Fransa Başbakanı Sébastien Lecornu, 9 Eylül 2025'te Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından göreve atanmıştı. Dün yeni kabinesini kurarak göreve başlamasının ardından, bugün istifasını sundu.
İstifanın gerekçesi henüz resmi olarak açıklanmadı. Ancak, Lecornu'nun göreve başlamasının ardından yaşanan güven krizleri ve bütçe görüşmelerindeki zorluklar, istifanın arkasındaki olası nedenler arasında gösteriliyor.
Lecornu'nun dün akşam açıkladığı kabinede, güvenoyu alamayan bir önceki 18 kişilik kabineden 13 isme yer vermesi tüm kesimlerin tepkisini çekmişti.
Fransa'da son iki yılda hükümetin düşmesi ve başbakan değişiklikleri sıkça yaşandı. Lecornu'nun istifası, bu siyasi istikrarsızlığın bir başka örneği olarak kaydedildi. Yeni başbakanın atanıp atanmayacağı ve hükümetin geleceğiyle ilgili gelişmelerin önümüzdeki günlerde netleşmesi bekleniyor.
Belirsizlik sürerken sağ muhalefet cephesinden Macron'un görevden alınmasına ilişkin çağrılar yükseldi.
Jean-Luc Mélenchon, Emmanuel Macron’a karşı Ulusal Meclis’te sunulan görevden alma önergesinin derhal incelenmesi çağrısında bulundu. "Sébastien Lecornu’nun istifasından sonra, Emmanuel Macron’un görevden alınması için 104 milletvekili tarafından sunulan önergenin derhal incelenmesini istiyoruz" diyen Mélenchon, önergenin gecikmeksizin ele alınmasını talep etti.
La France Insoumise (LFI) grubunun başkanı Mathilde Panot ise Sébastien Lecornu’nun istifasının ardından, bir yıldan kısa bir sürede mağlup edilen üç başbakanı kınadı. Panot X’te yaptığı açıklamada, "Geri sayım devam ediyor. Macron gitmeli" ifadelerini kullandı.
Lecornu, istifasının ardından ilk açıklamayı yaptı
Lecornu, Matignon’da yaptığı konuşmada, Başbakanlık görevini sürdürmek için gerekli koşulların artık sağlanmadığını açıkladı. Lecornu, hükümetin sosyal ortaklar, işverenler ve sendikalarla, özellikle işsizlik sigortası, sosyal güvenlik ve diğer sorunlu alanlarda uzun süredir ilerleme sağlayamadığını belirtti.
Amacının ortak bir yol haritası oluşturmak ve eşitliği yeniden tesis etmek olduğunu söyledi.
Lecornu, istifasının üç temel nedenini açıkladı. İlk olarak, bazı siyasi partilerin değişime direnerek ve Anayasa’nın 49.3 maddesini kullanmamanın getirdiği fırsatları görmezden gelerek uzlaşmayı zorlaştırdığını belirtti. İkinci olarak, partilerin Ulusal Meclis’te mutlak çoğunluk varmış gibi hareket etmeye devam ettiğini ve bu nedenle uzlaşmaya hazır olduğu durumlarda bile tüm programların karşı tarafça benimsenmesini beklediklerini ifade etti. Üçüncü olarak, ortak tabana dayalı hükümetin bileşiminin esnek olmaması ve yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimleriyle bağlantılı bazı partizan eğilimlerin engel teşkil etmesi istifasında rol oynadığını açıkladı.
Lecornu, konuşmasını, “Her zaman ülkenizi partinize tercih etmelisiniz. Aktivistlerinizi nasıl dinleyeceğinizi bilmelisiniz” sözleriyle tamamladı. Ayrıca siyasi partiler arasında uzlaşının önemine de değinerek, belirli kırmızı çizgilere saygı göstermenin gerekliliğini vurguladı.
Muhalefet "güven oyu vermeyeceğiz" demişti
Ulusal Birlik Partisi lideri Jordan Bardella, kabinenin açıklanmasının hemen ardından X hesabından “Ya geçmişle bir kopuş yaşanacak ya da güvenoyu yok. Bu hükümet, Fransız halkının istediği değişimi değil, tam tersine sürekliliği temsil ediyor” dedi.
LFI milletvekili Éric Coquerel ise “2024 seçimlerinden bu yana üçüncü kez, Macron yine sandıkta reddedilen politikaları dayatıyor” ifadelerini kullandı.
Başbakan Lecornu, “geçmişle hesaplaşma” çağrılarını dikkate aldığını söylese de muhalefet ikna olmuş değildi. Sosyalist Parti Genel Sekreteri Pierre Jouvet, BFM TV’ye “Politika değişmezse hükümete karşı oy kullanacağız” ifadelerini kullanmıştı.
Lecornu, solun desteğini kazanmak için uzun süredir talep ettikleri servet vergisini gündeme getirdi. Ayrıca bütçeyi oylama yapılmadan geçirmek için özel yetkileri kullanmayacağını açıkladı. Ancak bu adımlar da Sosyalistleri ikna etmeye yetmedi.
Paris Borsası güne düşüşle başladı
Paris Borsası, artan siyasi belirsizlik karşısında seansın başında düşüş yaşarken, Fransız devlet tahvillerinin getirileri yükseldi.
Açılıştan yarım saat sonra, yatırımcıların Almanya yerine Fransa’ya borç vermek için talep ettiği primi ölçen Fransız ve Alman 10 yıllık tahvil getirileri arasındaki fark 4 baz puan artarak 85 puana çıktı. Bu seviye Ocak 2025’ten bu yana görülen en yüksek fark oldu. Tahvil piyasasında, Fransız 10 yıllık tahvillerinin getirisi Cuma günkü %3,50 seviyesinden %3,56’ya yükseldi.
Hisse senedi piyasasında ise CAC endeksi %0,6 değer kaybederken, diğer büyük Avrupa borsaları neredeyse yatay seyretti. Seansın başında en büyük düşüşler, büyük devlet tahvili portföylerine sahip bankalarda görüldü: BNP Paribas %2,2, Crédit Agricole %2,6 ve Société Générale %3,2 değer kaybetti.
Ne olmuştu?
Lecornu, 9 Eylül 2025’te Cumhurbaşkanı Macron tarafından Başbakan olarak atanmıştı. Bu atama, bir önceki Başbakan François Bayrou’nun Ulusal Meclis’ten güvenoyu alamayarak görevden ayrılmasının ardından geldi.
Lecornu, 5 Ekim’de yeni kabinesini açıklamış ve 18 kişilik hükümette önceki yönetimden 13 bakanı yeniden göreve getirmişti. Kabinenin ilanı, yönetimde sürekliliği simgeleyen bir adım olarak yorumlanmıştı.
Kaynak: Gazete Oksijen
