22 Aralık 2024, Pazar Gazete Oksijen
11.02.2022 04:40

Yeninin odağı insan

Hangimiz geçen yüzyılın en başlarında yapılmış taş binalara girince hafif bir hayranlık hissetmiyoruz? Rabıta zemin, dört beş metre tavanlar, üstüne sandalye koyulabilir pencere önleri, boyumuzdan büyük pencereler... Rahatlatıcı bir boşluk sunan hacim... Sonra var olan apartman dairelerimize dönüyoruz iki otuz beş, bilemedin kırk tavanlar, indirgenmiş ışık cimrisi pencereler, balıksırtı ahşaplığını unutmakta olan parke... “Ev bastı” denilerek evde geçirilen zamanın nitelendirilmesi. Sanki dışarısı farklı. II. Dünya Savaşı süresince hiç durmadan sürekli üretmeye odaklanmış endüstri ve hacmi, savaş sonrasında üretilenler telef olmadığı için, çok insana eriştirilmek yoluyla canlı tutulabilirdi. Çok üret, çok eriş, sat, fiyat düşsün, ölçek ekonomisi ile daha da çok insana sat. Çare? Standartlar koymak. Neredeyse yarısına indirgenmiş hacimli evler, beş numara aralığına indirgenmiş ayakkabılar, milyonlarca insanın giyimi bile üç harfe indirgenmiş: S, M, L. Sonradan başına sonuna X eklense de üç-beş boya milyarlar tıkılmış. Evler, okullar, iş yerleri hep standartlaşmış. “Kübik” oturma alanı çıkmış. Sıra sıra dizmişler insanları. Süpermarket rafı gibi. Bir de kariyer planı konmuş: Beş seneye kübiğin yarısı kadar büyür, on sene sonra camlısına geçersin. Yirmi seneye odan olur artık birinin müdürü falansındır. Otuz seneye üst kata çıkarsın, odanda bir de minik toplantı masan olur. Her yıl iki hafta tatil için elli hafta çalışırsın. Sabah dokuz, akşam altı. Çevreden, diğerlerinden kopartan servis de vardır. İki saat önceden iş binalarının önünde en az bir şeridi işgal ederek, aynı bölgede servis veremeyecek büyüklükteki iş yerlerindekilerin evlerine gidebilmelerini en az bir saat geciktiren, kimsenin birbiriyle konuşmadığı, telefona sığındığı yalnızlık kapanları. Ama büyük kolaylık. O yatırım toplu taşımaya yapılsa herkes daha rahat etmeyecekmiş gibi. Okullarda önlükler, sınıflar standart. “Müfredat” hazretleri zaten standart insan hedefliyor. Standart televizyon programları, standart mekanlar, iş yerleri, standart yapılar. Standart ürünler. Ev otomobil sahipliği arasına sıkışmış standart hedefler. İnsanı her konuda belli standartlara tıkarak, bir-iki çok benzer seçeneğe mahkum etmek... Bir zorunluluk olarak sunuldu önceki yüzyılda. Daha fazlası hayal bile edilemeyecek kadar zor, pahalı ya da erişilmez.

Levent Erden
Levent Erden

Neyse halin….
20 Aralık 2024
Yangından kurtulan mallar
13 Aralık 2024
Çürük
06 Aralık 2024
O “MUZ”
29 Kasım 2024
Tüketiyorum öyleyse tükeniyorum
22 Kasım 2024
Tüm Yazıları