Hayatı ve şiiri hakkındaki bilgileri en çok 2 bin 534 beyit tutan divanından öğrendik. Doğum tarihi hakkında hiçbir bilgi yoktu. Önemsenmediğinden mi, tercih gizli bir amaç taşıdığından mı? Bu edebiyatın kalıpları içinde hemen her türden denemeleri vardı ama. İrticalen şiir söyleme yeteneğine de sahip, çok iyi eğitim almış bir kadın… İstediği gibi yaşayarak kendini bulmaya çalışan… Bunun için bedeller ödemeyi göze alan… Şakaya ve nükteye bir hayli düşkün, çevresindekilerin hakkında ne düşündüğünü önemsemez görünen, hoşuna gidenleri başkalarına pek aldırmadan yapma kararlılığını göstererek… Divan şiirinin en önemli beş kadın şairinden kabul edilmek iyiydi de, yaşadıklarına dair çelişkili yorumları nereye koymuştu acaba? Geleneksel bir tarafı vardı elbet. Ailesinden gelen mirasla Mevleviliğe intisap etmişti. Hayat tarzının birileri tarafından hafiflikle değerlendirilmesinden de kaçamamıştı buna karşın. 19. yüzyılın ortalarıydı. Yaşadığı hayatın, dönemin hakim değerleri dikkate alındığında, herkesçe hazmedilmesi elbette kolay değildi. Bu hayat bir nevi feminist manifesto da mıydı yoksa aynı zamanda? Sorulmaya değer bir soruydu bu. Leyla Hanım… O belki de gerçek bir şair gibi yaşamıştı.
Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun. ABONE OL
Aboneyseniz
üye
girişi
yapınız.
Oksijen'e e-gazete aboneliği ile edineceğiniz avantajlar; Oksijen yazarlarının tüm yazılarına erişim Gazeteoksijen.com üzerinden 7/24 güncel haber erişimi Her gün e-posta kutunuza gelen Oksijen bülteni Gazete Oksijen, O2 ve özel yayın arşivine erişim