplu taşıma ile de gelmek mümkün. Girişte bulunan bisiklet ya da akülü araçları kiralamak özellikle çocuklu aileler için güzel bir seçenek. Orman o kadar büyük ki ne kadar kalabalık olursa olsun asla sıkışık bir ortamda hissetmiyorsunuz. Oturma alanlarındaki banklar da sosyal mesafe kurallarına göre ayarlanmış. Mangal ve tüp kullanımının kesinlikle yasak olduğunu unutmayın. 455 yıl önce Kırkçeşme Su Yolu Sistemi’ni İstanbul’a ulaştırmak için Mimar Sinan tarafından inşa edilen Mağlova Su Kemeri, İstanbul’a su taşımaya hâlâ devam ediyor. Gelmişken yürüyüş rotanıza bu mimari şaheseri de eklemenizde fayda var. www.kemerburgazkentormani.

Fotoğraf: Hasal İlkay
Fotoğraf: Hasal İlkay

Kaçkarlar (Çamlı Hemşin – Ardeşen Rotası) 

Yaklaşık 4 bin metre yüksekliğe uzanan Kaçkarlar parkuru; Rize Çamlıhemşin’den başlıyor, Başyayla, Haçivanak, Elevit, Tirovit, Palovit Yaylası, Aşağı Kavron Düzlüğü, Ayder ve Pokut Yaylası ile Şenyuva’dan Ardeşen’e dek uzanıyor. Kaçkarlar trekking turu esnasında yaylalar arasında pek çok temiz su kaynağı bulmak mümkün. Yayların büyük kısmında yiyecek-içecek temin edebileceğiniz noktalar da bulunuyor. Rota boyunca çadır konaklaması yapabileceğiniz gibi çadırı kendinize yük etmeden kalabileceğiniz birçok Karadeniz pansiyonu ve bungalovu da seçeneklerinize ekleyebilirsiniz. 

Ballıkayalar Tabiat Parkı / Kocaeli

Şehre yakın trekking maceraları için en sık tercih edilen yerlerden birisi olan Balıkkayalar Tabiat Parkı, inanılır gibi değil ama Gebze Sanayi sitesinin hemen arkasında. 200 milyon yıllık parkın kolay-orta ve orta-zor derecelerindeki parkurları, doğa tutkunlarının vazgeçilmez adresi. İstanbul’a 50 kilometre uzaklıktaki Ballıkayalar Tabiat Parkı içerisinde, yüzlerce yabani hayvan ve bitki türü var. Ballıkayalar Deresi’nin kireç taşlarını aşındırmasıyla oluşan vadide, onlarca memeli hayvan türünü, 50’ye yakın kelebek türünü ve yaklaşık 110 ayrı kuş türünü yıl boyu gözlemlemek mümkün. Kuş sesleri, yemyeşil bir doğa ve göletlerin olduğu bu doğa harikası park sizi büyüleyecek. Park hakkında daha ayrıntılı bilgiye www.ballikayalar.tabiat.gov.tr adresinden ulaşabilirsiniz.

Yedigöller Milli Parkı / Bolu

Bolu’ya 42 kilometre uzaklıkta bulunun Yedigöller Mili Parkı, irili ufaklı yedi gölden oluşuyor. Vadi önünün heyelanlarla kapanması ile oluşan göller, Sazlıgöl, İncegöl, Nazlıgöl, Küçükgöl, Deringöl, Büyükgöl ve Seringöl isimleri ile anılıyor. Göllerin çevresi kayın, meşe, gürgen, kızılağaç, dişbudak, karaağaç, ıhlamur gibi geniş yapraklı ağaçlarla ve karaçam, sarıçam, köknar gibi iğne yapraklı ağaçlarla kaplı. Özellikle sonbahar günlerinde sarıdan kızıl tonlara kadar her türlü renge bürünen kayınlar ve diğer geniş yapraklı ağaçlar seyrine doyum olmayan görüntüleri özellikle fotograf meraklıları için muhteşem kareler sunuyor.  www.bolu.ktb.gov.tr 

Kaz Dağları / Çanakkale

Şelaleler Rotası: Kazdağları yürüyüş rotaları içerisinde 16 kilometre yürüme alanına sahip olan şelaleler bölgesi orta seviye bir yürüyüş parkuru. Sütüven ve Hasanboğuldu şelaleleri zaman zaman dik ve yokuşlu olabilir. Soluklanmak amacıyla Zeytinli Köyü, Beyoba Köyü ve Pınarbaşı Köyü’nde mola verebilirsiniz.  Kazdağları Milli Parkı: Endemik bitki türleri, doğal ortamda bulunan hayvan türleri, şelale sesleri ve ormanlık alanlar içerisinde ilerleyebileceğiniz bu yürüyüş 13 km sürüyor. Manzara açısından da muhteşem olan bu yürüyüşü gün batımında tamamlamak olağanüstü keyif almanızı sağlayacak. Şahindere Kanyonu: Yürüyüş parkurları içerisinde oldukça zorlu yol şartlarının bulunduğu Şahindere Kanyonu, çoğu zaman temiz havasını alabilmek isteyenlerin uğrak yeri oluyor. Yüzde 55 oranında oksijenin bulunması nedeniyle dünyanın en temiz ikinci hava sahası sayılan bu bölgede yürüyüş yapmak, KOAH gibi akciğer rahatsızlıklarına iyi geliyor. Sağlık turizminin canlı olduğu bu bölgeyi çeşitli rahatsızlıklarınızı giderebilmek adına ziyaret edebilir ve keyifli yürüyüşler yapabilirsiniz.

Likya Yolu / Muğla

Yürüyüşçüler için dünyanın en uzun ve en güzel yürüyüş parkuru Likya Yolu. Muğla’dan başlayıp Antalya’ya kadar uzanan parkurun toplam uzunluğu 555 kilometre. Asırlar önce bu topraklarda hüküm sürmüş Likya ülkesinin izlerini, dağların gerçek sahibi Yörüklerin kültürünü, keçiboynuzunun kekremsi tadını, ormanları, maviliği ve kalabalıklardan uzak olmanın güvenini hissedebilmek için Likya Yolu yaşanması gereken bir deneyim. Fethiye’nin Hisarönü (Ovacık) mevkiinden başlayan rota, Antalya ili Geyikbayırı köyünde sona eriyor. Ölüdeniz, Kabak Koyu, Kaş, Demre, Finike, Adrasan, Çıralı gibi önemli turistik beldelerin yanı sıra, 20’yi aşkın antik kente de ev sahipliği yapan bu rotanın tamamı ortalama 21 günde tamamlanıyor. Fethiye – Kayaköy – Ovacık etabı, Alınca- Sidyma – Bel etabı, Gavurdağı – Pydnai – Özlen etabı, Üzümlü – Akbel – Sarnıç – Patara etabı gibi işaretlerle belirlenmiş pek çok güzergâh yürüyüşçüleri ağırlıyor. En detaylı bilgilere profesyonel rehber Altuğ Şenel’in www.likyayolu.org sitesinden ulaşabilir ya da yine, Altuğ Şenel imzalı “Adım adım Likya yolu” kitabını alabilirsiniz.

Pürenli Yaylası ve Güzeldere Şelalesi / Düzce

Düzce’nin Gölyaka ilçesine bağlı Pürenli Yaylası, 1400 metre yükseklikte. Küçük bir gölete ve tahta kulübelere de ev sahipliği yapan yayla, trekking’ler için ideal bir seçenek. Aydınpınar Şelalesi, Güzeldere Şelalesi ve Balıklı Yaylası ise yayla ziyareti esnasında mutlaka görülmesi gereken yerlerden. Güzeldere şelalesini geçtikten sonra rota Kabaklı Düzlüğü ve vadinin tabanını takip ederek, Balıklı yaylasına ilerliyor. Pürenli Yaylası ve Hira Yaylasının ardından yaklaşık 17 kilometrelik parkur, Güzeldere Şelalesi Tabiat Parkı’na varıyor.  Daha detaylı bilgiye www.duzce.ktb.gov.tr’den ulaşabilirsiniz. 

Çubuk – Karagöl Milli Parkı Ankara

Karagöl Tabiat Parkı, Ankara’nın 70 kilometre kuzeyinde, Çubuk ilçesinde yer alıyor. Günübirlik yürüyüşler için ideal. 10 hektarlık bir alanı kaplayan ve 2011 yılında Tabiat Parkı statüsü alan Çubuk Karagöl’de trekking, kaya tırmanışı, doğa fotoğrafçılığı ile bitki ve kuş gözlemciliği gibi aktiviteler gerçekleştirebilirsiniz.  Karagöl’ün her iki tarafı da yamaçlarla ve çam ağaçları ile ve ziyaretçilerine her mevsim, farklı renklerle güzellikler sunuyor. Ayrıntılı bilgiye www.cubukkaragol.tabiat.gov.tr adresinden ulaşabilirsiniz. 

Fotoğraf: Hasal İlkay
Fotoğraf: Hasal İlkay

Kaçkarlar (Yusufeli Yaylalar Köyü – Karagöl Rotası)

Kaçkar doğa yürüyüş parkuru,  Çamlıhemşin- Rize’den başlayıp Yusufeli- Artvin’e kadar uzanıyor. Birkaç saatten birkaç güne kadar değişen 32 trekking güzergâhında 30 güne kadar trekking planlanabilir. Parkur zorluk derecesi 5/5. Yusufeli Yaylalar Köyü’nden başlayarak Altıparmak Çayı Vadisi’nden Demirdöven Köyü’ne, oradan da Kuzey istikametini takip ederek Altıparmak Köyü’ne varan 7 saatlik rota, muhteşem güzellikteki yeryüzü cenneti Karagöl’de sonlanıyor.

Doğa yürüyüşü öncesi bilmeniz gerekenler

İlk kez çıkacağınız bir parkurda yürüyüş yapmak için mutlaka bir gruba ve ya bu konuda deneyimli kişilerin bulunduğu çevrelere katılın.  Hava durumu her an size bir sürpriz yapabilir. Bu nedenle yanınızda yağmurluk ve hırka taşımalısınız. Sıcak havalarda yürüyüş yapılacaksa yedek bir tişört ve pamuklu bir çift çorap getirmek rahat etmeyi sağlar.  Yürüyüş için uyumlu bir ayakkabı tercih edin. Terlik ve konforsuz ayakkabılarla yürüyüş yapmak tehlikeli ve ayaklar için yaralanmaya neden olacak bir durum. Mesafenin uzun olmasının yanı sıra açlık ve susuzluk durumlarına karşı yürüyüşe katılanların yanlarında su ve yiyecek getirmeniz önemli. Bazı yürüyüş noktalarında telefon çekmeyebilir. Sinyal alamadığınız durumlar olacağını unutmayın. Şarj bitme riskine karşı, yedek batarya taşımayı unutmayın.