Sayılar hayatın her anında, alanında hep var. Aslında hayatın niteliğini de sayılar belirliyor, hayat da sayılar etrafında ve onlara bağlı olarak sürüyor. Saatler, dakikalar, saniyeler yaşamın ritmini tanımlıyor. Takvimler on iki ay, üç yüz altmış beş gün. İki bin yıl yaşam süresi alt birimleri, eski yeni referansları. Ama üç bin yıl önce ile dört bin yıl öncesi arasında çok büyük fark yok, hele üç bin yıl ile iki bin sekiz yüz elli yıl arasında neredeyse hiç fark yok. Ama sayıları başka açıdan değerlendirirseniz, dünyanın son yüz – yüz elli yılı üç bin yıl öncesine göre binlerce kat farklı. Hız üç bin sene hiç değişmezken son yüz elli yılda dört bin kat artıverdi. Hiperbolik sıçramalar yaptı. İnsan yaş ortalaması otuz beş yaşlardan seksene doğru tırmanıyor. Ömür ortalamasının yüzü aşmasının beklendiği günlere geldik bile. İnsanların boyu, kilosu, tansiyonu, eritrositi, kolesterolü, miyopu, astigmatı, ayak büyüklüğü, gömlek yakası, bacak uzunluğu, zekası nesi var nesi yoksa sayılarla ifade ediliyor. O sayıların artışı, düşüşü çok farklı anlamlar taşıyor. Bu sayılar tek basamaklı da bin basamaklı da olabilir. Standartları koyanın paşa keyfine kalmış.
24.03.2023 04:30
Sayılar kader midir?
A+
Yazı Boyutunu Büyüt
A-
Yazı Boyutunu Küçült
* Bu haber/yazı ve resimlerin eser sahipliğinden doğan tüm hakları Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’ne ait olup işbu yazı/haber ve resimlerin, kaynak gösterilmeksizin kısmen/tamamen izin alınmaksızın yeniden yayımlanması yasaktır. Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’nin, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 24. maddesinden doğan her türlü hakkı saklıdır.
Dilim dilim dilim
05 Aralık 2025
Organik
28 Kasım 2025
Birleşip küçülerek büyümek
21 Kasım 2025
Pazarlama ve iletişimi çok mu zorda?
14 Kasım 2025
Tavlamak ciddi iştir
Tüm Yazıları
07 Kasım 2025