İklim krizine dur demek için verimliliği artırmak zorundayız

Geçen hafta Enerjisa Türkiye’nin neredeyse tüm sektörlerini ilgilendiren ve ekonomik verimliliğe odaklanan bir çalışma başlattı. İlk adımda Türkiye’nin verimlilik haritası çıkarıldı; çok sayıda kurum, STK ve uzmanlar bir araya gelerek Daha İyi Bir Gelecek platformu çatısı altında verimlilik odaklı ilk adımları atmaya başladı. Bu platformun ayrıntılarını konuşmak üzere “Enerji sektörünün odak noktalarından biri olan enerji yoğunluğu, tam olarak ekonomik verimlilik ile ilişkili bir kavram“ diyen Enerjisa Yönetim Kurulu Başkanı Kıvanç Zaimler ile buluştuk.

Siz Enerjisa’da 2008 yılında göreve başladınız. O dönemde Enerjisa’nın sektördeki konumu farklıydı. Türkiye’nin enerji yolculuğunda Enerjisa nasıl ilerledi?

Türkiye 2008’lerde ve biraz daha öncesinde enerji ile ilgili koyduğu yol haritasında doğru istikamette gidiyor. Türkiye 2000’li yılların başında serbestleşmeyi, özellikle enerji politikalarında devletle özel sektörün rolünü tanımladığı bir yolu seçti. “Devlet enerjide stratejik kaynakların, yani büyük barajların Atatürk Barajı gibi ve iletim sistemlerinin sorumluluğunda olsun, hatta gelecekte nükleer gibi büyük işleri geliştirsin, strateji ve altyapıyı yapsın” denildi. Daha konvansiyonel hale gelmiş alanlar da özel sektöre bırakıldı. Sektör serbestleşme sürecini henüz tamamlamadı ama Enerjisa bu süreçte büyüdü.